Gülümse...! Bir Varmış Bir Yokmuş
Ömrümden neler alıp neler verdin vefasız yıllar
Kimi zaman gökyüzünden Güneşin sıcaklığını Kimi zaman yeryüzünden toprağın kokusunu Ruhuma, yüreğime ektin hiç tereddüt etmeden Sonra döndün dedin ki, "Verdiklerim, aldıklarım sana sunulan yaşam Isyan etmeden yaşaya/ta bildiğin kadar, yaşa şükret" Sevgiden yoksun, sevgisizliğin kol gezdiği Yüreğimin pare pare olmuş ıslak kaldırımlarında Geleceğe dair kurduğum düşlerime umutları kararken Geceleri gaz lambasının ışığında sığındığım Birbirinden renkli ışık saçan kitaplarım ise Karanlık günlerden aydınlık günleri muştuladı Ömrüme biçtiğin yaşamın tozlu kirli raflarına Hak ettiğim ama hiç bir zaman yakalayamadığım Bir avuç mutluluğu huzuru yakalamak için Yoluma bıkmadan usanmadan acımadan serptiğin Kan revan içinde kalıp acısını yüreğim de hissettiğim Çakıl taşlarına inat dimdik ödün vermeden yürüdüm Yeryüzünden gökyüzüne uzanan yolculuğun son deminde Biçtiğin yaşama herkese, herşeye inat gülümsüyorum Şimdi benim de, bana biçtiğin yaşama bir çift sözüm var Yıllar bir şeyi unuttun, yaşamak da yaşatmak da Bir varmış, bir yokmuşla biter Kimi bu dünyayı gelir bu dünyayı yaşar her şeyi unutur Kimi bu dünyayı gelir bu dünyayı yaşarken Ahretini hazırlar Sonun da yaşananlar da yaşatılanlar da Allah’ın ikrarıyla Insanoğluna iki cihanda Cenneti yada Cehennemi muştular |
Yürekten kutluyorum.
Selam ve sevgilerimle.