Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Sana Yazdım
Ne şu, ne bu, ben Suat Zobu; Bunu ben yazdım, SANA YAZDIM......
3. Bölüm

Aşk

68 Okuyucu
1 Beğeni
0 Yorum

Olmaz mı?

Bizim ev sizinle karşı karşıya
Arada bir cama çıksan olmaz mı
Ya pazara gelsen ya da çarşıya
Alttan uğrun uğrun baksan olmaz mı

Huri melek misin yoksa ki peri
Aslı, Leyla senden kalırdı geri
Bize uğrayarak girsen içeri
Bütün engelleri yıksan olmaz mı

Elinde örersin bir ince nakış
Kurbanın olayım o nasıl bakış
Yüreğimi yaktın yakış o yakış
Su olup gönlüme aksan olmaz mı

Senin güzelliğin dillere destan
Kıskanır solardı bağı gülistan
Giyinip üstüne kırmızı fistan
Çıkıp şimşek şimşek çaksan olmaz mı

Güzelliğin kıskandırır sümbülü
Seherde getirir aşka bülbülü
Kulağın üstüne kırmızı gülü
Takıp burcu burcu koksan olmaz mı

Seni ne çok sevdim Allah biliyor
Dileği dileyen O’ndan diliyor
Sevdiğim yakında bayram geliyor
Eline kınalar yaksan olmaz mı

Ben Suat’ım sana elim yetmiyor
Yalvarıp yakarsam fayda etmiyor
Hayalin gözümden bir an gitmiyor
Cismini koluma taksan olmaz mı


Yârin Adresi

Bir mektup yazayım hemen gönderin
Şurada yazıyor yârin adresi
İçimde hasreti derin mi derin
Üzerine sinsin Onun nefesi
Şurada yazıyor yârin adresi

Boşu dolulara kattığım zaman
Dikenli yatağa yattığım zaman
Rüya alıp hayal sattığım zaman
Okusun anlasın o güzel sesi
Şurada yazıyor yârin adresi

Ben kimim neciyim bilenler bilir
İhmale uğrayan sevdalar ölür
Çekemezin taşı başıma gelir
Desin gerçek midir bu neyin nesi
Şurada yazıyor yârin adresi

Odur benim peteğimin arısı
Bir bütün elmamın öbür yarısı
İster gündüz ister gece yarısı
Olsun kapılardan canım diyesi
Şurada yazıyor yârin adresi

Yüreğimi yaktı közü duruyor
Kulağımdan gitmez sözü duruyor
Önümde o güzel yüzü duruyor
Suat Zobu’m olmaz vuslat gecesi
Şurada yazıyor yârin adresi

Sevda düşünce ser’ine
İner yürekte derine
Onun yeri bambaşkadır
Toz kondurmam üzerine


Doğru mu?

Sevdiğim her şeyi yanlış gösterip
El yanında karalaman doğru mu?
Yalan şeyler söyleyerek gaz verip
Eşi dostu aralaman doğru mu?

Yağmurdan buluttan nemler kaparak
Nedensiz niçinsiz sitem yaparak
Her gün biraz daha benden koparak
Yüreğimi yaralaman doğru mu?

Cahilden aydına dâhiye kadar
Bu dünyada sekiz milyar insan var
Nasıl davranayım oldum bi karar
Beni görüp paralaman doğru mu?

Düşünsen varırdın mutlak bilince
Hesap kitap belli inceden ince
Fikir vardır fikirlerden üstünce
Benliğini ıralaman doğru mu?

İnsanın elinde olan yetmeli
Kanaat eyleyip şükür etmeli
Sevdiğine cevri cefa bitmeli
Bahaneler sıralaman doğru mu?

Kişinin gururu gönülde kiri
Benliğinden atmak gerek kibiri
Sevdiceğim yok ki başka tabiri
Durup durup nara’laman doğru mu?

Hep ileri gider bütün insanlık
Düşünmek gerekir durup bir anlık
Sevenlere seyran olur samanlık
Yad yabanda turalaman doğru mu?

Olmak gerek kendisiyle barışık
Sevgi saygı olsun yarına ışık
Suat Zobu’m neden kafan karışık
Seviyorken duralaman doğru mu?


Dardayım Darda!

Yazanlar Leylai Mecnun Kitabı’n
Sümmani’yi bir kenara yazmışlar
Sümmani
--
İçim daralıyor dardayım darda
Benim şu gönlümü hoş mu sanırsın
İçerimde faal volkanlar var da
Kafamın içini boş mu sanırsın

Yaz’ım yok kışım yok günlerim tanık
Uzun gecelere ben oldum sanık
Elalem uykuda hep ben uyanık
Hiçbir şey takmayan baş mı sanırsın

Yılların mirası yansır yüzüme
Yarın endişesi siner özüme
Tekrar yaşa dense büyür gözüme
İçindeki nemi yaş mı sanırsın

Gün gelir bozarlar dostla aranı
Kaşır kanatırlar onmaz yaranı
Görmezler baştaki karı boranı
Kutuplardakini kış mı sanırsın

Çileyle doludur benim yaşamım
Beni çoktan aştı efkarım gamım
Belki umursamaz gibi endamım
Dışardan kalbimi taş mı sanırsın

İçim sıkılıyor dardayım darda
Kafam allak bullak aklım firarda.


Bana Gelince

Surat surat değil sanki gudubet
Her gün yerli yersiz asmakta niye
Sanki ölümsüzsün yaşamın ebet
Kendini gereksiz kasmakta niye

Beni engelleme dağları aşam
Görüp ilerleyem çağlara koşam
Ben insanım benim hakkımdır yaşam
Bağlayıp dilimi kısmakta niye

Güçlüler güçsüzün evini yıksın
İnsanlar kahrolsun yaşamdan bıksın
Altta kalanların canı mı çıksın
Benim omuzuma basmakta niye

Kıldan ince, sana geniş mi Sırat
Bana akan damla sanaysa Fırat
Bu nasıl tavırdır bu nasıl surat
Öfkeni yüzünden kusmakta niye

Düşünce şeytanca fikirler cin’ce
Anlamsız şeyler var hesaplar ince
Söz dönüp dolaşıp bana gelince
Görmezden gelerek susmakta niye

Adım sanım belli Suat Zobu’yum
Benim ile çevrem ne ise o’yum
Yer altı yer üstü bir yetmiş boyum
Bana tuzak kurup pusmakta niye


Kitapla Översin

Şurda bir sevdiğim vardı diyerek
Acaba dönüp de gelir mi bilmem
Bu adam bir zaman yâr’dı diyerek
Kadir kıymetimi bilir mi bilmem

Sevginin gıdası gözden alınır
Gönül kırılınca sözden alınır
Kitapla översin cüzden alınır
Düşünüp gerçeği bulur mu bilmem!

Gideceğim derdi bu nasıl gitmek
Geride kalanı perişan etmek
Bu nasıl bir nefret nasıl kin gütmek
Dünyada emsali olur mu bilmem

Dedim ki sevdiğim incitme beni
Bunalıp kalmışım özlerim seni
Asla istemezdim ben gücenmeni
Sözlerim havada kalır mı bilmem

Ne yazık ki yalnız geçiyor yaşım
Dertlerden tasadan kurtulmaz başım
Birlikte yeseydim ekmeğim aşım
Soframda yerini alır mı bilmem


Sevdiceğim Neredesin

Başıma ne dertler açtım
Sevdiceğim neredesin
Korkumdan altıma sıçtım
Sevdiceğim neredesin

Küskün olanlar barıştı
Karınca fille yarıştı
Ödüm *okuma karıştı
Sevdiceğim neredesin

Sen yoksun ya buralarda
Kaldım inan aralarda
Yandırdılar çıralarda
Sevdiceğim neredesin

Erittiler erim erim
Dizimde kalmadı ferim
Yandı kavruldu içerim
Sevdiceğim neredesin

Ne sigara ne de tütün
Anamdan emdiğim sütün
Burnumdan geldi ya bütün
Sevdiceğim neredesin

Kimi eski kimi yeni
Bileni hem bilmeyeni
Gariban buldular beni
Sevdiceğim neredesin

Felek vurdu eller vurdu
Bazı vurdu bazı durdu
Ummadıklarım kudurdu
Sevdiceğim neredesin


Fark Etmez

Bilmeni istemem nasıldır halim
Gelip durumumu görsen fark etmez
Sorup soruşturma nedir ahvalim
Boş yere bir umut versen fark etmez

Güzel cevri cefa eyleme bana
Rezil rüsva oldum bütün cihana
Mecnunum çöldeyim ben yana yana
Önüme halılar sersen fark etmez

Yaşam kaynağımdın benim nefesim
Birleşsin isterdim sesinde sesim
Seninle çarpardı gönül kafesim
Gelsen de gizlice girsen fark etmez

Zamanı oraya kurdu diyorum
Saatler gelmende durdu diyorum
Kavuşmanın gong’u vurdu diyorum
Başıma çoraplar örsen fark etmez

Bana hep yokuşsun olmuyor düzün
Ele gülüp bana gülmüyor yüzün
Yaralı gönlümden gitmiyor hüzün
Lokman merhemini sürsen fark etmez

Yazarım yazarım taşa yazarım
Ben senin ismini başa yazarım
Kem bakanın mezarını kazarım
Önüme perdeler gersen fark etmez

Görmezden gelmekle unuttun güya
Varlığım yokluğum döndü tabuya
Adım çıkmış oldu Suat Zobu’ya
Mehmet, Ali, Adem dersen fark etmez


Onun Bunun Nesine

Börtü böcekler uçmuş ağaçlar çiçek açmış
Güller nergisler değil yarim kokular saçmış
Oy nesine nesine sesim değsin sesine
Ben yâri seviyorum Ankara’nın nesine

Erken kalkmış yataktan yola düşmüş şafaktan
Yağmur çamur olmasın yar geçiyor sokaktan
Oy nesine nesine nefesim nefesine
Ben onu seviyorum el alemin nesine

Bakmam üçe beşine rast gelinmez eşine
Düşüp de gideceğim sevdiğimin peşine
Uyandım yar sesine baktım penceresine
Ben sevdim seviyorum şunun bunun nesine


Bu Pazar Seçim Olsa

Eğer ki bu Pazar seçim olsaydı
Yine de ben seni seçerdim canım
Elinden badeye zakkum dolsaydı
Şerbet niyetine içerdim canım

Ne olur bir çizgi çekiver düne
Ayda yılda olsa dönmeyi dene
Geliyor diyerek müjde verene
Varımı yoğumu saçardım canım

Dıştan sezdirmem de özlerim bil ki
Kendin gelmezsen de düşüme gel ki
Şu aklım başımda olsaydı belki
İyiyi kötüyü seçerdim canım

Saklarım adını kimsin nicemsin
Başımda taç gönlümdeki Ece’msin
Sevdiğimsin yücelerden yücemsin
Düşünür kendimden geçerdim canım

Sen başıma ayrılığı sardın da
Gönül eğleşmiyor artık yurdunda
Deseler ki Kaf Dağı’nın ardında
Tereddüt etmeden göçerdim canım


Yüzünü Döndürse

Nasıl sevinmiştim mutlu olmuştum
Kerem’in Aslı’yı bulduğu gibi
Nirvana ’ya çıkmış huzur dolmuştum
Güneşin batarken solduğu gibi

Dışım sakin içim karma karışık
Ne kalbim ne beynim benle barışık
Görenler diyor ki körkütük âşık
Mecnun’u çöllere saldığı gibi

Çelişki içinde yaşıyorum ben
Kanlı canlı bir can taşıyorum ben
Olana bitene şaşıyorum ben
İnsanın çaresiz kaldığı gibi

Saatim geçmiyor yıl oldu ay’ım
Sıfırdan öteye gitmiyor sayım
Nerede arayım nerde bulayım
Bir şeyi habersiz aldığı gibi

Bütün cevri bana sitemi bana
Çareler ararım ben yana yana
Yüzünü döndürse hele bu yana
Dolunay doğarken olduğu gibi

Şimdi sıkıntım var şimdi dardayım
Yürek yangınıyla yanan hardayım
Ben hala yerimde hala burdayım
Ağacın toprağa daldığı gibi

Vakitli vakitsiz aramadım ben
İsmini cismini soramadım ben
Yerimde yurdumda duramadım ben
Bardağın lebalep dolduğu gibi


Ben Razıyım

Ben razıyım billah eski günlere
Uzaktan merhaba desen de yeter
Öfkeyle başını eğmeden yere
Gözlerinle selam versen de yeter

Günde iki satır yazma istersen
Yeminin var ise bozma istersen
Artık daha fazla kızma istersen
Burada varlığım görsen de yeter

İnsanın sevdiği kanadı dalı
Seven sevdiğine açık olmalı
İstemem minderle kilimle halı
Altıma çul çaput sersen de yeter

İşin püf noktası burada saklı
Liseli aşıklar daha mantıklı
Elbette gücenen ne yapsa haklı
Küsmenin sonuna ersen de yeter

Seni kırdım biliyorum hiç yoktan
Sonradan ayıktım o anki şoktan
Bal kaymak istemem vazgeçtim çoktan
Ekmeğime çemen sürsen de yeter
Yavan yufka ekmek dürsen de yeter
Uzaktan uzağa görsen de yeter


Gitmeni İstemem

Nedenini desem kafan karışır
Yüzüme bir daha bakmazsın belki
İçin hüzünlenir yüzün kırışır
Ara sıra selam çakmazsın belki

Cesaretim yok senin ile olmaya
Özlemin sığmıyor haftaya aya
Belki yönelirsin başka mecraya
İçime içime akmazsın belki

