Ankara, Sabah ve Uyumayan Gece
Cama çıkma sevdiğim. Hava da pus kokusu var.
Soğumuş düşlerin artığı bir eylül bulaşmasın yüzüne. Cama çıkma sevdiğim... Yastığa yatırdığım anıların üstüne, Sivri sinek vızıltıları da eklenince bu şehir hepten çekilmez oldu… İçim de çekilen maviliklere inatla gülümserken, Ömrümün sol anahtarını çirkin sesli şairler çalmış olmalı. Ritimlere katlanamıyorum. Tuz basılmış olmalı bütün yaralarıma bu gece. Bu gece bundan olmalı kanamalarım… Kaybedilmiş gök_yüzü(m)ü susma isteğim olmalı bu gece ankara da… aklıma düştü yine… düş’tü… Uyumuyordum. Gitmelerin hüznü sarmışken dört yanımı bir ben kalmışım rivayet üzre bu kentte…Tınısını yitiren binlerce kelimeyi bıraktım anaforuna doğurgan bir öfkenin… Hadi tut ma beni… bırak düş’eyim Mehmed Asım Göçmüş sonbahar hüznü aralıkikibinaltı |