Zülüfü hüzne taranmış bir gece
Zülüfü hüzne taranmış,yakışıksız bir gecenin verandasında
Ciğerlerine tek solukta çektiği tüm bildiklerini yine tek nefeste gökyüzüne dogru üfledi kadın.... Sırtındaki kamburları elleriyle zımparalayıp, kürek kemiģiyle gömdü parke taşlarının altına.. Güldü sonra, Ettiği her kelama ahdı olsundu, eğilmeyecekti beşeri olan hicbir kederin karşısında.... Salına salına narin ayaklarına gecirdi yeniden kırmızı pabuçlarını Çarpık suratlı gecenin inadına.... |