KARA SİTEMbuğday kokusundan ayrı buralara düşen köy türkülerinden yoksun gününü geçiren istanbul’u gözyaşlarıyla denizler eden birine sarılmak isterseniz ben varım ben çocuklarımın sesi baba diye çağırır kalbim kurşun yarasından daha çok ağırır yalnız fakiri gurbet eller yanına alır çaresizlikler şu beni benden hep mi alır bir matemin ayaz elleri üstümü örter şu neşet ertaş’ı kimler benim kadar dinler arkadaş ! kara bahtım benden daha çok inler buralarda garibanın sözünü kim dinler bir çiçek gibi solduğunda alnının teri emek bileğini o zaman alırsın geri dostum, bu kader ta hazreti adem’den beri işte böyledir bizim gibilerin değeri şu nankör dünya sevdiklerime bana mapus kurbanın olam keder gözyaşı sen biraz sus yoksulluk çöllerinde ben bir gariban yunus senin de mutluluğunu söyler elbet fanus | Servan Erdinç |