BEN ÇANAKKALEYİMAkarken zaman Köpükleri kaldı ellerinizde... Toprağıma dökülen kanlara inat Ne tamamen unutabildiniz beni Ne ruhum rahat bıraktı vicdanlarınızı. Ben hala olduğum yerdeyim Siz benden uzakta beni ararken, Ben yüreğinizin tam ortasındayım. Hatıralarımla zihniniz oyalanırken, Diller destanlaştırırken varlığımı, Kitap sayfalarına sıkıştı kahramanlarım. Ağıtlar yakıldı marşlar okundu... Andınız lakin anlamadınız ruhumu... Üzerimde tepişirken kâfir topuklar, Hırçın dalgalarım yuttu onları. Yükseldikçe göğe ALLAHUEKBER sesleri, Göklerden sükûn indi yüreklere. Açıldıkça cennet bahçeleri Ötelere hasret gözler önünde Ana kucağına koşar gibi Koştular ölüme, koştular şehadete. Unutmadınız, unutamadınız o günleri, Hissiz ve kaygısız andınız şehitlerimi. Ben! Anılmak için değil, yaşatmak için varım. Sen! Hür kalmak için, benim ruhuma muhtaçsın. Ben! Soluduğun hava, yürüdüğün yolum. Sen! Kaybolmamak için, bu yolda yürümeye mecbursun. Benim kanımla koruduğum toprakları Sen gözyaşlarınla çoğaltsan. İmanımla emanet ettiğim bu yurdu İhanet etmeden sahibine ulaştırsan Sen bensin! Ben Çanakkale’yim! Unutma, ezberleme, yaşat! Ben senin için öldüm, Sen benim için diril. |
Kimin, Çanakkale'yi elli yıl önce nasıl değerlendirdiğini
Milliyet Gazetesi'nin düzenlediği anıtına yardım kampanyasını(1965-1967)
düşünür- dururum...
Söylenmemiş bir gerçeği söyleyeni, ilk defâ sayfanızda okudum.
1936 Yılından önceki Trabzon şehiriçindeki Şehidliklerin bu günkü durumunu düşünüyor ve
çok üzülüyorum...
Aziz şehidlerimizin mânevî isimlerini, olur- olmaz yerlere tabelâ edip iş yaptım diye gösteriyorlar...
üzülüyorum...
Şâirin engin yüreğini hürmetle Selâmladım...
kadiryeter Kadir Yeter. 24.7.2018 TRABZON.
w.edebiyatdefteri.com/siir/1005613/ben-canakkaleyim
Eflal Afşar'a