batının şark ağzı
suyun aslı olduğuna inanan
alevli çimenleri emzirsin karanlık ormana kalan var uçurtmaları dinliyorlar bulutlar yüksek uçar bilirsin sen ben biz kalabalığından sonra fısıltılar köşelerine çekilen kesen kuralları olamazdı ağacın meyve verip gölgesine serinletecek var sayacak o kadını o ülke o kuyunun o çölü doyurduğunu anlatırken o uzak fidanlara ne vefalı sırdaştı ayaklar yol yorgunlara dinlence han bağdaşa kalın uyuyun gözleriniz açık alfabesini soyunuyor aynadan içlerin düğümünü çözen a 0100 |