al beni...
bırak beni bogulayım
kendi yıkıntılarım icinde icime cektigim bu duman bu cigerlerimi yakan tütün kokusu alkol yetmezliginden birkez daha komaya girmek uzereyim icsem bir dert icmesem ayrı nasılda dokununca dagılıveriyor kumdan kalelerim dokunsam bir dert, dokunmasam nasıl canım ceker tenini düşünsem kendimden gecer düşünmesem yıldırımlar düşer içime uygar ülkelerin yel degirmenleri üzerine uzakta bu kadar uzakta ne kadarı gercek korkularımızın ne kadarını becerebiliyoruz yapabileceklerimizin ve şimdi neresindeyiz yılllanmış bir aşkın? yaşam kanıtları sunmak gerek bazen hayatın akışına aldırmadan koruyucusu olmakla, aşığı olmak aynı değilmiş bir varlıgın ne kadar üstüne titrersen o kadar içine batarmıs ne kadar uzağa itsen aklına günler günlerin ardından içimde bir hazırlık nasılda mukemmel bir senaryonun basrolunda gibiyim nasılda sakınıyorum kolayıma geliyor diye belkide bu kadar çekincem bir kez daha, büyü bozulurmu öpersen insanmı olur bu hayvan öpmessen ne kaybeder insanlıgından... umarım beni affedersin gidişin icin hazırlamalıyım bedenimi bir daha dokunmassın bir daha arzulamassın diye son kez adam gibi görunmeliyim yıllardır gormeden sevdigin aklının icinde büyütüp durduguna yakın olamasamda mazeretlerim olmalı için kaldırmaz dokunamasanda kendimi avutmalı mitolojik bir efsaneden alıntı aşkımız ne cok alıntılardan ibarettik biz öpüşlerimiz bile senaryo gereği ne cok kurdun aklında beni kollarında eridiğim benim kendi boşlugumdan, kendimi atma teşebbüslerim tutup yakalarımdan sarsan sensin diye kendi ellerim şimdi arefesinde birleşmenin korkularının altında kalıyorum, korkularım sanki yetmiyormuş gibi... ne çok gemiler yaktım içinde geriye dönüşlerimin olmadığı bariz yüzme bilmiyor olsamda senin icin kac defa daha atılır bu beden suya düşen bir gazete parcası kadar aciz al beni sana hazırladığım adaklarım kendimden ibaret koşulsuz bir sevdanın ikliminde günahlarımdan arınıp geldim unuttum bildiklerimi öptügüm tüm yalanlarımı soyunup cırılcıplak bir gerceklikle geliyorum sana al beni almadıgın her an biraz daha gömülüyor biraz daha kayboluyorum en son ve en iyi atışımdı bu göremiyorsan layık olmadıgım icindir hissedemiyorsan hissettiremediğimdir... |
Sustum.Lal oldu sanki dilim.
Saygım sonsuz...