SON ÇIRPINIŞLARartık şiirlerimde sana seslenmekten korkuyorum olur ya başımda dönen uğursuzluk sana da bulaşır ve yarım aşklar kaderinde gezinir.. öylesine yaşadım demek için yaşanan bir hayatın hemen kenarına tutunmuş var gücümle içine girmek için çabalıyorum ben burdayım diyen sesim sesine çarpıp geri dönüyor yüreğine yuva yapan başka bir aşkın yavruları bu bahar çıkar mı bilinmez ama ben yuva yaptığını gördüm ya kendi yuvam darmadağın oldu bir anda artık kurumuş ağacın dalları gibi kuru bu yuvadan uçma vaktidir. ayrılık ateşinden yanan gecelerin terini silmek bana düştü sayıklamalar kulak tırmalarken susmanın gururuna sarılmışım üşüyorum yine de nedense. ayrılık bu kadar üşütmemeli aslında insanı sıtma nöbeti gibi titremeleri anlarımda ellerimin buz tutması ne kadar saçma halbuki sen tutarken ateş gibi yanardı terlerdi avuçlarım dudaklarım kurur adını tekrarlardım içimden kalbim durmasın diye. mahşer kalabalığı şimdi her yanım nereye baksam yüzü asık bir sevdalı kaldırımlar boyu boynu bükük insan seli her yer sevmek bu kadar ağır bir yük olmamalıydı omuzlarda yokluk hissi bu kadar düşürmemeliydi gururu yerlere en kötüsü bu acının adresi yok artık çoktan terkedilmiş çaldığı kapılar yabani sarmaşıklar balkonlara dolanmış ve bir ayrılık şarkısı daha söylenmeden yaşanmış. yorgun bir kalbin son atışlarıdır bunlar sırtımda anıların çuvalı nöbeti sana devretmek için mevsimleri sayıyorum. Lavinia |