ikiyüzinanmıyorum dedikçe inanasım geliyor gün öldü diyorlar ikindiye bile yetişmezmiş güya önce gölgesinden vurmuşlar güneşi sonra saçlarından asmışlar küf tutmuş başaklara..... da sahi sen hiç benim gün yüzümü görmüş müydün “off” Bak yine susadım neyse ki gürledi gök ve yağmur yağdı yağacak kısmetimde varsa ıslanırım bu gecede denizlerden önce bana kimse martılar ağlıyor falan da demesin ben üç beş güzel kadının ağlamasına sığınacağım belki bu gecede hatta belli mi olur belki bende ağlarım belki de adamlıktan çıkarım geceyi dizlerimde avutacağım diye ya da isyan çıkarırım sırf bastırmış olabilmek için seni tekrar göğsüme sonra mı usul usul sızarım saçlarının savrulduğu gün değmemiş tenine “off” bak yine daraldım hangi sancıya gebe olursak olalım illa ki ölüm mü doğurmalı gece boş versene sen alt tarafı demini alamamış sevda türkülerindeki ince belli bir yalnızlık benimkisi üst tarafını hiç sorma dumanlı mı dumanlı aynen kafam gibi sorma dedim ya…..da sahi sen hiç benim karanlık yüzümü görmüş müydün ahh aşk önce sarart sonra da dök bakalım dökebildiğin kadar yapraklarını sevda çöpçüleri içtima vaziyette hazır kıta emrinde nasıl olsa süpürürler kederler dolusu aşk kırıklarını sen hiç zahmette etme giyinmesen de olur hatta bak güz mevsimi de tüm çıplaklığı ile bitmek üzere zaten nasıl olsa doluşacak yine bu şehre insan yalnızlıkları sonra mı ay yine kızıl gözleriyle süzecek en endamlı bakışlarını geceye gece yıldızlarını tek tek sökerek soyunacak tüm çıplaklığıyla düşlere düşler gecenin çıplaklığına her daim müebbet ve tutkulu olacak tutku aşk tanrısının oklarını yetiştiremeyeceği kadar soluksuz ve ıslak aşk ise düşlerde sınırsız ve sabırsız nöbette olacak elbet zaman mı zaman ise sevişmelerimiz kadar arsız olacak ve aşk kazanacak biz kaybedeceğiz biz kaybettikçe aşk kazanmaya devam edecek söylemedi demeyin yüzlerce kere söyledim ve ikiyüzüncü kez de yazıyorum biline aşk şeytanın gün yüzü körü körüne aşık olmak ise en karanlık yüzüdür… ilhanaşıcıtemmuzikibinonaltı |