Vara yoğa asla minnet eylemem
“Neden” “niçin” “ama”sını söylemem
Israr etme artık başka şey demem
Gizlersem kafana takmazsın belki

Sen gidersen ortalarda kalırım
İçim boşalır da posa olurum
Fizan’da olsan da arar bulurum
Çaldığım kapıya çıkmazsın belki

Gitmeyle ilgili planlar kurma
Başka şeyler düşün üstünde durma
Yüreğime bir kor bıraktın sorma
Gidip ateşlerde yakmazsın belki

Gidersen yerlerde sürünürüm ben
Gidersen mateme bürünürüm ben
Aldırma neşeli görünürüm ben
Gidip arı gibi sokmazsın belki

Cesaretim yok ki seni bağlayım
İstemezsin köşelerde ağlayım
Yanımda bulun ki coşup çağlayım
Yokluk zindanına tıkmazsın belki

Ben mutlu olurum burda olmandan
Muhabbet bir yandan sevgi bir yandan
Belki sevişiriz kim bilir candan
Yanımda durmaktan bıkmazsın belki


Umarsız

Ben şair değilim amma velakin
“Ona” der bir şeyler karalarım ben
Görünürde normal olsam da lakin
Sinemi içerden yaralarım ben

Uzak uzak durur dersin duyarsız
İçimde duygular depreşir arsız
Belki haberi yok ya da umarsız
Çıldırtır kendimi paralarım ben

Kimse bilmez bende gizli dert var da
Ayrılık hasretlik gelir art arda
Bazı bazı görüp çarşı pazarda
Farkında olmadan duralarım ben

Yanıp tutuşurum özlemle derken
Akşam geç vakitte ya sabah erken
Sessiz sessiz sokağımdan geçerken
Gizlice perdeyi aralarım ben

Unutmam kaşını ela gözünü
Önümden gitmeyen güzel yüzünü
İmbikten süzdüğüm sevda sözünü
İçimden içimden sıralarım ben
Ahh


Hayırdır

Nedense bir türlü yüzün gülmüyor
Hava soğuk sen soğuksun hayırdır
Selam vermek içinden mi gelmiyor
Sorun varsa elbet çözüm de vardır
Hava soğuk sen soğuksun hayırdır

Neden bilmem köşe bucak kaçarsın
Yad yabana sırlarını açarsın
Sebebi nedir ki öfke saçarsın
Yetmedi mi yıllar yılı bu dırdır
Hava soğuk sen soğuksun hayırdır

Toplum içindeki tavrın ne idi
Havalandın birden burnun büyüdü
Sanki boyun süyem süyem süyüdü
Bazı şeyler aramızdaki sırdır
Hava soğuk sen soğuksun hayırdır

Sitem etmiyorum dargın değilim
Pek de alınmadım kırgın değilim
Çalışsam da yorgun argın değilim
İlgisiz oluşun içimde hardır
Hava soğuk sen soğuksun hayırdır

Saygı duyuyorum elbette hürsün
Zannetmem sonsuza böylece sürsün
Umarım gerçeği bir gün görürsün
Zarardan çabucak dönersen kardır
Hava soğuk sen soğuksun hayırdır


Onu Seyrettim Nefessiz

Kenarda oturmuş yalnız başına
Kendi dünyasına dalıp gitmişti
Nasıl geldi bilmem bunca yaşına
Gençliğini yıllar çalıp gitmişti

Duruyordu sessiz sessiz

Düşündüm burada dursam mı acep
Kalkıp da yanına varsam mı acep
Acep konuşsam mı sorsam mı acep
Açıkçası merak olup gitmişti

Üzüldüm aslında vardı bir derdi
Çileler mi çekti hayat mı gerdi
Yaşamak ceza mı ödül mü verdi
Yüzünde kan yoktu solup gitmişti

Hissettim kafası birazcık demli
Kaçamak bir baktı gözleri nemli
Yaşanmış olanlar elbet önemli
Aklını başından alıp gitmişti

Yıllar kırıştırmış güzel yüzünü
Dert elem kaplamış ela gözünü
Çileler karartmış belli özünü
Oturmuş içinde kalıp gitmişti

Onu seyrettim nefessiz


Desinler

Yürü güzel yürü çatlasın eller
Şuradan bir güzel geçti desinler
Bizim sevdamızı söylesin diller
İçimizden onu seçti desinler

Yürü güzel yürü eğlenme burda
Mevla’m hiç kimseyi koymasın darda
Bizim ev yol üstü geçerken var da
Bugün uğraması “üç”tü desinler

Yürü güzel yürü bekletme beni
Çok özlerim salınarak gelmeni
Ferhat’tan daha çok severim seni
Aşkın badesini içti desinler

Yürü güzel yürü sen bana şartsın
Tartacaksa kefe sevdayla tartsın
Sevdiğin olayım değerim artsın
Bu adam önceden “hiç”ti desinler

Yürü güzel yürü boyun göreyim
Gittiğin yollarda izin süreyim
Sen iste yeter ki canım vereyim
Yarin aşkı ile göçtü desinler


Çok Naz Aşık Usandırır

Çok naz aşık usandırır derler ya
Usandırdın inan yıldırdın beni
Umma oldum günler dönüyor aya
Hazan vurmuş gibi soldurdun beni

Muhanet insandan sevgi deşirdin
Olmazları şişim şişim şişirdin
Önce hamdım, Yunus gibi pişirdin
Düşmeden dalımda oldurdun beni

Sevdan Kaf Dağı’ndan daha da yüce
İsmin dolanıyor dilimde hece
Zamanım belirsiz gündüzüm gece
Dipsiz ummanlara daldırdın beni

Seni görmüş oldum bir gün kazara
Şanslı biri iken geldim nazara
Uzak diyarlarda düştüm pazara
Kelepir olarak aldırdın beni

Ne bahçe bıraktım ne sokak çarşı
Cihanda aradım gezindim arşı
Mecnun’sun dediler yüzüme karşı
Sahra çöllerine saldırdın beni

Yılmak: Zorluklardan gözü korkmak
Umma olmak: Bir şeyi çok istemekten hasta olmak
Deşirmek: Dilenmek


Fonda Acem Kızı

Dışarda hafif rüzgâr yağmur cama vururken
Sevdamızın ateşi yüreği kavururken
Bir anlık heyecanla zaman orda dururken
Hayalin gelir bazı sen benim yanımdasın

Saçlarını okşarım uzanmışsın dizime
Gülümsemiş dudağın bakıyorsun gözüme
Mutluluğun izleri yansımışken yüzüme
Yürekte ince sızı sen benim yanımdasın

Bir tenhada buluşmuş başbaşa iki aşık
En yoğun duygudayız kendimizle barışık
Masada yanan bir mum içeride loş ışık
Fondaki “Acem Kızı” sen benim yanımdasın
Ahh


Şaşıyorum

Bir stres sardı beni öldüm öldüm dirildim
Bugün yarın dedikçe gerim gerim gerildim
Hasır oldum yerlere yaygı diye serildim
(Yeter ki sen mesut ol ben saçımı yolayım)
Her şey beni buluyor gerçekten şaşıyorum

Nedeni malum işte hayat yordu zamansız
Yılların yükü bindi omuzuma imansız
Çileler peşpeşedir dertler ise amansız
(Osuruktan nem kapma kulun kölen olayım)
Neşe nedir unuttum hüzünler taşıyorum

Bekliyorum aniden sürpriz yapıp gelmeni
Yüzüme bakaraktan içten içe gülmeni
O kadar özledim ki kadir kıymet bilmeni
(Dikenler bana gelsin gadanı ben alayım)
Gayem neydi unuttum anlamsız yaşıyorum

Otur şöyle yanıma gözlerimde gözlerin
Ellerini tutayım dizlerimde dizlerin
Sıcacık duygularla ilaç olsun sözlerin
(İçeriden taşsam da neşe ile dolayım)
Uzak uzak durmana vallahi şaşıyorum

Diyorlar ki somurtma gerilim hoşa gitmez
Biraz ağam paşam de inan ki boşa gitmez
Böyle gelmiş gidiyor dünyaya gücün yetmez
(Her yanın ayrı oynar nasıl sakin olayım)
Dayanma gücüm bitti sınırı aşıyorum


Söyleyin O Yâre

Söyleyin o yâre insaf eylesin
Vurup da sinemi yaralamasın
Gönül ondan başkasını neylesin
Varlığını benden aralamasın

Yar benim kaderim yar benim yazım
Ondan başkasına geçmiyor nazım
Elleri neyleyim yar bana lazım
Bana bahaneler sıralamasın

Ben yanarım için için kordayım
Fiziken değilse ruhen ordayım
Ayrı düştüm çaresizim zordayım
Ellerin yanında turalamasın

Erken gazel döker oldu bağlarım
Kar borandır Ağustos’ta dağlarım
Ben sezdirmem gizli gizli ağlarım
Ağlatıp sızlatıp paralamasın

Ben Suat’ım sevgim dünyalar değer
Gönül umduğuna küsermiş meğer
Sitemim zoruna giderse eğer
Gelene geçene karalamasın


Yeni Adresim

Yıllar var gelmedik şöyle gözgöze
Tek avuntum birkaç sararmış resim
Uzak kaldık görüşmedik yüzyüze
İnan ki çok fazla geldi göresim
Bu kartta yazıyor yeni adresim

Kapımın önünden geçmiyor yollar
Halin nedir diye sormuyor kullar
Tozlanmış raflarda duruyor yıllar
Bıraktığın gibi kaldı o kesim
Bu kartta yazıyor yeni adresim

Hayalin avutmaz düşün avutmaz
Anılar siliktir yerini tutmaz
Seven insan sevdiğini unutmaz
“Sen de unutma” ya gelir diyesim
Bu kartta yazıyor yeni adresim

Masalar donattım yalnız başıma
Özlem çeşnisinden kattım aşıma
Sabrederek geldim ben bu yaşıma
Boğazımda düğüm kalır nefesim
Bu kartta yazıyor yeni adresim

Saatler gecede duruyor her gün
Gönül hayalini kuruyor her gün
Dostlar gelişini soruyor her gün
Susup kalıyorum çıkmıyor sesim
Bu kartta yazıyor yeni adresim

Ben Suat’ım yırttım mektup yazıp da
Çoğu resimleri attım kızıp da
Bu son çağrım yeminimi bozup da
Belki bundan böyle kalmaz hevesim
Bu kartta yazıyor en son adresim


Umudum Tükenmez !

Sensiz buraların tadı kalmadı
İçeri dışarı dar gelir bana
Bunca yıl yerini kimse almadı
Bırakıp gidişin ar gelir bana

Umudum tükenmez seni beklerim
Bundan beter var mı göreceklerim
Günü güne Ay’ı yıla eklerim
Hasretin her zaman har gelir bana

Üst üstüne olayları koy derler
Yüreğinin çağrısına uy derler
Yolunu gözle de özlem duy derler
Uzaktan geçenler yar gelir bana

İçimde sevdana artıyor eğim
Ezim ezim eziliyor yüreğim
Kökünden devrildi yaşam direğim
Çözüm bulabilmek sır gelir bana

Acep ne düşünür acep ne dersin
Daha sık dokursun ince elersin
Bana surat edip ele gülersin
Gizli nispet yapman zor gelir bana


İste Yeter !

Aşkın badesini şerbet diyerek
İçer de gelirim sen iste yeter !
Makamdan mevkiden aba giyerek
Geçer de gelirim sen iste yeter !

Yüreğim közlenir verdiğin hardan
Laf dinlemez gönlüm geçmiyor yardan
Kış olsa yollarım kapansa kardan
Uçar da gelirim sen iste yeter !

Düşünmem soğuğu yazı sıcağı,
Bırakırım evi barkı ocağı,
Kendimden geçerek sana kucağı,
Açar da gelirim sen iste yeter !

Seni bana yazmış Yüce Yaradan
Vazgeçemem bin yıl geçse aradan
Karıştırmam asla akı karadan
Seçer de gelirim sen iste yeter !

Ağuya bal deyip koysan doluma
Göklere uçursan girsen koluma
Engel olsa yağmur seller yoluma
Göçer de gelirim sen iste yeter !


