BİLMEYEN BİLMEZ
Ben iki kardeş büyüdüm arkadaş....
aynı tabaktan yemek yedim, aynı tavaya ekmek bandım, aynı tastan su içtim... Bilmeyen bilmez arkadaş bilmeyen bilmez... Benim hiç kendime ait bir odam, hiç kendime ait bir çalışma masam olmadı. Ben milletin çeşitli işlerini yaptım, simit sattım, inşaatta çalıştım, çaycılık yaptım, kendimin olmayan her işi yaptım... Çalıştım, didindim, Çok ağız kokusu çok naz, çok çile çektim... Ama hiç pes etmedim, Cemalettin GÜNLÜOĞLU demek benim olmayacak, hep başkalarının olacak şeyler için, it gibi çalışmak, senin olmayacak insanlar için boş yere uğraşmak demek. Bilmeyen bilmez arkadaş bilmeyen bilmez... ben demek, boş hayaller kurmak, o hayallere inanmak, zaman gelip o hayalleri gerçek sanmak, sonra o hayallerin bir bir yıkıldığını görmek demek, bilmeyen bilmez. ben bir tarafı yıkmayı, öbür tarafı yapmayı, ben elimde olanları yolda rastladıklarım için, sırtından vurup, kahpece satmayı... bilmem... bu yaştan sonra da öğrenemem... Hep bana unut diyorlar, diyorlarda nasıl unutacağımı söylemiyorlar... Bitmesini istemediğin şeylerin bitmesinin acısını, Onun yürekte yaptığı sancısını... bilmeyen bilmez... |
Şiir olarak
......f.s.m