HAYKIRIŞ
Şafak sıyrıldı gözlerimin önüne her şey net bir şekilde haykırdı
yüreğime katre katre yıkandı eyvahlarım hayat koridorları şebime düşerken peş peşe sürüklese içimde bir şey götürür beni Mevlaya Mevlaya Ah be yaradanım ne büyüksün sen ben ki sadece bir insanım kanarım sükut sükut yalan dünyaya hayat yirmi dört saattir sanki geceleri yaşarken gündüzlerimi bulut götürür göklerim gürler ve giryanlarım akar ben onlarda takılı kalırken göremem güneşin kalbimde parladığını bana gel gel deyişini her bir geceyi yürek kandilleri ışıtırken aşka boyanır mevsimler beş parmağımın namazı hatırlatmasına ne demeli el işareti ile nerede borcun der gibicisine sillesini gösterir iklimler kibirli nefsimin oyuncağı olan hayatımın kurbanıyım bazı zaman koruyan meleğimi kovalamış iblislerim işte bak yine geldim kapına inleyen günahlarımla hayatımın tercübesizliğini işaret eden bu beş parmağımın zulmünden kurtar Ya Rabbim zemheri günahları yine diz çöküyor önünde Vav gibi bükük yalvarır durur dergahında Elif gibi yalnız ben isterim ki kayıp olmuş her nefse tebesümler yağdır Recaipten Cennetini,Cemâlini sevgilini görüp dingin eyle bitmez tükenmez hasbıhâllerin mevzusunun huzuru filizlensin artık ruhumun Nun çöllerinde mevetan arzularım iki cümle var ve yok olmak ol deyişinle duamı amin eyle zikirler biriktirdim han’ima Hak olsun diye ömrüm ömürler Vavla başlayan hayatıma Elif ile noktalamak arzusu feryadında tıkanır nefesim yenildim baharların cilvesine bazen A Y Ş E dört harf ise eğer dört kitap hatırına dört halife d ö r t cümle af et beni afet bu kulunu Ayşe KAVAK Bir kandil gülü savur sevdiklerine, size onlardan gülücükler getirsin öyle içten öyle samimi ol ki göz yaşlarını bile tebessüme çevirsin. Kandiliniz mübarek olsun. |