Eser Kalmadı

Ne kadar değiştim nasıl yıprandım
O bildiğin benden eser kalmadı
Ağustos’ta dondum Şubat’ta yandım
O bildiğin benden eser kalmadı

Ne eski neşem var ne eski havam
Tükendi iddiam sürmüyor davam
Her yandan delindi boş kaldı kovam
O bildiğin benden eser kalmadı

Gitmenden öncesi kuruyken tuzum
Şimdi özlemlerde sana susuzum
Çok fazla yorgunum çok uykusuzum
O bildiğin benden eser kalmadı

Zihnim paramparça dalar geçmişe
Maziyle avuntu dokunmaz dişe
Kesmiyor bir kadeh kesmiyor şişe
O bildiğin benden eser kalmadı

Kesilirim ekmeğimden aşımdan
Andıkça dumanım tüter başımdan
Çocuklaşır utanırım yaşımdan
O bildiğin benden eser kalmadı

0202.2020 ANKARA


Yolunu Gözlerim

Yolunu gözlerim anla halimden,
Bir günden bir güne geliver hadi
Çaresizim bir şey gelmez elimden,
Bakıp ahvalimi biliver hadi

Yolunu gözlerim yollara karşı,
Adını saklarım kullara karşı,
Aydınlatır nurlu yüzün tüm arşı,
Gönlümün içine doluver hadi

Yolunu gözlerim gözüm köreldi,
Ayrılık acısı bağrımı deldi,
Ağlattın vefasız kanlı yaş geldi,
Akan yaşlarımı siliver hadi

Yolunu gözlerim duvar dibinde,
Bir şansım olur mu acaba binde,
Değerim var mıdır senin indinde,
Bir kere yüzüme gülüver hadi

Yolunu gözlerim gündüz ve gece
Aşkını yazarım ben hece hece
Dağlar dayanır mı aşk denen güce
Dersin Ferhat gibi deliver hadi


Ölüyom Gız

İSTERSENİZ ŞÖYLE OKUYUN:

Benim teklifime çabuk cevap ver,
Ölüyorum canım anla halimden
İpsiz sapsız derler sorarsan eğer,
Biliyorum canım anla halimden

İnan ki göreli tebdilim şaştı,
Ayağım çalıya taşa dolaştı,
Yaptığım hatalar kırkları aştı,
Gülüyorum canım anla halimden

Ekmeğe hasretim kesildim aştan,
Dumanım tütüyor akılsız baştan,
Kafayı tırlatır şöyle yavaştan,
Oluyorum canım anla halimden

Dağlara mı çıksam yola mı düşsem,
Otları mı yolsam mezar mı eşsem,
Unutsam mı bilmem derdim mi deşsem,
Dalıyorum canım anla halimden

Kapının önünde olur sabahlar,
Anan baban sevmez sevdiğim kadar,
Evde durmam parkta birkaç kafadar,
Kalıyorum canım anla halimden

Burnum da akıyor ayaz mı ayaz,
Cüzdanda para yok azdan daha az,
Ellerim cebimde dilimden niyaz,
Salıyorum canım anla halimden

Üstümü başımı giyemez oldum,
Derdimi kimseye diyemez oldum,
Elimi yüzümü yuyamaz oldum,
Siliyorum canım anla halimden

Sırtımda ceket yok başımda bere,
Dolaşır dururum öyle habire,
Evinin önüne günde kaç kere,
Geliyorum canım anla halimden
Ölüyorum canım anla halimden
***
YADA ŞU ŞEKİLDE OKUYUN:

Benim teklifime çabuk cevap ver
Ölüyom gız anlasana ölüyom
İpsiz sapsız derler sorarsan eğer,
Biliyom gız anlasana biliyom

İnan ki göreli tebdilim şaştı,
Ayağım çalıya, taşa dolaştı,
Yediğim herzeler kırkbini aştı,
Gülüyom gız anlasana gülüyom

Ekmek yiyemiyom kesildim aştan,
Dumanım tütüyor cascavlak baştan,
Kafayı tırlatır şöyle yavaştan,
Oluyom gız anlasana oluyom

Dağlara mı çıksam yola mı düşsem,
Otları mı yolsam mezer mi eşsem,
Unutsam mı bilmem, derdim mi deşsem,
Dalıyom gız anlasana dalıyom

Gapıyın önünde olur sabahlar,
Anan baban sevmez sevdiğim kadar,
Evde durmam, parkta birkaç kafadar,
Galıyom gız anlasana galıyom

Sümüğüm akıyor ayaz mı ayaz,
Cüzdanda kuruş yok azdan daha az,
Ellerim cebimde dilimden niyaz,
Salıyom gız anlasana salıyom

Üstümü başımı giyemez oldum,
Derdimi kimseye diyemez oldum,
Elimi yüzümü yuyamaz oldum,
Siliyom gız anlasana siliyom

Sırtımda ceket yok başımda bere,
Dolaşır dururum öyle habire,
Eviyin önüne günde kaç kere,
Geliyom gız anlasana geliyom
Ölüyom gız anlasana ölüyom


Danıştım Tabibe

Dertlerimi gömdüm kara toprağa
İçine sinmedi inledi durdu
Topyekûn hepsini yükledim dağa
Feryat figan etti ünledi durdu.

Çekerim sezdirmem bunca senedir
Danıştım tabibe çaresi nedir
Dedi hekim bilmez deva yârdedir
Boş yere sırtımı dinledi durdu.

Bilmedim sebep ne neyimden bıktı
Umudum var iken kökünden yıktı
Vuslata beş kala engeller çıktı
İyisi kötüsü önledi durdu

Konmadım bulutlar üstünde uçup
Gizlendim dağ bayır felekten kaçıp
Bir sevda dilendim kalbimi açıp
Şaşırdı karşımda bönledi durdu

Düşündüm sonunda karar vererek
İnsana anlattım “belki” diyerek
Sinene taşı bas neyine gerek
Bir olan derdimi bin’ledi durdu
Bu sana az dedi bir daha vurdu.


Duyuver

Seviyorum dedim, sen de bir kere
Deyiver güzelim deyiver gitsin
Feryadım ulaştı yedi göklere
Duyuver güzelim duyuver gitsin

Karşı cinsi sevmek; böyledir doğa
Kafanı yorma sen var ile yoğa
Sevdanın yolunda azımı çoğa
Sayıver güzelim sayıver gitsin

Yoluna ölürüm sana kurbanım
Yedi düvel ile gelsin fermanım
Sevda durağına açık her yanım
Kayıver güzelim kayıver gitsin

Ne olur kalbine taş duvar örme
Hoşgörülü ol da kusuru görme
Yalvarırım ele gönlünü verme
Cayıver güzelim cayıver gitsin

Benim dualarım senden yanadır
Sevda bahçesinde meyvem sanadır
Çile, hicran, özlem say ki banadır
Koyuver güzelim koyuver gitsin

Düşüp de geliver peşime gülüm
Havalar çok soğuk üşüme gülüm
Sıcacık giriver düşüme gülüm
Uyuver güzelim uyuver gitsin

Günah mı işledim acep bilmeden
Benim ızdırabım dinmiyor neden
Uğruna toprağa hazır bu beden
Yayıver güzelim yayıver gitsin


Şimdi Gitme!

Biliyorum geri dönüp gelirsin
Onun için şimdi gitme istersen
Israr etmem yine de sen bilirsin
Dünyamızı zehir etme istersen

Ne bana minnet et ne bana eğil
Ne bende yara ol ne bende siğil
İkide bir küsüp gitmek hoş değil
Gereksiz yere kin gütme istersen

Bazen kayar terazinin kefesi
Daralır insanın göğüs kafesi
Huy değişmez bitmeyince nefesi
Şansını yabana itme istersen

Seninle yaşadık baharı yazı
Hep böyle değildik mutluyduk bazı
Bir yana bırak da sitemi nazı
Daha da gözümde bitme istersen

Yaşam veren ateşimsin külümsün
Sen benim çiçeğim gonca gülümsün
Bahçemde şakıyan şen bülbülümsün
Ellerin bağında ötme istersen

Her gün sakinleştirici atmasam
Ortalığı birbirine katmasam
Hayır sorun değil gece yatmasam
Burnuma burnuma tütme istersen


Dün Gece

Ne uyku uyudum ne rahat ettim
Kafama her şeyi taktım dün gece
Beklemek nafile sabrı tükettim
Umut kalesini yıktım dün gece

Bütün çabalarım döner hicrana
aŞkından bir ışık ulaşmaz bana
Bahtım açık değil sevdadan yana
Çıkmayan fallara baktım dün gece

Bunu da gösterdi felek kırkında
Gelenin gidenin olmam farkında
Bir yaman hasretin kaldım çarkında
Kanlı gözyaşıyla aktım dün gece

Kar boran kapladı gönül dağımı
Uğruna harcadım gençlik çağımı
Kopardım geçmişten bütün bağımı
Kalan gemileri yaktım dün gece

Bahtımın karası ermez sabaha
Bunca yıldır felek gülmedi daha
Yalvardım dualar ettim Allah’a
Uykusuz sabaha çıktım dün gece


Dilimde Tespihsin

Yar senin sevdana toptan talibim
Bütün önlemleri aldım sevdiğim
Tek tek rakipleri yendim, galibim
Yalnız ben, finale kaldım sevdiğim

Bu sana seranat, sana naattir
Sana ilanıaşk, sana vaattir
Üç yüz altmış beş gün altı saattir
Ben senin aşığın oldum sevdiğim

Sen bal kovanımın anaç arısı
Sen benim ömrümün çiğdem sarısı
Sen benim elmamın öbür yarısı
Seninle kendimi buldum sevdiğim

Bir tatlı sözüne hemen kanarım
Ne kadar severim, nasıl yanarım
Gece gündüz demem adın anarım
Dilimde tespihsin, bildim sevdiğim

Hani görüşürdük baharlı yazlı
Hani dururdun ya nazlı mı nazlı
Hani buluşurduk seninle gizli
Yad edip oraya geldim sevdiğim

Erciyes Dağı’ndan kar iste benden
Haziran Ayında nar iste benden
Ta yürekten seven yar iste benden
Kendimi çöllere saldım sevdiğim

Ben senin aŞkına yanmışım ey yar
Manalı bakışa kanmışım ey yar
Bir ömür benimsin sanmışım ey yar
Terk etme o zaman öldüm sevdiğim.


Farklı Olurdu!

İnan ki gözlerim açık gitmezdi,
Son defa yüzünü görseydim eğer
Tahminimce bu aşk böyle bitmezdi,
Sevda demetini verseydim eğer

Anlamadım bu sitemin nazın ne,
Bir kara deftere yazdın yazın ne,
Sözüme özüme itirazın ne,
Konuşup yüz yüze sorsaydım eğer

Ne çok derbederim ne çok yalnızım,
Cam kesiği yaram yürekte sızım,
Sevda mizanında çoğalır azım,
Ölçüyü tartıyı görseydim eğer

Havada bulut var puslu mu puslu,
Bir deli rüzgâr ki durmuyor uslu,
Sorabilsem nedir bu işin aslı,
Öğrenip karara varsaydım eğer

Sevmedin, sevseydin zaten bilirdim,
Önünde diz çöker aşka gelirdim,
Yetmiş bin yıl yaşar mutlu ölürdüm,
Gönlünde sefayı sürseydim eğer


Fatmamm!

Ha Fatma ha

Bir resmin duruyor elli yıl olmuş
Gözün çipil çipil bakıyor Fatmamm
Ne çok vakit geçmiş sararmış solmuş
Ömrümüz su gibi akıyor Fatmamm

O bakış içime işliyor fazla
İsterim beş vakit Hakk’a niyazla
Beni yorma n’olur sitemle nazla
Şimşekler beynime çakıyor Fatmamm

Eğilmesin dik tut asil başını
Vara yoğa çatma hilal kaşını
Görmeyi istemem gözde yaşını
Zaten yüreğime döküyor Fatmamm

İsyanla bağırsam çıkmaz avazım
Yar senin yokluğun yürekte sızım
Kurur düğüm düğüm olur boğazım
Hasret ciğerimi yakıyor Fatmamm

Bir masum duyguyla severim seni
Terk edip giderek kahretme beni
Ne kadar isterim çıkıp gelmeni
Yokluğun gönlümü yıkıyor Fatmamm

Muradım parada pulda değildir
Gözüm ipek libas çulda değildir
Umut Allah’tadır, kulda değildir
Dilimgönlüm dua okuyor Fatmamm

aŞk ınla lebalep her zerrem ile
Ben sana kapıldım yar bile bile
Anladım sevdada olmuyor hile
Gizlesen ortaya çıkıyor Fatmamm

Adını duyunca mücrim her yanım
Bu soyha kaderim bu çıkmaz canım
Yar diye yar diye dolaşır kanım
Özlem damarımı tıkıyor Fatmamm


Sana Ne Deyim

Vefasız sevdiğim sana ne deyim
Daha söyleyecek sözüm yok benim
Başımı alıp da nere gideyim
Buna dayanmaya özüm yok benim

Ben sana cananım canım demişim
Seni görmeyince rast gelmez işim
Seninle doludur hayalim düşüm
Senden başkasında gözüm yok benim

Sevda yollarında kalsam da yaya
Gerek yok makama pula paraya
Altından olsa da köşke saraya
Sensiz olacaksa lüzum yok benim

Orada sen varsan Fizan yolumdur
Varlığın her şeyim elim kolumdur
Senden mahrum kalmak bana zulümdür
Olmadığın yerde çözüm yok Benim

Sensiz hayal bile kurmam imkânsız
Olmadığın yerde durmam imkânsız
Yardımsız hedefi vurmam imkânsız
Sevda dilenmeye yüzüm yok benim

Saçların uçuşsun varsın başında
aŞkı okuyayım hilal kaşında
Sen taze fidan kal yirmi yaşında
Hep yaz bahardasın güzüm yok benim


Ben Olam!

Şu giden güzelin yönü bizim ev
Altında uzanan yolu ben olam
Bakması sevaptır sevmekse görev
O yar çiçek olsun dalı ben olam
Ben olam ben olam
O yar gelin olsun güvey ben olam

Aklım gözlerinde hilal kaşında
Tam benim çağımda uygun yaşında
Sırtında fistanı yazma başında
Üstüne aldığı şalı ben olam
Ben olam ben olam
O yar gelin olsun güvey ben olam

Tazecik fidana benziyor boyu
Huriyi meleği andırır huyu
Terlemiş çeşmeden doldurmuş suyu
Helkeyi taşıyan kolu ben olam.
Ben olam ben olam
O yar gelin olsun güvey ben olam

İnsan bu hayata bir kez geliyor
Ne kadar severim Allah biliyor
Seven sevdiğini ondan diliyor
Vuslata erişen kulu ben olam
Ben olam ben olam
O yar gelin olsun güvey ben olam.


Düşüne Düşüne !

