Asıl Mesele
Bir şiirin kanadında güvercin,
Bir şarkının dilinde insan olabilmekti mesele. Yoksa küfretmek kolay hiç gelmemiş ve belki de gelemeyecek bir geleceğe! Ben düşlerimden gayrı meşru çocuklar yaparken her gece Bilemezdim, Cahildim; Yaşamak başlı başına bir bilmece. Sabahları okula gitmemek için hasta numarası yaptığım anlar gelir aklıma bazen, Sonra erkenden kalkıp işe gittiğim günler. Mevsimler gelir örneğin; Diz boyu karların, saçlarıma kırların yağdığı mevsimler. Zaman; Düşman bir ülkenin tabancası, Doğrultur namlusunu avucumdaki hayat çizgime... Bir iltifatın kucağında çocuk, İki güzel sözün aklında insan olabilmekti mesele. Yoksa burun kıvırmak kolay geçmişin önünde istenilip de gelmeyen bir geleceğe! Ben hislerimi ipe dizip tek renk boncuklar yaparken her gece Bilemezdim, Çok gençtim; Yaşamak başlı başına bir işkence. Bir sınavı geçmek için sabahlara kadar ders çalıştığım geceler gelir aklıma bazen, Sonra akşama kadar ölü gibi yattığım günler. İnsanlar gelir örneğin; Diz boyu yalanların, geride öksüz kalanların mimarı insanlar. Zaman; Düşman bir oltanın kancası, Batırır sivri ucunu damağımın son yarasız yerine... Bir fotoğrafın kalbinde gülümseme, Bir hatıra defterinin içerisinde insan olabilmekti mesele. Yoksa gelme demek kolay gel diye yalvaran gözlerle gelme ihtimaline dahi aşık olunan bir geleceğe! Ben önce içimdeki kadın ve çocukları kurtarırken her gece Bilemezdim, Hiç düşünmedim; Yaşamak, nefes almak değildir sevince. Bir çift ela göz için sayfalarca şiirler mektuplar yazdığım saatler gelir aklıma bazen, Sonra yokluğunda boş boş duvarlara baktığım günler. Zaman; Düşman bir tümörün sancısı, Yavaş yavaş büyür içime bir yerlerde... Bir kadının kalbinde küçük de olsa bir yer, Bir çocuğun elinden tuttuğu adam olabilmekti mesele. Yoksa uzaktan bakmak kolay yalnız ve sevgisiz salına salına gelen bir geleceğe!.. |