HanımeliSen sen hiç gördün mü hanımeli eyy ey zamanın hayın insafsız eli şimdi kırış kırış şimdi nasırlı annemin o güzelim hanım elleri şu geçici dünya için gamlanan ki ya veli ya deli ey sen hiç baktın mı gül ağacına gonca gördün mü ya bir de ayaz vurunca gün solunca yıkılmış bir ağaç boylu boyunca sen hiç sedef kakmalı tarakla yar saçını ördün mü taradın mı karşında kimsesiz sefil muhtaç biri kanarken sen kanadın mı gördün mü annenin gençlik resmini akıbet senin de sonun öyle olacak hayat verdiklerini bir bir geri alacak şimdi aç bağrını rüzgara doğru içine bir İstanbul doldur çek içine bir İstanbul havası unutma ne dünü an ne yarını düşünme demem bir bak sakladıklarımızla söylemediklerimiz içimizde ne gizli yaralar açtı onlardaydı hayatın mutlu olmanın sırrı ama ateşti yanardık sandık sevdalarımız aşklarımız ah savurduk gitti saçlarımızı savuran rüzgar misali ey benim hısım akrabam özlediklerim adlarını bir bir yüreğimdeki kütüğe çivilediklerim ey benim soy ağacım yüreğime yazdıklarım aklımdan çıkmayanlar eyy benim renkli ihtişamlı anılarım eyy benim yıllarım yıllarım ey İstanbul ardımda bıraktıklarım ey Ankara’m kırk yaşımın şahidi yeter artık Ankara rüzgarını al arkana aşıkların elleri sevdiklerinin belllerine dolansın ey Ankara bırak kavgayı sokaklara gökten konfetiler yağsın çocuklar bayram sansın tutuşsun ele ele her dilden her gönülden faniler kafileler Edirne’den Van’a uzansın sarsın yaraları aklı selim *** eyy insan oğlu insan ol kavgayı bırak bahar ol bahar ol ki çiçekler açsın siiz hiç bir yabancının bir yabancıya ağladığını ısdırabını anladığını görmediniz mi siz hiç bir köpeğin öksüz yaralı bir kediyi okşadığını siz hiç görmediniz mi yanaklarda açan güller misali sevgiyi şefkati sev sev ki yanaklarda baharlar çiçeklensin sen ona muhtaçsın o sana gör artık gör gör artık zamanın vefası yok gör ki sevginin olmadığı yerleri nefret otları bürür şimdi ben Ankara’da bir meydan gibiyim İstanbul’da cami avlusunda ellerim açık Tanrı’mdan barış dileniyorum rahmeti bol olsun şu üç günlük fani dünyanın ellerim açık bir duanın güvenindeyim siz hiç tanımadığınız biri için zırıl zırıl ağladınız mı sen yangında kül olan yanan bir evin karşısında ağlayanları çaresizliklerini gördün mü ağladın mı duyup aynı ıstırabı su serptin mi yanan gönüllere sen de yandın mı Yüksel Nimet Apel 15/Mart/2014/Cumartesi/Bodrum |