Şimdi efkârlıyım şimdi sensizim
Elim yüreğimde dikildim bugün
Sevda deryasında serdümensizim
Issız limanlara çekildim bugün

“Kıymetim var” derdim, ta en başından
Parmakta yüzüktüm safir taşından
Atlas libas idim şal kumaşından
Lif lif, ilmek ilmek söküldüm bugün

“O da sever, beni bırakmaz” dedim
Uykusuz geceler olsun şahidim
Olura olmaza eğilmez idim
Ortadan kırılıp büküldüm bugün

Düşüne düşüne maraz gelirmiş
İnsan görünmeyen dertten ölürmüş
Altın kıymetini sarraf bilirmiş
Ucuz pazarlara döküldüm bugün

İnsanlar içinde yerim olmadı
Yoluna gitmeye ferim olmadı
Sevdamla suladım verim olmadı
Çorak topraklara ekildim bugün

Öyle bir sevdaya düştüm ki sorma
Ciddiye alıp da üstünde durma
Karşılık beklemem kafanı yorma
İçerden içerden yıkıldım bugün


Yürek Hasta

Yürek hasta hastalandım
Yandım ateşine yandım
Yanlışlığı bilir iken
Senin sözüne inandım
Güneşi tersten doğdurdun

Herkesi sen sanıyorum
Zemheride yanıyorum
Sen beni umursamazken
Ağustosta donuyorum
Başıma karlar yağdırdın

Desem nesine nesine
Sesim karışsa sesine
Bütün dünya bir yanayken
Tartının bir kefesine
Seni koydum sen ağdırdın


Bencil Olmamalı

Kızılırmak gibi bulanık akma
Şimdi bulanmanın zamanı değil
Buralarda sakın garip bırakma
Dıştan dolanmanın zamanı değil

Ne düşman ol ne de belaya bulaş
İnsan gibi davran dostluğa ulaş
Dolaşırsan şayet çalıyı dolaş
İte dalanmanın zamanı değil

Riske girme sakın göz göre göre
Harcama kendini hiç boştan yere
Uzanamaz isen şayet ciğere
Boşa yalanmanın zamanı değil

Bir insana sevda gerek aşk gerek
Gel asma gönlüne paslı bir firek
Başın gözün sadakası diyerek
Sevgi dilenmenin zamanı değil

Biçeceğin bilmelisin ekerken
Bencil olmamalı insan ben derken
Yapıp yapıp ettiğini çekerken
Sonra ilenmenin zamanı değil


Elalemin Nesine

Çıkıp gitsem gurbet elden sılaya
Hasretle yolumu gözleyen mi var
Cuma fark eder mi Çarşamba veya
Burnunda tütüp de özleyen mi var

Elimde olmadan oluyor oluş
Yaya olsam veyahutta uçan kuş
İnişe uğramaz her taraf yokuş
Önüm sıra yolu düzleyen mi var

“Senden” “benden” elalemin nesine
İçinde hararet çıkınca bine
Karşılıklı sevip aşk ateşine
Yanıp yüreğini közleyen mi var

Mevla’m denk getirsin merdi merdiyle
Birlik etsin layık olan ferdiyle
Karakışta kavuşmanın derdiyle
Dam boyu karları dizleyen mi var

Bağlar viran olmuş çamlar devrilmiş
İyilik kötülük çoktan evrilmiş
Gördüm her şey aleyhime çevrilmiş
Hayrıma konuşup sözleyen mi var

Fark etmeden gayyalara daldım ben
Kötülük mü yaptım ah mı aldım ben
Kimin umurunda ölüp kaldım ben
Beni uğrun uğrun izleyen mi var


Korkarım

Arkandan seslensem kafan karışır
Dönüp bana bakmaz diye korkarım
İçin hüzünlenir yüzün kırışır
Selam bile çakmaz diye korkarım

Korkarım yolundan alıkoymaya
Özlemin sığmıyor haftaya aya
Olur ya yönelip başka mecraya
İçerime akmaz diye korkarım

Yokluğa alıştım var bozar beni
Yüreğim közlendi har bozar beni
Vefası olmayan yar bozar beni
Kafasına takmaz diye korkarım

Sevip sevileyim ben kana kana
Yaşam karışmasın toza dumana
Umudum tükenmez yarından yana
Işığını yakmaz diye korkarım

Bir bedeli varsa elbet öderim
Senin hayatında nerdedir yerim
Rahatsız ettimse özür dilerim
Kısmetime çıkmaz diye korkarım


Aradım Durdum

Beni muhannete muhtaç eyledin
Sevgiyi ellerde aradım durdum
Ne tavır gösterdin ne de söyledin
Tutarsız hallerde aradım durdum

Aradım şekerde tuzda aradım
Kışın ayazında yazda aradım
Bana gösterdiğin nazda aradım
Sarmayan kollarda aradım durdum

Duyarsız olmanın nedir nedeni
Olmadık zamanda üzmek mi beni
Gözüm kaldı bekliyorum gelmeni
Umutsuz yollarda aradım durdum

Maalesef geç olsa da anladım
Dengem altüst oldu kalmadı tadım
Mecnun’luğa çıktı bu günler adım
Ipıssız çöllerde aradım durdum

Meğerse sevdalar baki değilmiş
Ummadığım oldu dedim ki ne iş
Habersizce gittin gidiş o gidiş
Hasreti yıllarda aradım durdum


Hepsi İçimde

Benim böyle güldüğüme bakmayın
Dumanım tütmüyor közü içimde
Felek zaten yakmış siz de yakmayın
Cehennem narının özü içimde

Kızılırmak oldu içime aktı
Akıp kaldı beni bana bıraktı
Tersimi döndürdü bir bakış baktı
Işınlayıp geçti gözü içimde

Kendisi duyarsız yüreği paslı
Çorumlu olsa ne ya da Sivaslı
Huri melek soylu peridir aslı
Cismini unutsam yüzü içimde

Bunca hasret çektim, çektiğim kadar
Bugünün elbette yarını da var
İçimde sakladım ben damar damar
Aşikâr etmedim gizi içimde

Dostlarım biliyor feryat figanım
Olmadığı zaman eksik bir yanım
Ettiği laflara yok başka tanım
Başıma kaktığı sözü içimde

Müebbet sürgünü kalem yazmıyor
Vurdumduymaz tavır su da sızmıyor
Suçlu benim kendisine kızmıyor
Yakıp yıkıp geçti izi içimde


Bilmem!

Leyla güzel midir çirkin mi? Sorma!
Mecnunun gözüyle bakmadan bilmem
Sever mi sevmez mi kafanı yorma
Aşkın ateşine yakmadan bilmem

Sürekli değişmez aşkın tanımı
Yaşanan şey midir yoksa sanı mı
Tutuşup yakarak dört bir yanımı
Dumanı başımdan çıkmadan bilmem

Elbet yaşanmadan bilinmez konu
Karşılık bulmazsa tez gelir sonu
Taş gibi yürekten eritip donu
Gönül sarayını yıkmadan bilmem


Umut Dünyası!

Bu defa fena vurdu açıkçası gidişi
Odalardan birinden çıkıp gelir diyorum
Yokuşlara sürerek berbat etmeden işi
Dayanamaz halime bakıp gelir diyorum

Ben çoktan alışmıştım yanımda nefesine
Evimizin her yanı hasret kaldı sesine
Katlanamaz bu yaşta bütün sülalesine
Umut bu! Tez zamanda bıkıp gelir diyorum

Çıkarcı ahbapları bir bir bırakır gider
Bir yalnızlık çöker de sarar gam ile keder
Sözden dedikodudan kesin illallah eder
Düştüğü vaziyeti çakıp gelir diyorum

Umuyorum araya girer hısım akraba
İnsafa gelir, boşa gitmez bu kadar çaba
Tan vakti müjde verir elbet bir badı saba
Kızılırmak olur da akıp gelir diyorum

Dayanamam görürsem aksa damla göz yaşı
İstemem üzülerek eğilsin hilal kaşı
Paylaşmak istiyorum yaşam denen savaşı
Gemileri son defa yakıp gelir diyorum
Umut bu!


Dedim Sana

Ne senden rüku artık, ne de benden kıyam,
Bundan sonra selamün aleyküm, ve aleyküm selam

Fuzuli
-
Ne güzel bir yerde CANIM denk gelmiş idik

Ne güzel bir yerde denk gelmiş idik
Fırsat bulup gönlüm var dedim sana
Sonumuz ne olur onu bilmedik
Artık ayrı kalmak zor dedim sana

Hayat bir bilmece CANIM çözmek imkânsız

Hayat bir bilmece çözmek imkânsız
Yıllar koca ömrü öldürür kansız
Gelecek nasıldır sezmek imkânsız
Bugün yaşanılan kâr dedim sana

Acun bilir benim CANIM niyetim belli

Acun bilir benim niyetim belli
Varlığım sevginde eder tecelli
Bir değil beş değil yüzde yüzelli
Sevdanın ateşi kor dedim sana

Sekiz sene gezdim CANIM gurbet diyarı

Sekiz sene gezdim gurbet diyarı
Zavallı kalbimin olmadı varı
Bu mu menfaati bu mu çıkarı
Dünyada dört bucak dar dedim sana

Sevgi kutsal seven CANIM yürek indinde

Sevgi kutsal sevenlerin indinde
Senin yerin başka bilirsin bende
Yetmiş iki buçuk millet içinde
Arayıp bularak yar dedim sana


Tek Tek Yazıyor

Al bu defterimi sana vereyim
Bana ettiklerin tek tek yazıyor
Yüzün ne hal alır onu göreyim
Çekip gittiklerin tek tek yazıyor

Hiç vicdan olmadı yaşamdan yana
Atılan tüm oklar dönüyor bana
Ben mi sebep oldum böyle olmana
Boşa yittiklerin tek tek yazıyor

Taşa yazsam taş, taş iken erirdi
Kurumuş kavaklar meyve verirdi
Ezelden seninle kavlimiz birdi
Ele sattıkların tek tek yazıyor

Çaresiz kalınca yazdım her gece
Yapılan edilen bana bilmece
Boğazıma düğümlendi bir hece
Yana ittiklerin tek tek yazıyor

Sana tartar terazinin kefesi
Duyulmaz garibin isyankâr sesi
Zamanla bitermiş insan nefesi
Çöpe attıkların tek tek yazıyor

Algılamaz oldu artık beş duyu
Nedir ki Yusuf’un düştüğü kuyu
Betere uğrattın Suat Zobu’yu
Taşa tuttukların tek tek yazıyor


Yıkıp Geçtin

Yıllar yılı öylesine yanımdan
Bakıp geçtin umurunda olmadım
Sen geçtikçe can eksilttin canımdan
Çıkıp geçtin umurunda olmadım

Hısım akrabası bacı kardeşi
Diyordum dünyada bulunmaz eşi
İçerimde bir sönmeyen ateşi
Yakıp geçtin umurunda olmadım

Çiçekten böcekten bahçemde çimden
Nerede arayım sorayım kimden
Kızılırmak oldun her gün içimden
Akıp geçtin umurunda olmadım

Saygı duyuyordum severdim hemi
Nemi istemedin hor gördün nemi
Sana ayırdığım gönül hanemi
Yıkıp geçtin umurunda olmadım

Ezilip büzülen bendim habire
Sen on iken razı olmuştum bire
Yaşadığım süre boyu kabire
Tıkıp geçtin umurunda olmadım


Kimseye Diyemem !

Yıllar oldu içerimden yanarım
Dumanım savruldu köz kaldı bende
Biri bir şey söyler ona kanarım
Kâh doğru kâh yanlış söz kaldı bende

Aşkına kapılıp candan sevince
Ciğerim eridi inceden ince
Gülüşüm onunla uçup gidince
Yaşları dinmeyen göz kaldı bende

Ölçülmez parayla pulla ederi
Benim nazarımda ayrıdır yeri
Huri melek soylu sıfatı peri
Hafızamda öyle yüz kaldı bende

Acaba sorusu olur bilmece
Candan seviyorum varmasın güce
Yastığım şahittir uyumam gece
Taşlara yontulan iz kaldı bende

Haberi yok dağa taşa darıldım
Kıskançlıktan çatır çatır yarıldım
Umut ettim vara yoğa sarıldım
Toplam üç beş metre bez kaldı bende

Onunla başladı bitti miadım
Vazgeçmez aşığa çıkmıştı adım
İyi kötü şu dünyayı yaşadım
Bir Suat Zobu’ydum giz kaldı bende


Öldürdün Beni

Uğrun uğrun kaş altından bakarsın
Bakma güzel bakma öldürdün beni
Baktığın bakışla beni yakarsın
Yakma güzel yakma öldürdün beni

Uzak gitme güzel beri gel beri
Kalbine kazınsın aşkımın yeri
Bağlayıp beline ince kemeri
Sıkma güzel sıkma öldürdün beni

İhanet aymazlık kesip önümü
Üstüme üstüme geliyor tümü
Virane eyleyip garip gönlümü
Yıkma güzel yıkma öldürdün beni

Asbap yıkıyorsun tokaç elinde
Sevda türküleri döner dilinde
Başka mecralara aşkın selinde
Akma güzel akma öldürdün beni

Şu bu derken geldim bunca yaşıma
Zehir koydun ekmeğime aşıma
Hiç sevmediğini her gün başıma
Kakma güzel kakma öldürdün beni

Beynim senle meşgul aklım firari
Senede bir kere geliver bari
Eğer diyorlarsa Suat’ın yâri
Bıkma güzel bıkma öldürdün beni


Gel Sen !

Anlamadım neden kabul etmedin
Kendine sevgili sayınca gel sen!
Yanımda olmadın zorda yetmedin
Yüreğin gönlüme kayınca gel sen!

