HAYDİ ÇIK GEL
bahaneler yaratıp
öteleyip durma zamanı diz çökme gururuna çağır asi ruhunu sarıl cesarete kır inadını kök salıp yeşerme dalgalandır isyan bayrağını patlat zılgıtı germe mecalini kurtuluver kara bahtın ağından çaresizlik bulmasın dibi vedalaş ayrıl ölü toprağından tere yağdan sıyrılır gibi yakalamışken bağlayalım yedi yerinden visali öpeyim avucunun içini Nübüvvet mührü misali haydi çık gel birleşsin eller geldiğin an yarınımızın miladı olsun ve sınırları sevdayla çizilmiş havası suyu aşk olan dünyamızda özgürlüğü haykıralım hak yerini bulsun yani demem o ki düşünme ötesini at bir adım insanlık sende kalsın acele et bölme biri bine dem bu demdir de gitme burnunun dikine çıkar aklında gelgitleri vakit geç olmadan taçlandır ilkleri çık gel ki şenlensin hislerimin fakir yanı horon tepsin halay çeksin umudumun son tekne kırıntıları zedelenmesin dilimin libası umarsızım diyen gönül şad olsun yeneyim kötü kaderi bu bana ad olsun, gel ki tutku adına dünden bugüne çağa damgasını vurmuş eşi benzeri olmayan mecnunu bile gölgede bırakan keremi kıskandıran hani şöyle tarihe şerh düşecek sanal alemi sallayacak dillerde düşmeyen destanlar yazayım itinayla vurup çekici gürzü seni gönlümün derinliğine kazayım yeter ki karışsın nefesin nefesime ben o nefesinle ölmeye razıyım Azimet IŞIK 02.08.2016 KUMBABA ŞİLE İSTANBUL |
Muhteşemdi..can dost kalem tebrikler..