Kostantinopolis'tiŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Ben 1971 yılında ilk defa İstanbul’a geldiğimde,kendimi İstanbul’da yabancı hissetmedim.Zira Yeşilçam filmlerini izlerken artık haşır neşir olmuştuk İstanbul ile...Zamanla bu güzel tarihi kentin çehresi değişti.Plansız ve bilinçsiz yapılaşma,kentin tarihi dokusu yanında,doğal dokusunu da olumsuz etkiledi.Şiirim bir gözlem niteliğinde,kritik olarak algılanabilir.
Adı Kostantinopolis’ti
Bir kadın gördüm adı Kostantinopolis’ti Oturmuş İstanbul Boğazına nazlı nazlı Dayamış sırtını Karadeniz’e şuh bakışlı Sağ ayağı Avrupa sol ayağı Anadolu Saçlarını dağıtmış omuzlarından aşağı Bir ucu Marmara diğer ucu Karadeniz Eteklerini açmış sabah rüzgarına Bir ucu Gebze diğer ucu Çatalca Bir kadın gördüm adı Kostantinopolis’ti Dudakları kiraz rengi gözleri deniz mavisi Sinesinde barındırır bir tarafında Sultan Ahmet diğeri Ayasofya Camii Bir kadın gördüm adı Kostantinopolis’ti Gözleri deniz mavisi,dudakları pembe pembe Bir adı Üsküdar diğer adı Dolmabahçe Gözyaşlarını akıtıyordu Ortaköy ve Çamlıca Tarihi yok eden Marmaray’a ağlıyordu Bir kadın gördüm gözleri kömür karası Sinesine oturtmuş adaları sanki inci tanesi Güzel yüzünde fırtınalar esiyordu Çok dokunaklıydı hali İstanbul’a ağlıyordu Bir kadın gördüm dudakları kan kırmızısı Gözleri karanlıktı bakıp görmüyordu Marmara’yı Hep Maltepe Sahili’ne bakıyor ve ağlıyordu Bir kadın gördüm dünyanın yedi harikasıydı İstanbul Boğazı’nın iki yakasında yaşıyordu İçi boşaltılmış,rengi solmuş güzelliği yok olmuş Vücudunda devedikeni gibi yapılar yükseliyordu Bir kadın gördüm,boyu sanki selviye benzer Dudakları alev alev gözleri sanki deniz mavisi Aşıklar ona bakarak şiirler yazarlardı evelinden Kalamış’tan Göksu’dan nağmeler yükselirdi onun adına Bir kadın gördüm adı Kostantinopolis’ti Güzelliği dilden dile destan olmuştu En güzel koyları aşıklara mesken olmuştu Kadir kıymet bilmeyenlerin elinde perişan olmuştu Ben bugün bir kadın gördüm adı Kostantinopolis’ti Bitap harap düşmüştü insanlardan feryat ediyordu Güzelim adalar ve sahiller yok olmuş yanakları çökmüştü Güzel lehçesiyle İstanbul Türkçesi bakımsızlıktan bozulmuştu Ben bugün İstanbul Boğazı’nda Kostantinopolis’i gördüm Dünyanın en güzel kadınlarına aday bir kadın gördüm Hali perişan,tarihi şanı bitirilen kendi tüketilen bir İstanbul Artık dünyanın yedi harikası olmayan çehresi tabii olmayan bir şehir. 15.05.2014 Almanya Senem Aygül |
Şiiriniz; duyguların dili, sevgi şelalesinin sesidir...
Şiir yaşam biçimimizdir…
...........................................Saygı ve selamlar..