Lale Devri Toprakları Sıcaklığında Aşk
Maziyi düşünüyor yorgun bir beden
Rıhtımın gürültülü sessizliğin de Derinlerden gelen sızı içindeki gıcırtılar Bozuyor tüm sessizliği Sanki ağlıyor eskiyen tahtalar Geçmişin ayak izlerine İzbe küflenmis duyguların Kokusu sarıyor tüm benliği Rıhtım da Gemiler yükünü indirip bindirdikçe Sanki gönülde Geçmişle gelecekle arasında Dans edercesine dümen kırıyor Ruhlar da beliren Hoyrat can alıcı dalgaların sesine O zamanlarda Ayak seslerini andıran boşluklar Gözlerin derinliklerinde mıhlanırken Gökyüzünü kaplayan kara bulutlar gibi Gönüllerde de her şey Şus pus oluyor sislerin renginde Sonra Şimşekler çakıyor aniden Gökyüzü yeryüzü şakıyor Ruhlarda bülbüller gibi Aydınlanıyor tüm kainat Kilit üstüne kilit vurulmuş Kirlenmiş düşüncelerin üstüne Sağnak yağmurlar yağıyor Islık sesinde ki huzur veren melodinin Eşsiz musikisi tadında Ve Batan Güneşin Yeniden doğan güzelliğinde Yaşam Yürekte yeniden yeniden doğuyor Umutlar Küllenmiş duyguların gölgesindep Sarmaşık gülleri gibi sarıp sarmalarken Sevdanın aşkın sevginin tohumları Küskün, kırgın, bitap, çorak gönüllerde Lale devri toprakları sıcaklığında Yüreklerde boy verip sürgün salıyor 21.04.2016 Ankara P.ÇETİN |