**Ey kalem, yaz beni, susturma içimdeki feryadı,
Dök mürekkebinden özlemin en yanık satırlarını.
Yaz ki, her harf bir çığlık, her sözcük bir dua olsun,
Yüreğimde yankılanan sensizlik, gökleri titretsin.



Yaz, hasret ateşinin nasıl bir kor gibi yaktığını,
Gönül sarayımda lavdan ırmaklar akıttığını.
Nasıl her gece yıldızlara seni sorduğumu,
Sessizliğin içinde yankılanan adını yaz.



Yaz, ayrılığın dilimi nasıl lal ettiğini,
Gözlerimdeki nemle konuşan gönlümü.
Her damlanın içinde senin suretini aradığımı,
Yağmur olup aktığımı, özleminle var olduğumu yaz.



Bendeki seni yaz, gözlerimdeki izlerini,
Her bakışımda, her nefeste seni arayışımı.
Gurbet içinde gurbetimi, kavuşmayı düşleyen dualarımı,
Düşlerimde seni bulup, tabirine sarıldığımı yaz.



Ey kalem, sen susma, susarsan ben yok olurum,
Mührüm sensin, hikâyem seninle yazılır.
Her harf, her nokta, her virgül tanığım olsun,
Aşkınla nasıl yeniden doğduğumu yaz…**