aðzýnýn içine eðildim de dinledim, nefesin önce hayat kokuyordu sonra su, sonra yalan… geri çekilip nefesimi tazeledim tekrar girdim aðzýnýn içine yine ayný koku... tekrar geri çekildim içim kaldýrmýyordu.
gözlerine bakýyordum, "aþk resmi geçidi" oynuyordu, her seferinde baþka biri hepsinin kucaðýndaydý baþýn, hepsinin cümlesinde adýn geçiyordu geçerken birinin dizleri titriyordu... bir diðerinin yüreði...
þarap içiyordum, þerefine diyecek þerefim kalmamýþtý, kadehleri boþ boþ yuvarlýyordum, galata da köprü altý demir almýþ gemileri kaçýrýyordu, kaçýyordu liman liman tadý istanbulun...
denize en yakýn balýk, balýða en uzak kýyý... deniz kýzýydým, gözlerinde karaya vurmuþ, þimdi topraðýný seviyordum, gözlerinin kahverengi topraðýný.