Kesildi mecalim tutmaz dizlerim
Takılıp kalıyor yola gözlerim
Ne kadar isterim nasıl özlerim
Hasret duygusunu yayınca gel sen!

Hala umudum var hala sendeyim
Günü yaşamadan kaldım dündeyim
Bırakıp gittiğin tam o gündeyim
Kendini yerime koyunca gel sen!

Ayrılık elinden aman el aman
Öyle bir hasret ki vuruyor yaman
Gün gelip yadına düştüğüm zaman
Sevdiğim var deyip ayınca gel sen!

Yanıyor yüreğim közüne kurban
Birkaç kelam eyle sözüne kurban
Gülerek bakıver gözüne kurban
Ayrı yaşamaktan cayınca gel sen!

Ne olur aklımı başımdan alma
Mecnun’a çevirip çöllere salma
Yalvartma daha da hadi geç kalma
Camiden selayı duyunca gel sen!


Ezdi Beni!

Gören bana ezik diyor. Neden mi?
Aşkın ateşine yakışı ezdi
Karşıda görünen ruh mu beden mi
Yüzüme kin ile bakışı ezdi

Ela gözlerinden aşkı kapmışken
Sevda yollarına erken sapmışken
Ömrümü uğruna heba yapmışken
Halimi başıma kakışı ezdi

Çağırdım yalvardım bir kez gelmedi
Gelip de yüzüme asla gülmedi
Kıymet verip değerimi bilmedi
Lafla yerden yere sokuşu ezdi

O’dur benim peteğimin arısı
Zatıdır elmamın öbür yarısı
Biz ki yumurtanın beyazsarısı
Yanımdan kayarak akışı ezdi

O’na sitemim var O’na nazım var
Onulmaz oranda yürek sızım var
Yazık ki talihsiz alın yazım var
Bana şimşek şimşek çakışı ezdi.
Cehennem narında yakışı ezdi…


Yaşam Direğim

Hanya’m Konya’m Dünya’m Güneş’im Ay’ım
Ben seni bilirim seni söylerim
Bütün değerleri sana sayayım

Ben seni bilirim seni söylerim
Senle yaşamayı murad eylerim

Hayatın anlamı yaşam direğim
Bırakıp gitmeye olunca eğim
Ezim ezim eziliyor yüreğim

Ben seni bilirim seni söylerim
Senden başkasını söyle neylerim


Giyip Demirden Çarığı

Söyleyin o yâre Allah aşkına
Diyardan diyara atmasın beni
Değerim kalmadı döndüm şaşkına
Ucuz pazarlarda satmasın beni

Yakın bir zamanda varsın gelmesin
Uzakta olsam da unutmam desin
Sevgiyi bol versin esirgemesin
Muhannete muhtaç etmesin beni

Katlanırım ona ben bile bile
Sezdirmem kimseye çekerim çile
Severim yürekten düşünmem hile
Kurtlar sofrasına itmesin beni

Huma kuşu gibi göle mi düşem
Ortaya dökülüp dile mi düşem
Mecnun mu olayım çöle mi düşem
Aslanı kaplanı yutmasın beni

Ne olam ne olam nerde ne olam
Giyip demir çarık arayıp bulam
Ben de eller gibi muradım alam
Yolumu bağlayıp tutmasın beni


Öldürür Beni

Ciğerimi yakma böyle
Derdin neyse bana söyle,
Alttan alttan bakma öyle
Bakışın öldürür beni

Benim derdim senden gelir,
Gelir yüreğimi bulur,
Ateşini bilen bilir,
Yakışın öldürür beni

Ateş yanar kalır külü
Bu mu sevdanın usulü
Saçına kırmızı gülü
Takışın öldürür beni

Ömür kısa zulmün acı,
Vermedin cana ilacı
Olmadan hiçbir amacı
Akışın öldürür beni

Kavuşmak en güzel çözüm,
Dayanmıyor benim özüm,
Şimşek şimşek olma gözüm
Çakışın öldürür beni

Zehir katma gel aşıma
Gelmişken bunca yaşıma
Suat’ım her gün başıma
Kakışın öldürür beni


Elimde Olsaydı

Endamı güzeldir asildir hali
Dakika görmesem olurum deli
Dalından koparıp bir gonca gülü
Al derdim
Gülden daha güzel ona bakardım

Beklemezdim günü haftayı ayı
Alırdım hisseme düşecek payı
Deryaya aşk denen kutlu mayayı
Çal derdim
Tutması ne güzel ona bakardım

Bağlasam sevdayı ah ilmek ilmek
Bana mı mahsustur yaşımı silmek
Elimden gelseydi dur diyebilmek
Kal derdim
Kalışı ne güzel ona bakardım

Köküyle bütündür ağaçta dallar
Gerçeğe dönüşse keşke masallar
Tutsaydı kehanet çıksaydı fallar
Fal derdim
Hayali ne güzel ona bakardım

Suat’ım yaşanan sevdanın çağı
Yaşam kaynağımın kandilde yağı
Dili şeker hele hele dudağı
Bal derdim
Baldan daha güzel ona bakardım


Güneş Vurur Pencereme

Belki inanmazsın belki yalandır
Her gün akıttığım yaşa sor beni
Sabrıma dayanan, stres alandır
Bağrımı döğdüğüm taşa sor beni..

Oy nesine oy nesine
Sesim karışır sesine
Elim yetişir mi bilmem
Mutluluğun nefesine..

Bakar yollarına bakar dalarım
Günbegün sararır çürür solarım
Ulaştırır diye haber salarım
Yükseklerde uçan kuşa sor beni..

Ne olaydı ne olaydı
Sevgi karşılık bulaydı
Dünya terse döner miydi
Seven sevdiğin alaydı..

Ne olur kaçırma benden gözünü
Bana sarf eyleme acı sözünü
Çatma kaşlarını eğme yüzünü
Ağrıyıp çatlayan başa sor beni..

Çekiyorum ben cereme
Sevgi koydum tencereme
Cendermeler yürür gider
Güneş vurur pencereme..


Geç Oldu..!

Yanıma gelmeyi sakın deneme
Görme güzel gözlüm fazla geç oldu
Kapımı çalarak gönül haneme
Girme güzel gözlüm fazla geç oldu..

Sevda deryasında batınca gemi
Elden duyar isen üzülme emi
İyileşmez yaralara merhemi
Sürme güzel gözlüm fazla geç oldu..

Arkamdan önümden etme kelamı
Seni gördüğümde buldum belamı
Karşılaşır isek bir çift selamı
Verme güzel gözlüm fazla geç oldu..

Kaşına gözüne çoktan vuruldum
Coşkun akar idim şimdi duruldum
Nazından tuzunda artık yoruldum
Germe güzel gözlüm fazla geç oldu..

Aramıza girmiş bir kara çalı
Nasıl davranmalı neler yapmalı
İstemem yoluma kırmızı halı
Serme güzel gözlüm fazla geç oldu..


Bir Bənə Baxdım

İSTERSENİZ ŞÖYLE OKUYUN:
***
Bir Bana Baktım

Yüce Mevla’m seni övmüş yaratmış
Tüm güzelliklerden nurundan katmış
Kaşını gözünü ayrı donatmış
Bir sana baktım bir bana baktım da
Dedim ki ya Rabbi sen çok büyüksün..!

Bugün bayramın mı yoksa ki toyun
Huri melek midir Adem mi soyun
Taze bir fidandan narindir boyun
Bir sana baktım bir bana baktım da
Dedim ki ya Rabbi sen çok büyüksün..!

Bakmaya doyulmaz ela gözüne
Hele endamına hele özüne
Kaşların lamelif yapmış yüzüne
Bir sana baktım bir bana baktım da
Dedim ki ya Rabbi sen çok büyüksün..!

Halimden anlarsın huyuna kurban
Havana kurbanım suyuna kurban
Salınıp gelirsin boyuna kurban
Bir sana baktım bir bana baktım da
Dedim ki ya Rabbi sen çok büyüksün..!

Bir güzel bulmuşum kırk yılın başı
Eladır gözlerin hilaldir kaşı
On sekiz mi bilmem yirmi mi yaşı
Bir sana baktım bir bana baktım da
Dedim ki ya Rabbi sen çok büyüksün..!

Yanakta açılmış gülün ne güzel
Konuşur şakırsın dilin ne güzel
Pamucuk pamucuk elin ne güzel
Bir sana baktım bir bana baktım da
Dedim ki ya Rabbi sen çok büyüksün..!

Bir kara sevda ki göynür içimde
Karşılık umulmaz başka biçimde
Cennet bahçesinde güller içinde
Bir sana baktım bir bana baktım da
Dedim ki ya Rabbi sen çok büyüksün..!

Kız senin duruşun adam öldürür
Ölüyü diriltir sağı güldürür
Yüzüne bakınca ferman bildirir
Bir sana baktım bir bana baktım da
Dedim ki ya Rabbi sen çok büyüksün..!

Kaşların yay gibi kirpiğin oktur
Şu dünya üstünde menendin yoktur
Billahi peşinde dolanan çoktur
Bir sana baktım bir bana baktım da
Dedim ki ya Rabbi sen çok büyüksün..!

İçime kor düştü zalimin kızı
İnceden inceden vuruyor sızı
Sen ömrüme doğan Zöhre Yıldızı
Bir sana baktım bir bana baktım da
Dedim ki tipe bak tu sıfatına..!
*.*
YA DA ŞÖYLE OKUYUN:
Bir Sənə Baxdım Bir Bənə Baxdım

Yüce Mevla’m seni övmüş yaratmış
Tüm güzelliklerden nurundan katmış
Kaşını gözünü ayrı donatmış
Bir Sənə baxdım bir Bənə baxdım da
Dedim ki Yarabbi neçe böyüksen..!

Böğün bayramın mı yoksa ki toyun
Huri melek midir Adem mi soyun
Taze bir fidandan narindir boyun
Bir Sənə baxdım bir Bənə baxdım da
Dedim ki Yarabbi neçe böyüksen..!

Baxmaya doyulmaz ela gözüne
Hele endamına hele özüne
Kaşların lamelif yapmış yüzüne
Bir Sənə baxdım bir Bənə baxdım da
Dedim ki ya Rabbi sen çok büyüksün..!

Halimden anlarsın huyuna kurban
Havana kurbanım suyuna kurban
Salınıp gelirsin boyuna kurban
Bir Sənə baxdım bir Bənə baxdım da
Dedim ki Yarabbi neçe böyüksen..!

Bir güzel bulmuşam kırk yılın başı
Eladır gözleri hilaldir kaşı
On sekiz mi bilmem yirmi mi yaşı
Bir Sənə baxdım bir Bənə baxdım da
Dedim ki Yarabbi neçe böyüksen..!

Yanakta gamzeli gülün ne gözel
Konuşur şaxırsın dilin ne gözel
Pamucuk pamucuk elin ne gözel
Bir Sənə baxdım bir Bənə baxdım da
Dedim ki Yarabbi neçe böyüksen..!

Bir kara sevda ki göynür içimde
Karşılık umulmaz başka biçimde
Cennet baxçesinde güller içinde
Bir Sənə baxdım bir Bənə baxdım da
Dedim ki Yarabbi neçe böyüksen..!

Kız senin duruşun adam öldürür
Ölüyü diriltir sağı güldürür
Yüzüne baxınca ferman bildirir
Bir Sənə baxdım bir Bənə baxdım da
Dedim ki Yarabbi neçe böyüksen..!

Kaşların yay kimin kipriğin oxtur
Şu dünya üstünde menendin yoxtur
Billahi peşinde dolanan çoxtur
Bir Sənə baxdım bir Bənə baxdım da
Dedim ki Yarabbi neçe böyüksen..!

İçime xar düştü zalimin kızı
İnceden inceden vuruyor sızı
Sen ömrüme doğan Zöhre Yıldızı
Bir Sənə baxdım bir Bənə baxdım da
Dedim ki tipe bak tu sıfatına..!

Emrine bin şükür Yarabbi.. Görklü Muhammed’e salavat..


Fazla Tutuldum

Ben de hatalıyım fazla tutuldum
Artık kusuruma bakma bir tanem
Sevgi masalıyla hep avutuldum
Gerek yok daha da yakma bir tanem..

Ümit verme boşa olmaz olmazmış
Sulansa bakılsa çiçek solmazmış
Akmayan su ile kova dolmazmış
Boşa göstermelik akma bir tanem..

Bana kırgınlığın oldu kesin de
Açık sitem seziyorum sesinde
Eller ne derlerse varsın desin de
Pek fazla kafana takma bir tanem

Sen hayalimdesin her gün meşktesin
Senin ile yaşadığım aşktasın
Gönül hanemdesin sırça köşktesin
Girdiğin kapıdan çıkma bir tanem..

Bilmem ne yapayım bilmem ne deyim
Özür diliyorum ben de böyleyim
İşin açığını sana söyleyim
Gayrı hatırımı yıkma bir tanem..


Razıyım..!

Seni her gün görmem zaten imkansız
Bense haftada bir, güne razıyım
Denk gelsem çarşıda pazarda ansız
Önümden geçmene gene razıyım..

Bakarım yoluna, gözlerim fersiz
Zerre umut yokken beklemek yersiz
Bu gün de gelmedin zaman belirsiz
Yarından vazgeçtim düne razıyım..

Ayda bir kerecik rüyada görsem
Uzatsan elini yüzüme sürsem
Önünde diz çöküp bir çiçek versem
Hafif gülümsesen ona razıyım..

Seven insan vazgeçermiş serinden
Bastığı yer oynuyormuş yerinden
Varlığını hissederek derinden
Birkaç saniyelik an’a razıyım..

