Gecikmeli Aşk
Seni öyle severim öyle severim ki,
Örümceğin ağına düşer kelebek. Azad edilir çaresizce, acem köle. Ve günahlar silinircesine severim.. Pişman olur Katilin, gözyaşlarıyla. Her sabah Yeni başlangıçlara İnanan ve en karanlık anını Şafak sayan, mahkumun umuduyla, Ölmedikçe Severim. Öyle severim öyle severim ki.. Kaçmak istedikçe kollarımda tutsak, Ne olmuş bir günahın ağacıysak. Habil öldü. Aklima,Kabil’ede yasak. Ah aşka izin olsada bir nefes alsak! Sanma ki tek hikayesi bu, soyumuzun. Yalnız başına yalnızlıktan kafam karışık, Kilidi açan; kilit, geceyi karartan; ışık Bir ben ve bir bedenle iki deli aşık.. ..yani Meryem ve Rabbi gibi Gözlerim, sensizlikle kamaşık. Gözlerimde mucizelerin heyulası, Ben seni Meryem’in İsa’sı gibi de severim, Hiç sevişmemiş bedenini ürpertiyle, Rabbine teslim etmesi gibi de severim, Tüm zincirleri kırması gibi de… Ben sevdikçe depremler olur ve Batıdan doğar, güneş bir sabah. Alev alev göz kapakların açıldıkça, Ruhun ruhuma karışır, Arza meydan okurum o sabah. İşte o sabah yalnızlık sarhoş olur. Nun çözülür ellerinde, elif olur. Nuru; Allah yakar ancak ve elif olur. Her şeyin adı değişir seviştikçe, Ne Meryem kalır sende ne İsa bende, Ruhlarımız çiftleşir bir bedende Gündüz geceye ram olur Allah’ın emriyle Cümle âlem o sabah bir tek elif olur. Ve doğrulur insanlık aşka secdeden İsrafil’in sur’undan aşkım çalınır Can verirken, bir tek sana hayran kalınır Boş ver, kıyamet de kopar bir sabah, Biz ölürüz, her şey başa döner ve Ben seni yeniden severim. O vakit Adem’in ismi de Elif olur. Bir çaresi bulunur yine ve sahi Ben seni ademin havvası gibi de severim. Hemde ne severim; Şair şiirinin sen kısmına gebeyken, Bir köşede bir zalim gebermekteyken, Senden habersiz ayyaş yine içmekteyken, Ve dünya etrafında yavaş yavaş dönüyorken, Herşey gidiyor, herşey, zaman, aşk, kavgalar Ölümsüzlük pınarının başında durur kargalar Kal-u Bela’dan beridir seni anarlar Ben en çokta seni hatta bir tek seni Hokkaya çeker, Kendim gibi severim. |