Seni tanıdığım gün, bu kadar mutlu olacağımı,
bende düşünmemiştim oğlum...

Herkes gitsin, yalnız bırakın beni.
Öyle dertliyim ki;
Yel değirmenleriyle savaşır gibi.
Akıldan muaf tutulduğum sınav;
Leyla’ya gebe kalamaz.
Çıkın gidin ışıkları kapatır gibi.
Biraz durmayın hayır, dursanız ne olur?
Yarın gidersiniz olan yine olur
Şimdi gidin, ilk kez öpüşür gibi;
Korkarak ve arzuyla gidin.
Kapıyı çekmeyin!
Kapının açıklığı bana baksın.
Bırakın da umudum kalsın...
Belki gitmemek için giren olur.
Ömür boyu yanımda durur.
Hayır, özür de dilemeyin.
Sessizce gidin!
Sadece söyleyin,
Gözlerinizle göremediğinizi,
Kulaklarınızda mı işitmez?
Siz iyisi mi çığlık çığlığa özlediğime
Sessizce ağlarken, gidin...
Tamam, yine gelin,
Ama şimdi gidin.

Sonunda gittiler.
Biliyorum yine gelecekler,
Yeniden sevecekler,
Fakat şimdi gitmeliydiler.
Söyleyenlerin değil,
Sevenlerin mevsimi geldi.

Hoş geldin bende seni çağıracaktım.
Herkesi gönderip seninle kalacaktım.
Ruhuma işleyen Çağrı’yı
Bir de sana anlatacaktım.
Öyle deme, onlar varken
Söyleyemezdim.
Cesetleri çıkartmasan,
Ruhunu seyredemezdim.
Batmayacak güneşi,
Şansım olmasa göremezdim.
Bu sabah aslını asla bilemezdim.
Ve mutluluğu bir kaç damlayla,
Okyanus gibi resmedemezdim.
Uzun lafın kısası oğlum;
Tek sözüm var sana,
Yolum sana yolun bana,
Yüreğimi sadece sen dağla,
Herkes gitsin sen kal, ama istersen
yanına istediğini de al.
Seni seviyorum oğlum. .