Birlikteliğimiz yasa’da olsa
Sevincimde olsa tasada olsa
Yaşasak bir ömür kısa da olsa
Seninle gelecek sona razıyım..


Geçti Çağımız

Ne gülümüz açar ne bülbül öter
Hazana karıştı bağımız bizim
Ne mumumuz yanar ne baca tüter
Kandilde kalmamış yağımız bizim
-
Anladık mutlaktır Hak’tandır emir
Sürekli damlayla eriyor demir
Günbegün tükenip gitti bir ömür
Topyekûn geçmiştir çağımız bizim
-
Yaşananı kafamıza takınca
Gerçeği görmekte olmaz sakınca
Tüm aynalar yansıtıyor bakınca
Beyaza büründü dağımız bizim
-
Bizim namusumuz bizim ırzımız
Olmaz ise olmaz olan farzımız
“Gücendirmemek” tir yaşam tarzımız
İnsanlık varımız yoğumuz bizim
-
Ucuz satılınca yok fiyatına
Hepimiz söyledik “vay sıfatına”
Sessiz sedasızca binip atına
Kırılgan göç etti çoğumuz bizim


Bundan Keyli..

Madem gerekmiyor benimle olman
Benden iyisini bul bundan keyli,,
Çok mu zor yanımda yerini alman
Kendinle baş başa kal bundan keyli..

Şaşırdım yakın mı uzak mı dursam
Sabah akşam içip içip kudursam
Bana somurtmanı yüzüne vursam
Ellerle eğlenip gül bundan keyli.

Bu nasıl kaderdir bu nasıl yazı
Vicdansız yokluğun bağrımda sızı
Beynime beynime vuruyor bazı
Gönülden de ırak ol bundan keyli..

Aynalar karşıma çıkmayın sakın
Durun yıllar beni bana bırakın
Ufukta görünür sonumuz yakın
Başın pınar ayak göl bundan keyli..

Yılların sonunda neymişsin bildim
Gözde iki damla yaş idin sildim
Beyhude yoruldum boşuna öldüm
Sebep-sonuç neymiş bil bundan keyli..

Bundan keyli: Bundan sonra


Söyleyin O Yâre

Söyleyin o yâre insaf eylesin
Vurup da sinemi yaralamasın
Benim için iyi şeyler söylesin
Gönül hanesinden aralamasın..

Günde yetmiş kere onu anarım
Yolunu beklerim nara yanarım
Göçmeye kıyamam gene konarım
Gönlünü kimseye kiralamasın..

Yar benim kaderim yar benim yazım
Yar benim en çoğum yar benim azım
Yad eli neyleyim o bana lazım
Bana bahaneler sıralamasın..

Gönül umduğuna küsermiş meğer
Sevdiğin her zaman dünyayı değer
Sitemim zoruna giderse eğer
Gelene geçene karalamasın..

Havada karada ararım onu
Yedi derya iklim sorarım onu
Zaman gelir belki kırarım onu
Sürdürsün sevdayı duralamasın..


Gözlerin

Ne yeşil ne mavi ne de eladır
Aklım alır kara kara gözlerin..
Onulmaz yaradır başa beladır
Kalbim deler vura vura gözlerin..

Avcıdır, yaralar göğsümü deşer
Soluksuz bırakır peşime düşer
Derinden bakınca feleğim şaşar
Özde açar yara yara gözlerin…

İnsanın ömründen ömür götürür
Taştan olsa kalbi yıkar bitirir
Susuzken götürür susuz getirir
İçim yakar çıra çıra gözlerin..

Kendimce işime gider gelirdim
Yer içer gezerdim mutlu olurdum
Dünyam kararacak nerden bilirdim
Beni soktu zora zora gözlerin..

Özümü yakıyor bir ince yakış
Şimşeğin hızında ama ne akış
Zihnimden çıkmıyor baktığın bakış
Hep aklımda dura dura gözlerin..


Geldi Sonunda

Gel dedim yalvardım geldi sonunda
Karşıma sorunlar yığmayın bugün..
Acayip mutluyum onun yanında
İçimi hüzünle boğmayın bugün..

Dilim şeker bugün ballıdır sözüm
Gittiği yollarda kalmıştı gözüm
Tarifi imkansız şad oldu özüm
Yağmurlar dolular yağmayın bugün..

Bugün gönenmişim yüksek uçarım
Kalbinde kırk kilit olsa açarım
Bu gün aŞk elinden bade içerim
Başımı önüme eğmeyin bugün..

Bütün mutluluğum ondan yanadır
Sevdam coşkum varım yoğum onadır
Sevgisi sevdası hepsi banadır
Bu gün keyifliyim değmeyin bu gün..

Ne kadar mutluyum aŞka boyandım
Mutluluğun zirvesine dayandım
Bir tatlı rüyaymış çabuk uyandım
Ay ve Güneş hemen doğmayın bugün..


Görür mü Beni..!

Boğuldum aŞk denen okyanuslarda,
Dalgalar sahile vurur mu beni,
Kumsalında kayıp bir zerrem var da
Sevdiğim hissedip görür mü beni..!


Demiş ki..!

Demiş ki "Çok da güzel değilsin nedir bu husus..?"
Demiş ki Leyla "Sen Mecnun değilsin, ne olur sus..!"


Bir Yaman Hasretsin

Senin gibi vefasızın birine
Başka söyleyecek sözüm yok benim..
Sen beni koydun ya elin yerine
Buna dayanacak özüm yok benim..

Ucunda sen varsan sanma kin güder
Düşünme yüzüstü bırakır gider
Deme ki unutur deme terk eder
Bil o taraklarda bezim yok benim.

Şaşırdım günleri haftayı Ay’ı
Neyleyim makamı pulu parayı
İstemem sen yoksan köşkü sarayı
Dünyanın malında gözüm yok benim..

Aşkını okurdum hilal kaşında
Hep taze fidandın yirmi yaşında
Yerin yurdun Kaf Dağı’nın başında
Sana yürümeye dizim yok benim..

Bir yaman hasretsin yetmiyor sabır,
Meram anlatmaya bulunmaz tabir
Yalvarsam Allah’a yakarsam bir bir
Seni istemeye yüzüm yok benim..


Senden Bilirim..!

Ben senin yüzünden hayata küstüm
Başıma ne gelse senden bilirim..
Boşa çabaladım gereksiz estim
Düşünüp durdukça tuhaf olurum
Başıma ne gelse senden bilirim..

Bütün dostlarımla olduğum demde,
Sürpriz de yapmadın gelmedin hem de,
Bir sakınca yoktur böyle dememde,
Aklıma gelince kala kalırım
Başıma ne gelse senden bilirim..

Kesildim yemekten ekmekten aştan
Diyorsun aşık mı oldun yavaştan
Hayatı yaşasak sil yeni baştan
İnan ab-ı hayat suyu alırım
Başıma ne gelse senden bilirim..

Ne haberin geldi ne kendin geldin
Ne halimi gördün ne yerim bildin
Gönül hanemize beklenir oldun
Teselliden faldan medet bulurum
Başıma ne gelse senden bilirim..

Bazen öylesine esiyor canım
Gönül umduğuna küsüyor canım
Hasret bıçak bıçak kesiyor canım
Tıkanır boğazım gider gelirim
Başıma ne gelse senden bilirim..

Artık senden umut kesmişken tam da
Yalnız bırakmışken tasada gamda
Bir an görüversem kapıda camda
Düşer bayılırım kalpten ölürüm
Başıma ne gelse senden bilirim..


Ömrüm Tükendi

Seninle çıktığım bu uzun yolda,
Yorulan ben oldum ömrüm tükendi.
Tam da onikiden he mi de solda,
Vurulan ben oldum ömrüm tükendi.

Gelin bu ayrılığa bir kılıf biçin,
Bunca özlem ile bekletmek niçin,
Sabrettim ömrümce mutluluk için,
Kırılan ben oldum ömrüm tükendi.

Ben nasıl tutuldum göz göre göre,
İhmale uğradım bilmem kaç kere,
Atılıp da çamur çaylak yerlere,
Serilen ben oldum ömrüm tükendi.

Bitmiyor gönlümün ince ağrısı,
Cevap bulmaz bir kez aşka çağrısı,
Kaf Dağı ardına işin doğrusu,
Sürülen ben oldum ömrüm tükendi.

Ben mi anlamadım gönül işinden,
Elmamın yarısı ayrı eşinden,
Belki belki diye koştum peşinden,
Darılan ben oldum ömrüm tükendi.

Sitemim sanadır nazım sanadır,
Benim aŞkta yönüm senden yanadır,
Ellere gülersin öfken banadır,
Gerilen ben oldum ömrüm tükendi.

Her zaman “şiir yaz” derdin ya bana
Bütün yazdıklarım sanadır sana
Dizeye mısraya senin adına
Sarılan ben oldum ömrüm tükendi.

Susup kalıyorsun yanıma gelip,
Surat ediyorsun ellere gülüp
Yirmidört saatte yüz kere ölüp,
Dirilen ben oldum ömrüm tükendi.
21.12.2014 Ankara


Demedin ki..

Yine katmer katmer sana özlemim
Bir günlük değildir bu, her dem olur
Uzakta gezersin budur gözlemim
Gönül sevdiğini bulur, cem olur..

Asil mi asilsin özünden belli
Kanında kaynayan közünden belli
İçinde sevgi var gözünden belli
Cevretme güzelim bana gam olur..

İşin sonu bilmem nere varacak
Aklıma geldikçe kalbim duracak
Saat on ikiyi vurdu vuracak
İlaç ver şimdiden çok elzem olur..

Bu gün yarın derken geçiyor çağım
Hazan mevsiminde kuruyor bağım
Şaştım belli değil solumla sağım
Korkarım sonunda göze kem olur..

Aradım ben seni Fizan’da Çin’de
İzini sürerek Hind’de Maçin’de,
Yetmiş iki buçuk millet içinde
Demedin ki kurda kuşa yem olur..


Geleceksen

Seviyorum dedin işte o sese
Kandırdığın zamanda gel güzelim
Utanarak yanağıma bir buse
Kondurduğun zamanda gel güzelim..

Ne şiirler yazdım senin adına
Düşmedim mi bir gün olsun yâdına
Yıllar yıllar önce aşkın oduna
Yandırdığın zamanda gel güzelim..

Yaşanmıştan kalan binlerce anı
Her gün hatırlamak en güzel yanı
Hani o günleri, sende zamanı
Dondurduğun zamanda gel güzelim..

Yüzüne gözüne hilal kaşına
Hasret kaldım ekmeğine aşına
Yıllar öncesine taa en başına
Döndürdüğün zamanda gel güzelim..

Aşığın gönlünde durur maşuğu
Maşukta naz usandırır aşığı
Gider iken gözümdeki ışığı
Söndürdüğün zamanda gel güzelim..

Mevla’m benim ile yazmış yazını
Yüzeye vurup gel yürek sızını
Dünyalar güzeli peri kızını
Andırdığın zamanda gel güzelim..

Yeter ki gel..


Özünden Belli..

Bilirim seversin ezel ezeli,
Uğrun uğrun bakan gözünden belli..
Görünce dedim ki dünya güzeli,
Huri melek soylu yüzünden belli..

Türkmen mi Yörük mü Azer mi soyun,
Türklüğün özünden geliyor huyun,
Duruşun asalet fidandır boyun,
Firkatli endamın özünden belli..

Güzellik tahtından sorumlu musun,
Sivas Malatya mı Samsunlu musun,
Aslen Ankara mı Çorumlu musun,
Kütükte yazılan yazından belli..

Sevgi bulutundan boşalır dolun,
Özlemle tutkuyla uzanır kolun,
Sevda diyarına uğruyor yolun,
Düşüp de gittiğin izinden belli..

Benim Anadolu’m teninde kokar,
Fırat Dicle olur özüme akar,
Meneviş gözlerin içimi yakar,
Yüreğe düşüren közünden belli..


Hasta Oldum Sevdiğim..

İşim gereği 2 yıl Adana’da kaldım.
Gecesi başka gündüzü başka buranın. Ankara’nın gözünü seveyim soğuksa soğuk, sıcaksa sıcak.
Alışamadım ve gerçekten hasta oldum.

Dışarı sıcaktır içeri soğuk,
Adana’da hasta oldum Sevdiğim..
Yutkunmak imkansız sesim de boğuk,
Ben burada hasta oldum Sevdiğim..

Günlük güneşliktir ortalık oysa,
Halime gülerdi başkası duysa,
Sıcak bir memleket eğer ki buysa,
Ben burada hasta oldum Sevdiğim..

Gündüz sıcak olur gece buz gibi,
Havaya bakarsın sanki yaz gibi,
Söylediğim sözler inan az gibi,
Ben burada hasta oldum Sevdiğim..

Bazen terliyorum kah üşüyorum,
Bu nasıl bir şeyse çok şaşıyorum,
Evden çıkmıyorum ve yaşıyorum,
Ben burada hasta oldum Sevdiğim..

Bir çorba kaynattım sıcak mı sıcak,
İlaç içiyorum hem de bir kucak,
Radyatör yanıyor bir yandan ocak,
Ben burada hasta oldum Sevdiğim..

Gözüm yaşarıyor burnum akıyor,
Nefeslerim ciğerimi yakıyor,
Öksürük geldikçe şimşek çakıyor,
Ben burada hasta oldum Sevdiğim..

Halsizlik yorgunluk üçe katlıyor,
İçim daralıyor göğsüm patlıyor,
Boğazım ağrıyor başım çatlıyor,
Ben burada hasta oldum Sevdiğim..

Uyku yok burada tünek arama,
Senden başka derman gelmez yarama,
Her türlü imkanım burda var ama,
Ben burada hasta oldum Sevdiğim..


