Mecalsiz...Mecalsiz... Bir şekilde öksürüyordu Bazen ardı arkası kesilmiyordu Nihayetsiz bir vakte kadar uyumak istiyordu Gözler fersiz, bet beniz renksiz, dil keyfiyetsiz bekliyordu Hiçbir söz ve kelam meramını anlatmak için umut zerk etmiyordu İçine düştüğü yalnızlığı ve kimsesizliğin hüznüyle ölümü anbean istiyordu Ağzından kan geliyor, şakakları terliyor, bir yudum su dahi içemiyor, hisleniyordu Nasıl bir günahın ve vebalin bedelini ödüyordu, sebep, sonuç ilişkisini hakkıyla şerh edemiyordu Ağrı ve sızısından, yalnızlık ve hastalıktan kurtulmak için bekliyordu, hakkında hayırlı mıydı bilmiyordu Hakkı... Bilmek ve söylemek Adaletle insanları yönetmek Emperyalist emellere geçit vermemek Milleti var eden insanın onur ve haysiyetini yüceltmek Her kimden ve nereden gelirse gelsin zulme fırsat vermemek Bilerek veya gaflete düşerek mazlum ve masum insanları ötelememek Sınıf ve etnik çatışmaların zeminini, fırsatını veren veya körükleyenleri zail etmek Milletin bir asra yakın mağduriyet ve mahcubiyetini siyasi, ekonomik ve stratejik donanımlarla gidermek Mezopotamya da ve kıt’anın her yanında kümelenen şer ve şerik odaklarının sermayelerini muhtaç duruma getirmektir Mustafa Cilasun |
Coşkun sular gibi çağladım,
Çileye yeni başladım;
Her gün milyarlarca eziyet bende...
Güzel şiirine hediyemdir gönlü güzel üstadım