BU KENTTE
veda eden son yapraklar
ıslıklar yüklüyor bütün çıkmazların terkisine eylülden kalma güzün sancısı, bir papatyanın kuruyan dalları umutlar biriktiriyor pırıl pırıl dalgalı bir deniz sabahında şafak sökene kadar kıyılarındayım savruk hayallerim dökülene kadar bu sağır kentte gecenin en arsız vaktinde nasıl da süzülüyor inceden ayak izlerimi sürüyor rüzgarın fısıltısı gölgelerin çıplaklığıyla. ay düşüyor karanlığın ortasına göğe bakıyorum sonra simsiyah bulutlara bir kasırga sığdırmısım avuçlarıma kapanıyorum sonsuzluğa sararan kentin her köşesine...! |