Eşim'e

Sen gül ki güller açsın yüzünde
Sen gül ki mutlu olalım senin özünde
Sen gül ki ışık olsun dünyamız
Sen gül ki mutluluğu görelim;
senin gözünde..

İyi ki varsın..


Neyine Güvenem

Neyine güvenem hangi sözüne
Son anda ikrardan cayan sen oldun..
Yalvara yakara baktım yüzüne
Beni el yerine sayan sen oldun..

Neyine güvenem olmadı baştan
Günden güne uzaklaştın yavaştan,
Bile bile kaybettiğim savaştan
Kendin ile gurur duyan sen oldun..

Neyine güvenem vefasız senin
Yalan söyledikçe kızarmaz tenin
Ardından bakılmaz koyup gidenin
Mazi hatırına kıyan sen oldun..

Neyine güvenem olmadı işte
Yaşanmıyor elbet hayalde düşte
Gelecek görmedim ben bu gidişte
Bütün sırlarımı yayan sen oldun..

Neyine güvenem etme intizar
Ellerin içinde koymuştun bizar
Son durağım oldu kazdığın mezar
Soyup musallada yuyan sen oldun..
Elinle kabire koyan sen oldun..


Dön Babam Dön..

Pervane olmuşum senin çevrende,
Dön babam dön babam bitirdin beni..
Kızgın Güneş’lerde, bütün evrende,
Yan babam yan babam bitirdin beni..

Bir günü çalayım kahpe felekten,
Gülerek bakıver yüzüme yekten,
Bir tanem seviyor candan yürekten,
San babam san babam bitirdin beni..

Gıybetin yapamam güdemem kini,
Görmeden edemem güzel cismini,
Günde yetmiş kere senin ismini,
An babam an babam bitirdin beni..

Neden anlatamam derdimi sana,
Hiç şansım olmuyor sevdadan yana,
Bile bile söylediğin yalana,
Kan babam kan babam bitirdin beni..

Hiç ödün vermezdik vuslat düşünden
Kumru ayrılır mı bir an eşinden
Kopup da gidiyor senin peşinden
Can babam can babam bitirdin beni

Ahhh..


Üzme Kendini..

Düşerim yoluna yayan yapıldak,
Gelir de bulurum üzme kendini..
Ayağına değse çamur çakıldak,
Önünce alırım üzme kendini..

Sen benim deryamsın ben bir damlayım,
Güneşim olmazsan karanlık ay’ım,
Yarısı sen olan yarım elmayım,
Böylece bilirim üzme kendini..

Benim seni sevmem değil ki yeni,
Derbeder biriyim hor görme beni,
Sevda rotasından kırma dümeni,
Peşinden gelirim üzme kendini..

Yüksünmem dağları “düz” der aşarım,
Sendedir umudum sende başarım,
Seninle doğmuşum senle yaşarım,
Uğruna ölürüm üzme kendini..

Ben sana yanarım tutup evirme
Pervane dönerim vurup devirme
Yeter ki sen benden yüzün çevirme
Gölgende eririm üzme kendini

Meydan okuyalım senle yıllara
"Kulak vermeyelim fesat kullara"
Aç susuz kendini vursan yollara
Yoldaşın olurum üzme kendini


Gönül Eski Gönül Değil..

Soruyorum ona buna,
Neler vermem ki bulana,
Gençlik gidenden bu yana,
Gönül eski gönül değil..

İlmeğim var yağlı benim,
Yüreciğim dağlı benim,
Elim kolum bağlı benim,
Gönül eski gönül değil..

Vara yoğa yanar idi,
Tüm sözlere kanar idi,
Ota çöpe konar idi,
Gönül eski gönül değil..

Yaradan’adır niyazım,
Vara yoğa yetmez azım,
Bağırsam çıkmaz avazım,
Gönül eski gönül değil..

Dertlerim var sere serpe,
Kimi eski kimi körpe,
Yolum uğramasın sarpa,
Gönül eski gönül değil..

Yaşadım dertle uyudum,
Eriyorum yudum yudum,
Vefasız yarda umudum,
Gönül eski gönül değil..

Ummanın görünmez dibi,
Bulur da yutar garibi,
Tükenip yok olmuş gibi,
Gönül eski gönül değil..


Seni Unutmam..

Bahar geçse mevsim kışa dönse de,
Göçmen kuşlar burdan uçsa unutmam..
Ağlatsan da gözde ferim sönse de,
Vadem dolsa yaşım geçse unutmam..
Unutmam sevdiğim seni unutmam..

Tutuldum bi tanem gençlik çağımda,
Ne yeller estirdin gönül dağımda,
Sevda gülleriyle dolu bağımda,
Dikenler, çalılar açsa unutmam..
Unutmam sevdiğim seni unutmam..

Unutmam bi tanem özdesin özde,
Dizimde ferimsin ışıksın gözde,
Sol yanda dumansız sönmeyen közde,
Yavaş yavaş küle kaçsa unutmam..
Unutmam sevdiğim seni unutmam..

Olmasın isterse ekmeğim aşım,
İhtiyar veyahut genç olsun yaşım,
Bir sen bir ben dokunmuştur kumaşım,
Kefen diye terzi biçse unutmam..
Unutmam sevdiğim seni unutmam..

Neden bu eziyet bu sitem neden,
Bilirim onmuyor cefalar eden,
Yokluğunda ceset olan bu beden,
Ecel şerbetini içse unutmam..
Unutmam sevdiğim seni unutmam..


Farklı Olurdu..!

İnan ki gözlerim açık gitmezdi,
Son defa yüzünü görseydim eğer..
Tahminimce bu aşk böyle bitmezdi,
Sevda demetini verseydim eğer..

Anlamadım bu sitemin nazın ne,
Bir kara deftere yazdın yazın ne,
Sözüme özüme itirazın ne,
Konuşup yüz yüze sorsaydım eğer..

Ne çok derbederim ne çok yalnızım,
Cam kesiği yaram yürekte sızım,
Sevda mizanında çoğalır azım,
Ölçüyü tartıyı görseydim eğer..

Havada bulut var puslu mu puslu,
Bir deli rüzgâr ki durmuyor uslu,
Sorabilsem nedir bu işin aslı,
Öğrenip karara varsaydım eğer..

Sevmedin, sevseydin zaten bilirdim,
Önünde diz çöker aşka gelirdim,
Yetmiş bin yıl yaşar mutlu ölürdüm,
Gönlünde sefayı sürseydim eğer..


deme lütfen..

Dedikodu elbet gerçek olamaz,
“Burdan gideceğim” diyesiymişsin..
“Sevse de karşılık asla bulamaz,
Pişman edeceğim” diyesiymişsin..
deme lütfen..

Yüzkere açtırdım çıkmayan falı,
Bir gün demedin ki bana sevdalı,
Barışsak giyinsen yeşili alı,
"Kin de güdeceğim" diyesiymişsin..
deme lütfen..

deme!


Sitemkarım

Ummayla gözüne her gün bakarım,
Durup durup gönül kırman nedendir..?
Adaklar adarım mumlar yakarım,
Öyle uzak uzak durman nedendir..?

Mutluluğu sende bulmak isterim,
Beraber ağlayıp gülmek isterim,
Her an yakınında olmak isterim,
Diyardan diyara sürmen nedendir..?

Adım söyleniyor alem dilinde,
Bir garip bir yetim gurbet elinde,
Sen Kaf Dağında ben Sina Çölünde,
Aramıza duvar örmen nedendir..?

Sen benim sevdiğim başımda tacım,
Sevinçte sevincim acımda acım,
Siteme yetiyor benimse gücüm,
Arkamdan tuzaklar kurman nedendir..?

Hiç mi yumuşamaz taş mıdır kalbin,
Nedir bu garezin niyedir bu kin,
Karşılıksız seviyorum velakin,
Yerlerden yerlere vurman nedendir..?

Sitemkârım dopdoluyum bilmedin,
Bir gün olsun gözyaşımı silmedin,
Dört gözle bekledim ama gelmedin,
Başka bir menzile varman nedendir..?
Yadellere gönül vermen nedendir..?


Üzme Kendini..

Düşerim yoluna yayan yapıldak,
Gelir de bulurum üzme kendini..
Ayağına değse çamur çakıldak,
Önünce alırım üzme kendini..

Sen benim deryamsın ben bir damlayım,
Güneşim olmazsan karanlık ay’ım,
Yarısı sen olan yarım elmayım,
Böylece bilirim üzme kendini..

Benim seni sevmem değil ki yeni,
Derbeder biriyim hor görme beni,
Sevda rotasından kırma dümeni,
Peşinden gelirim üzme kendini..

Yüksünmem dağları “düz” der aşarım,
Sendedir umudum sende başarım,
Seninle doğmuşum senle yaşarım,
Uğruna ölürüm üzme kendini..

Ben sana yanarım tutup evirme
Pervane dönerim vurup devirme
Yeter ki sen benden yüzün çevirme
Gölgende eririm üzme kendini

Meydan okuyalım senle yıllara
"Kulak vermeyelim fesat kullara"
Aç susuz kendini vursan yollara
Yoldaşın olurum üzme kendini


Yetmez mi..?

Gelir girer diye gönül kapımı,
Açtım açacağım kadar yetmez mi..?
Üzerine yaptım sevda tapumu,
Saçtım saçacağım kadar yetmez mi..?

Dedim ki kendime yolunda yürü,
Umuda sebebim, oldu bir sürü,
Bizim sevdamıza uzun ömürü,
Biçtim biçeceğim kadar yetmez mi..?

Usandım günlerce saç baş yolmaktan,
Her gece her gündüz sensiz kalmaktan,
Elâlemin tahrikiyle dolmaktan,
Kaçtım kaçacağım kadar yetmez mi..?

Hayalin varlığın düşüme girer,
Gönül gururunu yerlere serer,
Kıvancınla başım göklere erer,
Uçtum uçacağım kadar yetmez mi..?

İçinden çıkılmaz düştüğüm kuyu,
Sevda pınarının kesilmiş suyu,
Piri fani biri verdi doluyu,
İçtim içeceğim kadar yetmez mi..?

Benim sebebimsin benim yazımsın,
Benim gururumsun benim nazımsın,
Her iki cihanda bana lazımsın,
Seçtim seçeceğim kadar yetmez mi..?

Mecnun hastalığı konulan tanı,
Bir tek sende imiş bunun dermanı,
Severek uğruna verip de canı,
Göçtüm göçeceğim kadar yetmez mi..?


Gelmedin Gitti..

Bunca yıldır yollarını beklerim,
Gelmedin ne deyim gelmedin gitti..
Günü Ay’a Ay’ı Yıl’a eklerim,
Bilmedin ne deyim bilmedin gitti..

Görür görmez ateş düştü özüme,
Girmedi günlerce uyku gözüme,
Herkesle şen şakrak benim yüzüme,
Gülmedin ne deyim gülmedin gitti..

Beddua edemem kin de güdemem,
“Çek git buralardan” derler, gidemem,
Gözyaşı dökerim sitem edemem,
Silmedin ne deyim silmedin gitti..

İçten yanar duman duman tüterim,
Ne kimseye ne kendime yeterim,
Esaret çekerim daha beterim,
Salmadın ne deyim salmadın gitti..

Pervane olmuşum çevrende kirman,
Vermişsin ezelden katlime ferman,
Yazıktır diyerek derdime derman,
Olmadın ne deyim olmadın gitti..


Ne Yalan Söyleyim..

İtiraf edeyim sevmedim asla,
Bağrıma vurduğum taşa sor beni..
Artık son verelim bu çekilmez fasla,
Akıllanmaz deli başa sor beni..

Görünce zehrini saldın özüme,
Kaçamak kaçamak güldün yüzüme,
Gecelerce uyku girmez gözüme,
Uğrun uğrun akan yaşa sor beni..

Dağlara taşlara niyaz eyleyim,
Bilmezsin çoktandır ben hep böyleyim,
Niye aldatayım, yalan söyleyim,
Çiçeğe böceğe kuşa sor beni..

Ne yalan söyleyim sevmedim candan,
Seviyormuş gibi yaptım bir yandan,
Mecnun, Ferhat, Kerem olmaz insandan,
Boğazımda kalan aşa sor beni..


Anla Halimden..

Yolunu gözlerim anla halimden,
Bir günden bir güne geliver hadi..
Kurtlar kuşlar anlar oldu dilimden,
Sen de ahvalimi biliver hadi..

Yolunu gözlerim yollara karşı,
Adını saklarım kullara karşı,
Nur-u ayn’ın aydınlatır tüm arşı,
Gönlümün içine doluver hadi..

Yolunu gözlerim gözüm köreldi,
Ayrılık acısı bağrımı deldi,
Ağlattın vefasız kanlı yaş geldi,
Akan yaşlarımı siliver hadi..


Tükendim Artık

Sen ki vefasızın önde gideni,

Sen ki vefasızın önde gideni,
Ağarttın saçımı kocattın beni, kocattın beni,
Boş yere bekledim dönüp gelmeni,
Gelmedin ne deyim tükendim artık..

Bizim bu sevdamız tutardı maya,

Bizim bu sevdamız tutardı maya,
Kavuşabilseydik çıkardım Ay’a, çıkardım Ay’a,
Sahra çöllerinde kalmazdım yaya,
Bilmedin ne deyim tükendim artık..

Suyum zehir benim ekmeğim yavan

Suyum zehir benim ekmeğim yavan
Benim ile senin nedir ki davan, nedir ki davan,
Ben bir arı isem sen de bir kovan,
Olmadın ne deyim tükendim artık..

