(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kurşun ve Gece şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kurşun ve Gece şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
80.şiir, Üç farklı nil gördüm bu serüvende şimdiye kadar. Üç zıplama da birbirinden çok farklı yerlere. Sanki basit bir Kuştan, Pegasus'a, Pegasus'tan da, Zümrüd-ü Anka'ya reenkarne olmuş gibisin. Baştan başlasaydım muhtemelen daha efsanevi bir macera olacaktı ama sonuca odaklı bir öykü olacaktı elimde şimdiyse, Hayranı olduğum şairin büyümesini izliyorum. Kanatlanışını, Yeniden doğuşunu.
Şiiri beğendim ama nili bugün okuduğum şiirler de ki kadar güçsüz görmemiştim hiç. Belki güçsüz yalnış bir tanım ama benim gözümden baksaydın hak verebilirdin. Daha depresif ve biraz önce de söylediğim gibi daha umursayan hayatı daha fazla takan, ölümü henüz basit bulmamış bir nil görüyorum bu dizelerde. Bakalım daha geriler de neler var..
Bende bırakıyorum. 1 hafta kadar daha vaktim var şubatın geçmesini bekliyorum şubat benim ayım sevdiğim birşeyi şubatta bırakmam :) ama artık söz etmeyeceğim. Sigaranın ne denli sevilebileceğini biliyorum :)
Bu cümleyi çok sevdim :) hiçbir şeyin yoksa hırsızdan korkmazsın. Ama şimdi ki sen de bu yapmacık değil buram buram hissediliyor, hayatı o kadar da önemsemediğin bu şiir de ise sancılar var. Bende de hala sancılar var. Tütün sarıp devam ediyorum bugün şiirler sardı biraz daha ilerleyeyim diyorum :)
Bir insanı okumak.. Bunu müthiş güzel başarıyorsun. :) Çok haklısın. Şimdi ki halime bakınca kendimi herşeyden ayrılmış gibi hissediyorum. Herşeyden boşandım. Ve bu muazzam bir rahatlık. Hiçbirşeyin yoksa hırsızdan korkmazsın..
Ellerim vardı küçücük Çakıl taşları bile sığamazdı Kâh soğuktan morarırdı parmak uçlarım Kâh çatlaklarla dolardı ellerim Kaç defa kızmıştı annem Oynuyorum diye çamurlarla “Oynama şu çamurla Tırnak aralarına doluyor mikroplar Hastalanıp yatarsan sonra Kızartmam bak sana patates bi’ daha’’ Nerden bilirdim ne kadar üzüldüğünü Uykuları terk ettiğini, çıkınca ateşim Benim işim gücüm; oyundu tozdu topraktı Ben bulanırdım toza toprağa O var gücüyle paklamaya uğraşırdı Hem ben daha çocuktum Nerden bilirdim burnum kanayınca O’nun benden daha çok kanadığını Ve nasıl anlardım ki üstüme tir tir titrediğini Sabahın bilmem kaçında nasıl da cenk ederdi Kaldırmak için yatağımdan “Servisi kaçıracaksın evladım Kalk daha da geç olmadan” “Beş dakka daha anne n’olur” Tıka basa doldururdu ağzıma kahvaltıyı Bilmezdim ki onun daha Ağzına tek lokma koymadığını Ben daha çocuktum be anne! Çekip gitmenin zamanımıydı Cihangir Orkun Pehlivan
Şiiri beğendim ama nili bugün okuduğum şiirler de ki kadar güçsüz görmemiştim hiç. Belki güçsüz yalnış bir tanım ama benim gözümden baksaydın hak verebilirdin. Daha depresif ve biraz önce de söylediğim gibi daha umursayan hayatı daha fazla takan, ölümü henüz basit bulmamış bir nil görüyorum bu dizelerde. Bakalım daha geriler de neler var..