Mavi Umutlar ve Azrail
Çevir yönünü rüzgarla
Aç kurtuluşa giden yelkenlerini Mavi sonsuz gözüküyor zamanın ilk saatinde Yaklaşıyor vicdansızlar uzaklaş vakit geçmeden Canavarlar yaklaşmadan uzaklaş çocuk kıyılardan... Ve hızlıca hayallerine doğru yaklaştıkça Gök melodileri gürültülü kara bulutlar ardında Deniz Ay ışığında kızıl renginde parlar ayna gibi Yansımayı derinden görünce dayanamaz... Daha da hırçınlaşır mavi beyaz dalgalar Dönüşür dev aşılmaz duvarlara Bedeni dayanamaz parçalanır kalbi dört bir tarafa... Ve Rüzgar çevirir yönünü ters istikamete ...Ardında huzurlu sessizlik İlk ışıklar düştükçe gölgeler savrulur yokluğa Gitgide azalır dalgaların gücü sona doğru bir hiçlik... Ve sessizlik hakim acı çığlıklar kesilmiş Arada bozar durgunluğu martıların hoyrat şenliği Yunus balıkları matem içinde telaşlı çırpınırlar sularda Sanki yardım istercesine haber veriyorlar Azrail’in gelişini... Kıyıda bir dalgıç hazırlık içinde gittikçe heyecanlanır Kıyıya vurmuş yosun tutmuş tahtalar ve bedenler Mavidir su ve gök her yerdeki yansıması kızıl renginde Evet yolları uzundu benziyordu sonu dertli bir nağmeye... Dalgıç şaşkın ve bitkin izler taze yavrunun soluksuz bedenini. O saatler de kıyıya vurmuş tüm umutlar düşmüş yıldızlar Koşuşturuyor haber alan insanlar şaşkın ve uykulu uyku vakti Tatlı rüyalar biter gün ağardıkça ağıtlar yükselir sanki uyanış... Solgun bembeyaz yüzler hareketsiz Sular üstünde az ileride tazecik melek Yolculuğun sonu hüsran ve acılı Ah ah mavi deniz güzelliğin kadar da gaddar’sın Hayat can nefes veren suların şimdi Azrail’in ta kendisi... Acımazsızca kıyarsın umutlara ve hayallere Umut dolu gözleri aldırmadan Kaderin son perdesi nede hüzünlü acı dolu Yunuslar da yaklaşır kumsala sanki gözleri yaşlı seslendiriyorlar hüzün dolu melodileri elvedaları son uğurlama... Çıktılardı umut dolu bakışlarla sonu belirsize Ve kaderin son perdesi kıyıya vurmuş umutlar yapayalnız Melekler matem içinde gözyaşları damla damla aydınlatır karanlığı Özgürlüğün rengi mavi bugün kara çelenk... Suskun// |