BOZUKTUR
İnsan şaşar, ağaç kurur, düşerse
İnsan da söz, ağaçta öz, bozuktur İnsan yara, hayvan mezar, eşerse İnsanda söz, hayvanda öz, bozuktur Önem verir, mala, mülke, binaya Gerek yokken yapıyorsa, kinaye Haram iken, sarılmışsa, zinaya Erkekte öz, kadında göz, bozuktur Bazısında, bakmak lazım, merama Göre göre, gidiyorsa, harama Yanlış insan, baksa bile, kör ama Yoldaki iz, kalpteki giz, bozuktur Kıskanıp durursa, ayla, güneşi Hizip çıkartmaksa, her zaman işi Gönlünü yakmazsa, aşkın ateşi Sofrada tuz, yürekte köz, bozuktur İnsanlık emrinde, şu koca âlem İzinsiz sırları, yazar mı kalem Doğru söylemez se, yalansa kelam Duruşta düz, yanakta yüz, bozuktur Uymuyorsa, hesap kitap, çarşıya Yaptıkları, benzemezse, bir şeye Gelir imiş, her an, karşı, karşıya İlaçta doz, görünen poz, bozuktur Her nesneye, bulunmalı bir hitap Çevrede bir düzen, var kural, adap Lüzumsuz’um, hesabını iyi yap İnsanda haz, çalanda saz, bozuktur Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ ETEK YAZILARI KİNAYE: 1. Düşünüleni dolaylı olarak anlatan söz. 2. Üstü kapalı, sitemli, dokunaklı söz 3. ed. Bir sözü gerçek anlamının dışında kullanma sanatı. MERAM: İstek, amaç, gaye, maksat: KELAM: Söz HİTAP : bir kişiye veya topluluğa seslenme |
kaleminizi kutluyor saygılar sunuyorum...