KAZAK DESTANI
Dün paylaştığım “HİCVİYE” başlıklı şiirimin yazılış sebebi olan kazak; (teyzemin söz verip de epey geç ördüğü kazak) bir müddet sonra elime geçince, tekrar hicivli bir şiir yazmıştım. Bugün de onu paylaşmak istedim. Keyifli okumalar…
KAZAK DESTANI Nero işledi bize hoş bir kazak Biz de dedik; ona, bir şiir yazak! Başladık bu şiire, bilmem nasıl ola Belki sevine, belki saçını yola! Vakt-i zamanda bana söz vermişti Amma sözü; tek lokmada yemişti Lokması oturuverdi mideye Çekemedi bu derdini sineye Bir taşlama çektim bizim Nero’ya Yer yoktu, bu derdi nereye koya! Düşündü, taşındı; yer bulamadı Hem tükürdüğünü de, yalamadı Oturdu, iyi düşünüp taşındı Düşünmekten beyni bile aşındı Eni sonunda bir karara vardı Çarşıya gidip yünleri de aldı Bu sefer de bizimki naza çekti Garip yeğen! Yazı bekleyecekti Nero dedi: “yazın kazak giyilmez!” Zaten kalır, bu sene de örülmez! Neyse; o kışımız öylece geçti Nero ise; ancak şişleri seçti Bir gün; tam başlamıştı ki, örmeye Görücü geldi, Nero’yu görmeye Evin içi görücüyle dolmuştu Bizim kazak, yine hayal olmuştu… Mustafa GÜL (Hamdi) (20.02.1993) |