Ah Ulan SevdaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bizim de pamuk gibi kalbimiz vardı, lakin fasulye yetiştirmeye çalıştılar...
Sevdanın son durağından alacaklı dürüyorum defterimi menzilin gülistan olsun diyerek uğurluyorum gideni... Oysa; içimdeki ağaç gün’eş’ten almıştı fidesini.. başucumdaki yelkovanlar sayarken nefesimi. Yaralı imgeler buluşturur büyütürdü bizi devralırdım bütün başlangıçları yeniden olmayınca sen bitiremezdim şiirleri.... Sahi yolların karıştığı yerde yağan yağmurlara ne oldu? sen yürüdükçe o yollar,o dağlar bir bir gözümde yok oldu. Bazen’lerle-bazı an’ları toplamaya çalıştıkça avucuma doldurduğum harfler kayboldu... Koynumda kıvrılmış bir yılan gecemde baykuş sesleri Özlemler bin kilometre Haramilerin talan ettiği viran şehrim çift kırıldım sevda ikliminde... Başı okşanmamış yetim gibiyim kezzaplı umutlar siyah kefen giydiriyor sürgün evime. Göz yaşlarım kırağı düşürüyor acının surlarına görünmez oluyorum Yusuf’un kuyusunda... Mecnun biliyorum aşığı gözümde Mavi gül yetiştiriyorum çölde hatalı olduğumu bile bile... Cananı cansızlardan öğreniyorum aşkı gerdanlık yapıp takıyorum göğsüme... Unutulmuş bir zaman çalarken saat göçe kalktığım yolların bir kaç düş adım ötesinde... ferda,ca |