’Bir çýtýrtý halinde, ölmesin diye hayat
Avucunun içinde, bahçeye
Sokak uyanmadan
Bir gizin içinde öylece duruyorum’
Þ.Erbaþ
merhaba anne
sana bir sonbaharýn kalbinden yazýyorum
ölgün harflerden gülümsüyorum yine
sen bilemezsin, içinden geçiyorsun diye
içim geçtikçe uyanýyorum hayata
çok erken anne
erken demek için bile...
yaþamakla bitmiyor aðrýyan yanlarým
bir çocuk gibi büyütüyorum içimde bu þiiri
bir kuþ gibi besliyorum
görmesem de hissediyorum
sureler dökülüyor yine dudaklarýndan
kan pýhtýsý umutlar biriktiriyorsun
damarlarýmdan söküyorsun yorgunluðumu
pes etmeyim diye
biliyorum tüm dermansýzlýðýmý kendine yüklüyorsun
benimse
omuzlarýmda tanýdýk bir aðrý, seninkine benziyor
bahçelerde çocukluðumsuz sabahlara uyanýyorum
anne her þeyin tadý acý bu aralar
yoruldukça koþuyor, koþtukça yoruluyorum
kirpiklerimi tek tek yolmak istiyorum
dökülmesin, örtülmesin üzerine yaþlarýmýn
iliklerinden taþan özlemler buluyorum
ikimize dair
aðzýmýn içinde koca bir deniz
büyüdükçe büyüyor
geveledikçe yutuyorum dünyayý
hazmetmek zor
merdivenler uzatýyorum göðe
sarmaþýklardan baþka kimseler yok
olmayan gök ve ben söyleþiyoruz
olmayan kuþlar uçuyor içimize
gökyüzü ve ben çok mutluyuz bugün
kimse ölmüyor
kimse gelmiyor
kimse yokken kimse de yok üstelik
hem kuþlar da mutlu
olmayýþlarýndan
tüm dünyayý kucaklayasým geliyor
kimsesiz bir dünyada salyangoz daðýtýyoruz kaldýrýmlara
kimse ezmiyor
dar kapýlardan geçiyorum
her þey yavaþ yavaþ daralýyor
sokaklar, insanlar, içim...
aralanmýþ bir pencere bulup sokuluyorum yeniden yaþam kavgasýna
gecikmiþ olmak zor
týpký oyundan atýlmaya benziyor mýzýkçýlar gibi
kahraman hikayeleri dinliyorum kimselerden
içinde kahramanlar bile yok
ben bile inanmýyorum yalanlara artýk
kimseler de dinlemiyor
merakla kaldýrýyorum piþmanlaþmýþ tabutlarý
kimseler kimsesizleþmiþ burada da
tabutlaþmýþ piþmanlýklar ölüm saçýyor
oðlum benden de hevessiz telaþlara
her gün yakasýnda bir umutsuzlukla düþüyor okul yoluna
çantasýnda yýlgýnlýkla dönüyor akþamlarý
kocaman bir sekizin aðýrlýðýnca yük omuzunda
gözleri parlamýyor bazen
korkuyorum anne, oðullar annelerine mi benziyor heyecanýný boþalttýðýnda?
çiçeklerim kaygýsýz açmak bilmiyor
balýklar yavrulayýp yavrularýný yiyor
her þey zoruma gidiyor
duvarlarýmda kasvet
gölgelerde olmayan neþeler
üzerime üzerime geliyor
saat sabahýn altýsý
beklemeler kan revan gözlerimden düþüyor..
kimse olmayan þehirlerden geçiyorum
kimse beni görmüyor
yarým yamalak yaþýyorum hayatý
kordonu boynuma dolanýyor
anlýyorum
kaybetmekle elime hiçbir þey geçmiyor
kimse olmayan rüyama gidiyorum
aklýmda uykular söyleþiyor
sessizlik yakamý býrakmayan bir cellat oluveriyor
celladým ve ben koynuna sokulup ninni söylüyoruz seher için
anne
sen bekleme
bu gece de üzerini ben örttüm aþk’ýn
fulya/ekim2011