0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1826
Okunma
Bir âsinin sessiz çığlıydı
Ceddim toprağa dahi küsüşüm
Her biçarenin kaderi böyle olsa gerek
Hiç dinmek bilmedi gitti
İçten içe sarıp sarmalayan elemlerle
Amansız çırpınışım
Merhem diye kanayan yaralarıma sürülen
Bir tutam tuz
Ve bir yudum zakkum
Bundanmış işte gecelerce inleyişim
Savrulan bir ben değilim
Şuur fırtınada kayıp
Kalp en onulmaz zelzelede darmadağın
Meğer viranelerle çevrilmişim
Güneş kabuğuna çekilmiş
Dolunay küs bu gece bana
O yüzden mağrur sokak lambasına esirim
Lambalar ışığın cimrisi
Pes dedirtircesine bir vaziyet
Bu sessizlikte hiçlikten şikayet edişim
Zamanlar birbiri ardınca koltuk kapmada
Şimdi ahirin merhametsiz katili
İstikbaldir sahip olamasam da
Ümitvar şekilde bel bağlayışım
Gönül amansız bir uykunun derdinde
Ayakları kanatan gönlün cam kırıkları
Kuşlar tüner gözlerimin kovuklarına
Ve o kuşlardır ki devşirme hayatı taklit edişim
Yorgun gecenin düğümlü kurşunî şafağında
Dağlardan güneşin gülümseyişini gördüm
Dostluk eli değilse de her bir huzme
Bir hayale tutularak avundum durdum
Her cürmün sebebi ben değilim ki
Koy kendini bu divanenin yerine
Sebeplerdir beni alıp götüren
Zemheriden bahara diyar diyar gezdiren
Sırların sırrına ermek için çırpınışım
5.0
100% (1)