Ayrılığın ateş döktü özüme,

Ayrılığın ateş döktü özüme,
Yastık diken uyku girmez gözüme, girmez gözüme,
Yalandan olsa da bir kez yüzüme
Gülmedin ne deyim tükendim artık..

Senin nazarında sevilmek buysa,

Senin nazarında sevilmek buysa,
Yaşarken ölmektir Türkçesi oysa, Türkçesi oysa,
Akan yaşlarımı elalem duysa,
Silmedin ne deyim tükendim artık..

Yaşamak yaşamın sendeki adı,

Yaşamak yaşamın sendeki adı,
Sensiz yaşamanın olmuyor tadı, olmuyor tadı,
Zaten gittiğinde doldu miadı,
Kalmadın ne deyim tükendim artık..


Sahip Çık..

Aşkımı peşine saldım bilesin,
Bulursan sahip çık yitip gitmesin..
Orta yerde naçar kaldım bilesin,
Umudum topyekûn bitip gitmesin..

Hasrete katlanan kara bağrımdır,
Volkana dönüşen yürek ağrımdır,
Gönlüne yalvarış sana çağrımdır,
Böyle bir fırsatı itip gitmesin..

Kaş göz ettin sevdiğini duyurdun,
Tam da onikiden sol yandan vurdun,
Sevda ateşiyle yakıp kavurdun,
Dumanım başımda tütüp gitmesin..

Dağlar taşlar duyar oldu figanım,
Seni düşünmeden geçmiyor an’ım,
Gönlüne emir ver nazlı sultanım,
Ucuz pazarlarda satıp gitmesin..


Eyvallah..

doğarsın büyürsün yaşar ölürsün,
bu gün yarın derken sona gelirsin,
derler musallada “nasıl bilirsin”
bu güne o güne gene eyvallah..


Lal Etti Beni..

Vakti ile vefasıza tutuldum,
Divane gezinen kul etti beni..
Altın idim beş paraya satıldım,
Pazarlara düşen pul etti beni..

Yalvardım yakardım fayda vermiyor,
Karıncayı görüp beni görmüyor,
Nedir kabahatim aklım ermiyor,
Bilinçsiz gezinen lal etti beni..

İşledi derinden her bir an’ıma,
Damarda dolaştı sindi kanıma,
Şimdiyse tanımaz gelmez yanıma,
Tuttu kendisine el etti beni..

Yaşayan bir ölü yaptı cismimi,
Kimi itekledi görmedi kimi,
Bilemedi kıymetimi kadrimi,
Basıp geçilecek çul etti beni..
Dikenli çamurlu yol etti beni..


Yine Sensizim..

Yine akşam oldu yine sensizim,
Usulca kapıdan girsen olmaz mı..?
Ayarım bozuldu çok düzensizim,
Kendince bir akort versen olmaz mı..?

Ne görürüm ne de uzanır elim,
Adını anarak söyleşir dilim,
Özlemdeyim canım budur ahvalim,
Gönlüme sevgiler sersen olmaz mı..?

Gündüz neyse ne de akşam yalnızım,
Yalnızlıktan dinmez bu yürek sızım,
Sensiz ben cüceyim çok da cılızım,
Gelip hallerimi görsen olmaz mı..?

Bir kaç yudum suyu içsem elinden,
Canım sözcüğünü duysam dilinden,
Soluma soluma sevda yelinden,
Üfleyip bu yana sürsen olmaz mı..?

Anlatamam canım zor olur bence,
Aşkın iksirinden bade içince,
Esrikleyip kendimizden geçince,
Benimle vuslata ersen olmaz mı..?


Bu Günler..

Çoktandır çıkmıyor sesim soluğum,
Streslerle kalbim durur bu günler..
Birkaç damla suya hasret oluğum,
Ser çeşme gözlerim kurur bu günler..

Şöyle böyle desem belki suç olur,
Birinin zoruna gider güç olur,
Feryadım duyulmaz zaten hiç olur,
Fikirlerim bir bir çürür bu günler..

Moralim bozuktur yüreğim darda,
Havsalam almıyor aklım firarda,
Her yanda sürüyle düşmanım var da,
Askeri polisi vurur bu günler..

Gidişat nereye sonu nereye,
Derya idik döndük susuz dereye,
Yorganı yakardık oysa pireye,
İtler ürüm ürüm ürür bu günler..

İyi görünerek eşi dostuyla,
Kırk yıl hazırlanmış kuzu postuyla.
Lain ülkemize kıymak kastıyla,
Katliam yaparak yürür bu günler..

Fidanlar devrilir çıkar feryadım,
Acizlik acizlik kalmadı tadım,
Terör merör bitsin budur muradım,
Dilerim onu da görür bu günler..
Dilerim o güne varır bu günler..


Uzanıp Dizime..

Seni unutamam çekip gitsen de,
Hasretle içimde tütersin gülüm,
Seversin bilirim inkâr etsen de,
Andıkça yanımda bitersin gülüm..

Seviyorum seni sözümü dinle,
Yemek içmek var ya hepsi seninle,
İsminle, cisminle, kokun, teninle,
Sen benim ömrüme yetersin gülüm..

Anarım adını her an dilimle,
Özleminle tutuştuğum halimle,
Sana vereceğim bir dal gülümle,
Kalbimin içinde atarsın gülüm..

Aklımda tutarım öteden beri,
Geliversen birden, gelsen içeri,
Bırakıp da gitme, gitme sen geri,
Uzanıp dizimde yatarsın gülüm..

İçim sıkılıyor yüreğim darda,
Serimde sevdanın ateşi var da,
Ne yalan söyleyim aklım firarda,
Yalnız sen başımda tutarsın gülüm..

Gönlümün köşkünü açmışım sana,
Hayaller kurarım hep senden yana,
O iki sözcüğü söyle sen bana,
Sevgime sevgini katarsın gülüm..


Yeter ki Çağır..

Aşkın badesini gözümü yumup,
İçerek gelirim yeter ki çağır..
Derdime çareyi vermeni umup,
Uçarak gelirim yeter ki çağır..

Düşünmem soğuğu yazı sıcağı,
Bırakırım evi barkı ocağı,
Ellerim koynumda sıkı kucağı,
Açarak gelirim yeter ki çağır..

Ümidim dağlarca kalmasın azda,
Ellerim duada dilim niyazda,
Gel artık diyerek bir satır yaz da,
Kaçarak gelirim yeter ki çağır..

Gün gelse cemreler düşse soluma,
Göklere uçursa girse koluma,
Engel olsa karlar yağsa yoluma,
Geçerek gelirim yeter ki çağır..

Umudum yarınım sendedir sende,
Ne derman bıraktın ne huzur bende,
Kayboldum burada kaldım desen de,
Seçerek gelirim yeter ki çağır..

Sensiz günü ayı haftayı bilmem,
Az ile yetinmem çoğa eğilmem,
Davet senden ise ben nasıl gelmem,
Göçerek gelirim yeter ki çağır..


Yolunu Gözlerim..

gara gün gararıp galmaz gara gözlüm gara gaşına gara gözüne gurban gara gara gönüllü gavurlara gadirmevlam gün göstermesin. ayağında tozun aşında tuzun yolunda halı olurum upuzun

Nasıl sevdiğimi anlatmak çok zor,
Yazılmaz sevdiğim böyle bilesin..
Bin yıl geçse bile Allah biliyor,
Bozulmaz sevdiğim böyle bilesin..

Son kez görsem son kez kara gözünü,
Temaşa eylesem güzel yüzünü,
Duysa da bu garip acı sözünü,
Üzülmez sevdiğim böyle bilesin..

Derim ki yüzüme gül kara gözlüm,
Cennet cemalindir bil kara gözlüm,
Aşığa ilaçtır dil kara gözlüm.
Bezilmez sevdiğim böyle bilesin..

Yar senin aşkına yandım yanalı,
Görür görmez benim sandım sanalı,
Baktığın bakışa kandım kanalı,
Gezilmez sevdiğim böyle bilesin..

Yolunu gözlerim duvar dibinde,
Garibi sevindir görmeye in de,
Yüreğin abadı senin elinde,
Ezilmez sevdiğim böyle bilesin..

İçime atarak acıyı tattım,
Kendimi kandırdım efkarda yattım,
Sevgi yumağına bin düğüm attım,
Çözülmez sevdiğim böyle bilesin..


Giriver Düşüme..

Seviyorum dedim sen de bir kere,
Deyiver güzelim deyiver gitsin..
Feryadım ulaştı yedi göklere,
Duyuver güzelim duyuver gitsin..

Karşı cinsi sevmek; böyledir doğa,
Kafanı yorma sen var ile yoğa,
Sevdanın yolunda azımı çoğa,
Sayıver güzelim sayıver gitsin..

Yoluna ölürüm sana kurbanım,
Yedi düvel ile gelsin fermanım,
Sevda durağına açık sol yanım,
Kayıver güzelim kayıver gitsin..

Bana karşı kalbe dört duvar örme,
Hoşgörülü ol da kusuru görme,
Yalvarırım ele gönlünü verme,
Cayıver güzelim cayıver gitsin..

Benim dualarım senden yanadır,
Sevda bahçesinde meyvem sanadır,
Çile, hicran, özlem say ki banadır,
Koyuver güzelim koyuver gitsin..

Düşüp de geliver peşime gülüm,
Havalar çok soğuk üşüme gülüm,
Sıcacık giriver düşüme gülüm,
Uyuver güzelim uyuver gitsin..

Günah mı işledim acep bilmeden,
Benim ızdırabım dinmiyor neden,
Uğruna toprağa hazır bu beden,
Yayıver güzelim yayıver gitsin..


Kendini Unuttur..!

Kendini unuttur..! adın kalmasın,
Sevdam bitecekse bitsin vefasız..
Yarınım seninle varsın olmasın,
Ömrüm yetecekse yetsin vefasız..

Kendini unuttur..! kahroldum yeter,
Mecnun’dan Ferhat’tan oldum besbeter,
ücutta hararet serimde de ter,
Duman tütecekse tütsün vefasız..

Kendini unuttur..! adın silinsin,
Terketmiş desinler böyle bilinsin,
Öğrenirim benim değil elinsin,
Aklım yitecekse yitsin vefasız..

Kendini unuttur..! isyan doluyum,
Aynı Yaradan’ın şükür kuluyum,
Sen deli Fırat’san ben de koluyum,
Sarpa çatacaksa çatsın vefasız..

Kendini unuttur..! izin almadan,
Bitsin bu işkence vadem dolmadan,
Gurbette Derbeder toprak olmadan,
Güneş batacaksa batsın vefasız..


Savma Beni..

O hınzır bakışla bakıp,
Yakma bile bile beni,
Elleri koluna takıp,
Rezil etme ele beni.

Sen Aslı’sın ben Kerem mi,
Hastanım derdim verem mi,
okman Hekim tek çarem mi,
Savma merhem ile beni.

Ezilirim ezim ezim,
Dayanmıyor buna özüm,
Çarpılıyor ağzım yüzüm
İhmal etme hele beni.

Ömür bitti vadem doldu,
Bağımda güllerim soldu,
Gör aşığın Mecnun oldu,
Salma susuz çöle beni.


Boşver..!

Gönül konar ota .oka fark etmez,
Mecnun’un yönünü çöle çevirir,
Varlığı beynini asla terk etmez,
Efkârı umumda dile çevirir..

Gâhi benzer Aslı ile Şirin’e,
Gâhi iner gönüllerde derine,
Kargayı koyar da şahan yerine,
Altın değerini pula çevirir..

Açlıktan anlamaz, anlamaz toktan,
Tecrübeyle sabit, denenmiş çoktan,
Avuntu uydurur aslında yoktan,
Dikeni hayalde güle çevirir..

Ne çok uğraştırır cilve naz ile,
Seslenir ismini hoş avaz ile,
Duanda yer eder bir niyaz ile,
Çevresinde bile bile çevirir..

Genelde kavuşmak olur imkansız,
Lamekân olursun gelince ansız,
Ölümden beterce vurur imansız,
Kervan geçmez ıssız yola çevirir..

Günde yetmiş kere tespih eylersin,
Adını dağlara taşa söylersin,
Gam kasavet ummanını boylarsın,
Deryada dümensiz sala çevirir..

Her dem seninledir her dem anarsın,
Dumanın savrulmaz içten yanarsın,
Ekmeğini zakkumlara banarsın,
Baldıran zehrini bala çevirir..

Ey gönül boş yere çekme sen cefa,
Tarihler yazmamış sürülmez sefa,
Dilberi aşıkın eylemez vefa,
Korkarım hayati zul’e çevirir..
**
O yüzden boş ver..


Bol Köpüklü..

Gizlimiz saklımız kalmasın artık,
Gönülü gönüle açalım bugün..
Kötü düşünceler olmasın artık,
Kafadan silerek kaçalım bugün.

Derim ki bekleme uzun vadeyi,
Yüzüne veriver o ifadeyi,
Sevgi iksiriyle doldur badeyi,
Sun da kendimizden geçelim bu gün..

Akşam olur canım bir hüzün başlar,
Akmaz da boğaza tıkanır yaşlar,
Hani mevsiminde gider ya kuşlar,
Diyardan diyara göçelim bu gün..

Çocuklar yanyana küçük büyüklü,
Sohbete dalalım duygular yüklü,
Bir kahve yap hele bolca köpüklü,
Oturup gözgöze içelim bugün..

El açıp birlikte Hak’ka niyaza,
Çoğalsın sevgimiz düşmesin aza,
Üç beş günlük değil sürsün sonsuza,
Sevdamıza ömür biçelim bugün..
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL