GÖNÜL KAFESİ
Güneşin hiç batmadığı yerdeyim
Gökyüzüne yapıştırdım kalbimi, Yaktım Cebimdeki tüm adresleri. Yeryüzünün bütün kentlerini dolaştım O eskici benim, düş eskicisi Yüreğimde çiçek yanıkları Kendi kendimin içinden geçiyorum. Ne acılar vurabiliyor artık beni ne hüzünler. Mavinin maviyle öpüştüğü yerler. Kelimeleri verdim ateşe Bir ses bir nefes . .. Haydi çıkalım artık dışarı. Gül kokuları çarpıyor burnuma, dağınıklığını yaşıyorum. Çözülüyor ......kalbim küçük saatlerde Bir gül yaprağının kalbinden bakıyorum dünyaya. Kim kilitleyebilir göğsünü senden başka. Kalbimin ortasından geçir bir ırmağı Kuşların su içtiği rüzgârlar yıkasın ellerimizi Mavidir şairlerin elleri, yürekleri Cebimde sadece gidiş bileti Kalbime gizlenen mavi bulut, Yaralıyım... Gök çivisi, toroslara bakan bir pencere Yıldızlar takılır yüreğime Yakmış saçlarını, yıldız tozları Işıkları sönmeyen bir gecedeyim Can erikleri, gökkuşakları Ne çok gidip geliyorum Üç kelebek konuyor yüreğime Saçlarım bulutlara çarpıyor Kuşların arasına karışıp, izliyorum kendimi. Sanırım bir kaç kere daha ölürüm Sesimi duyuyorum, rengine kavuşuyor Doğuyor yokluklarımıza yeniden Zorlasam mı acaba bizim olmayan yolları. Anlamam büyümekten Dağ çilekleri, gökkuşakları Hep birbirine dönüktür güzellikler Senden bilirim sevmeyi Issızlık dilinde havalar ısındı içimde Sayısız zamanlara götürür ötesi yaz Bölmeli artık güneşi ikiye Gökyüzü sığmıyor kafesine Çabuk davranmalıyım mutlulukta Acılarla savaşım Yakılan bir ışıktı her gece gövdemin yangını Damarlarım sakarya Dağ, kelebek ve gökkuşakları Göğsümde unutulan bir ırmak Hiç doğmamış çocuk gibi Nasıl da sürükleyip götürüyor kalabalıktan Nasıl da yakınız sabaha güneşlerin altında Saçlarını örer aşk sevdanın Dallarında vişne çilekleri Bir ırmak dönüyor içimde İplere bahar doluyor Mühür basmalı yüreğe İçim kocaman bir umut dağı Serinliği gönlümde bir söğüt dalı Yıldızları vururdu ateşi Giydiğim gömlek,yediğim ekmek Ölümün önemi yok artık Parmaklarımla taradım saçlarını Okunmamış kitaplar, mektuplar Sessizce gecenin içine doldurur ciğerlerimizi Döneceğim bekle sıcak yağmurlarla |