muhasebe
Muhasebe
Gün çekildi geceye, artık güneşim soldu, Kapattım penceremi, vakit hayli geç oldu. Kurulup kanepeme yudumlarken çayımı, Birden üşürmüş gibi, içim ürperti doldu. Mazi olmuş anılar, sır kapımı çaldılar, Gelip tam da karşımda, yerlerini aldılar. Döküldü düne dair ne varsa gizli saklı, Unutulmuş günlerin, hesabına daldılar. Yaşanan koca ömür, didik didik edildi, Güzel işler övüldü, hatalarsa yerildi. Zaman ilerledikçe, sohbet hayli gerildi, İşlenmiş tüm günahlar, ortalığa serildi. Bir mahkeme kuruldu, çokça aleyhte tanık, İthamlar karşısında halim darmadağınık. Akıl hâkim kesildi, savcı ise vicdanım, Nefsimse şaşkın halde, suçlanıp duran sanık! Hüküm vermek üzere, hâkim dosyaya dalmış, Savcı kendinden emin, sorgularla ün salmış. Çaresiz kalakaldım, hep aleyhte deliller, Yüreğim daralmakta, artık umutsuz kalmış. Birden herkes irkildi, bu ses de neyin nesi? Sanki muştular saçan, bir nefeste ney sesi. Vakit sabaha durmuş, “Hayyalel felah” diyor, Yırtılıyor bir anda, kâbusumun perdesi. Kanadı kırık kuşa, uzanan bir el gibi, İmdadıma yetişir, seherlerde yel gibi. Şefkat ile kucaklar, sarıp sarmalar beni, Boşanır gözyaşlarım, bentler yıkan sel gibi. Şu yaralı gönlüme, senden derman dilerim, Ermek için salaha, senden ferman dilerim. Tek ve son çare sensiz, sensin bizi affeden. Pişmanlık libasımla, Ya Rab eman dilerim. |