Devrim niteliğinde sevgilerI Kibar bıyıklı,sakaldan yoksun köse bir aşk buldum yine ve geçti içinde hayatın garezi banaymış gibi acelesi olan kırmızı ışığın ruhuma dokunan gülleri okşayamadan tüysüz bittim ellerinin içinde sana dolu dolu getirdim nefretimi de kinimi de dudaklarımda hissediyorum acıları korkaklığından titriyor kelimeleri yutuyor daha sevmeden hareketsiz bir tren gibiyim boş topraklara bakıyorum karşılık beklemiyorum yürüyüşüne takılıyor gözlerim gözlerimi gözlerinden alamıyorum II devrim niteliğinde seviyorum seni mesela bir ülkeye imparator olabilirdim belki her gün bir hayvan evlat edinebilir kızlara karanfil çekebilirdim rıhtımdan oğlanlara terbiye verir bir kültürü izlemezdim uzaktan dudaklarım titremezdi böyle belki kömür olurdum yatağına hareketlenmesi için kalbimin ellerim cebimde kalmazdı adını bilirdim bu inin III Kirli değildi beklentilerim okşuyordu saçlarımı yüzüme dokunan o sinsi tellerin bir saz eşliğinde sanki akordu bozuk beni benden alıkoyan yemekten kötü sesler çıkaran dalgaları birikiyor insanın bulaşık çıkaracak kadar bu memlekette yorgun kalkıyorum her sabaha sırtımda tren taşıyamayacak kadar sevgi gerekiyor devrim niteliğinde tepeden tırnağa bir sevgi bayramı istiyorum dudaklarımı titremeyecek o trende kalkacak biliyorum. ’Gök çe’ |