TELMÎH BULUTLARIYLA GELEN RAHMETAşk yanmaya alışkın bu coğrafyada Âteş mısra mısra işlemiş balıklara Ey kimlikli kavgam Ne oldu sana “Son Kuşlar “ giyinmiş dramatik örgülü metinleri Makyaj yapmaya gerek yok rejisör ( ! ) Kahramanlar kuralsız davranıyor Kim hatırlar senin üç birlik kuralını ( ?! ) Olaylar kolye niyetine takmış tüm çıplaklığını Külâhların ucundaki şeritlerin”pabucu dama atılmış” Ebubekir gibi yol arkadaşlarını yağmalamış hırsızlık Dudaklar akîk Düşler inci Sözler ümit değil artık Yüreklere işlemiyor eğilmelerin aksi Hasırlarda izine rastlanmıyor sohbetlerin Tenhâlarda verilen sözler tutulmuyor Laf kalabalığına karışıyor dehlîzlerin Gözler çiçek açmayınca eceler gülemiyor Neyzence münevverler(!) bülbülce sevemiyor Sîmurg kuşları bile Kaf dağını bilemiyor “Gece Mâvisi” içimliğinde yudumlarken âb-ı hayâtı Paramparça oluveriyor göller Şimdi önümüzde Bin-göl katarı İskender yanlış yerde arayıp duruyor Hızır ile İlyas’ı Kibir engel olurken secdeye Ömrü boyunca uzak yaşadı Cennet’e Kocaman bir özür borcu var ahsen-i takvîme Bir duâ vakti Yakup’ça yağsa yağmur Vesile olsa vefâ Huzûrla şarkı söylese ışıldayan deresi Gonca gibi bir hamur yıldız yıldız parlasa Yudum yudum yordam olsa umûdun numûnesi Dimdik ayakta durur fıtratın âbidesi Sekînet işler rûha, şâhit “Vedâ Tepesi”… Dursun Tiftik |
Kanat çırpan dizelerin ruha akışı.
Beğendim...
............................................... Saygı ve selamlar...