Sancı
Kâğıda kan damladı,
ben iyi değilim… Gitgide büyüyen bu sisli şehrin Göbeğinden koşar adımlarla, Çıkışına doğru yöneldiğimde Bir can ağlıyordu peşimden. O canı kanıma katamadım… İzlerinde kaybolmuşken siluetinin Göğümden bulut parçaları yağıyordu göğsüme. Ben yağma dedikçe, Yağmalanıyordu inadına bu şehir delice! Suskunluk dediğin neydi? iki dudak arası sancı, Sessizliğimde küçük bir yabancı Göğsümün içine değdi. |