içimden çıkma çocuk
dokuz yaşında büyümek zorunda kalmak ne zor şey be anne
karanlıklardan korkacaktım daha bir sıkı sarılacaktım sana ellerim ellerinde ellerim daha çok küçük be anne umursuzca bir top peşinde koşturmak vardı ya kan ter içinde kalmak anne kızacaktın belki belki bir cam kıracaktım bir mahallede çocuk daha diyeceklerdi çocukça masum bir korku olacaktı gözlerimde bayramlarım olacaktı daha ceplerim şekerle dolacaktı topacım bilyelerim dizlerimi kanatacaktım oyunlarda sonunda kaybedecektim çocukça yaşlar dökülecekti gözlerimden anne dokuz yaşında büyümek zorunda kalmak ne zor şey be anne yarınları hiç düşünmeden umursuzca yaşamak var ya bu günü gözlerim bayram yerinde atlı karıncalarla gezmek vardı ya hani çocukluk aşkıma doyacaktım daha anne babamın elini öperken kazanacaktım en büyük harçlığı küçük bir bakkalın yoluna düşecektim rengarenk jelatinlerde rengarenk jelatinli şekerlerde tükenecekti anne hiç düşünmeden tüm servetim bir dilim salçalı ekmekle geçerken öğünlerim oyunların tokluğunda kalacakken hep bedenim bir sapan yerine anne neden en ağır işler tutar küçük ellerim neden anne daha bayramlar olcaktı hani Bayramlarım olacak, odam babam kokacakken neden, neden anne dokuz yaşında büyümek zorunda kalmak, ne zor şey be anne samim eliot |