SEVGİ İKEN KURSADIĞIMDAKİ TEK LOKMA...
Mahrem bir gölge mi belledin hüznü,
Körüklü yolculuğumun ucu kırık süsü Tüm bellediğimin takdiri ne ise. Aykırı düş/üşler biriktiriyorum: Mealinde gizem yorgunluk zaten Tefrikası yüreğin. Mabedinde kan gövdeyi götürüyor Heybetli cümlelerin: Kani olduğum düş perimin ihtilali kadar da derbeder O tebaası yitik şehirler: Yitik nizamların pergelinde tutuklu ekseni O batıl düşlerin yüreğinin kınında Esef yüklü dominant bir tümce Yine Kabil’i yitik bir seyirde Mütereddit bir gölge kadar da iflah olmaz yetilerim. Damgalı gölgelerin mürşidi üç beş kelam, Sayacı zaten bozuk yüreğin ritminde Tutuklu kaldığım bir düş’ün hazin mabedi: Aşkı aşkla yıkayan bakir tümcelerin nezdinde Yana yakıla ektiğim zerrecikleri yine Yâd ettiğim dünlerden miras Ve akıbetini bilmediğim niyazımda saklı iken Esrikli düşlerimin kayıp güncesi. Tanrı unuttu unutalı bakir gölgeleri Ne çok safsata indinde şeytanın, Kanayan yaraların merhemi saklı yine Makberin kayıp siluetinde Doğrayan dogmalar kadar da Şekilsiz bir tınıda rehin verilesi Ölümlü imlerin. En aykırısından bir aşk ısmarla Rüştünü ispat eden sonra, Dilinde tüttür yanık bir türkü Mevla’ma dönük yüzümde Görmez misin hikmetini yolsuz kalmışlığımın Yok iken aslı astarı. Bir düş doğur sonra, Kanlı ellerinin soğukluğunda Aklanırken yüreğin kiri Bir çocuk büyüt bu kez: İçinde makber bellediğin ıssızlıkta çoğal Ve çoğalt hükümranlığında aşkın Giyin nefretin rengini Ve isli bir yorgan döşek misali Göm dibine kadar insanlığını. Tayfası yüreğin ki indinde aşk; Varlığının hezimeti yine debdebeli bir aşka Düşmüşken yolu, Tehir et son sözünü Ve karala sen de adımı sanımı Yok sayıldığım yetmezmiş gibi Tufanında varlığın Karıştığım hoyrat bir güncede Yâd et gönlün isyanını Ve en aykırısından at son bir nara: Görünmezliğimi tescille hadi sen de Ve yan gel yat sen de Aralıksız esen rüzgârın nefesini yuttukça Gönülden kaygılı bir şarkıya da düş şehrini yalnızlığın Ve kaybol sen de Çıkmadan can, Sonrasında canan dediğim de yalan be sevgili, Hele ki el üstünde tuttuğum bir gölgeden de Kaptımsa nem, Es gürle biteviye. Sanrıların gölgesinde yetim düşmüşlüğü Lanet bir tekerleme kadar da Nizama dönük yüzü Yine çetrefilli bir aşka ümit bağlayıp Ortasından kestiğim düş rehberim: Ant içip ölmelere doyamadığım, Son bir kez demektense Sonlara müptela iken bu yüreğin neferi En gizemli lehçeyi de katık etmişken düşlerine Varsıl bir yörüngede mabedimi ıskalayan Sağanağı gök kubbenin: Yine de andığım her bir tefrikada Yanına çentikle yâd ettiğim ölümlü güncemin Küpeştesinde son bir izle adeta Yanık şarkılarımın unuttuğum sen izlekli Bir rötuş ile bilemişken yüreğin çeperini, Düşkün bir kıyamda Kıyamadığım gönül muhabbetim Yine sonlara aç bir yürek, Sevgi iken kursağımdaki tek lokma. |
Rüştünü ispat eden sonra,
Dilinde tüttür yanık bir türkü
Mevla’ma dönük yüzümde
Görmez misin hikmetini yolsuz kalmışlığımın
Yok iken aslı astarı.
Sevgiler yüreğinize...