- 412 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Toplum Ve Halk 15
15-]Amon’un sıfatı, etnik birlikti (halk) yapının belirişine göre iyice şekil leşti. Güneş’i batıran totemcik artık bir etnik tanrıdır. Güneş’in battıktan sonraki hali olan, Tanrı Khepri’dir. Ra ise güneşi doğduran tanrıdır. İnsanın sorunları kavramalarına denk düşüşle oluşturulan cevapları, zaman içinde Mısır gibi yerlerde ilk taslaktı Tek tanrı anlayışlarını da ortaya koydu. Bu yol, farklı birkaç ilaha ait sıfatlar Amon-Ra, Marduk, Yehova gibi tekillikti kavranışın yavaş yavaş oluşturulmasıyla aşılan anlayıştır.
Bu dönem artık tarihteki imparatorluklar dönemidir. Teokrasinin de ortaya çıkışıdır. Düzenleyici olan; çoklu her bir etnikti gruplara ait iş gören Tanrı tasavvurları yerlerini yavaş yavaş monoteisti anlayışlara bırakmıştı. Monoteist anlayışlar gökten düşmemişti. Sosyo toplumsa ilişki biçimlerinize göre yerden şekillenmişti. Şekillenmeler, göğün kabulü otorite meşrulaşması sembolizmi üzerinden yere yansımıştı.
Var olan inancı çeşitlilik, grup grup birleşişle ve giderekten, tümden tekleşecekti. İmparatorluklar, ayrı ayrı devletlerin birliğini, tekliğini ön görüyordu. İttifakın, ortaklaşa değerleri çevresinde dönüşen her bir totemi yapılar, ittifaklar döneminin milletleşme süreciyle; imparatorluk uyruğunda olmayı dayattı.
Artık insanlığın ayrı ayrı ata totemden soy oluşları yerine, köleci düzen ruhuna uygun mantıkla kimi kiminden üstün yaratılmış, aynı tanrının yarattığı kardeş kölelerdi (kullardı). Totemi etnik yapıların avcılık, toplayıcılık, cinsellik ve güvenlikte olma gibi sınırlayıcıların, seçme eleme gibi ayrı ayrı soy oluş dışlayıcılık ilkeleri, böylece de kökten bir yaratılış kavramı düzenlemesiyle aşılmış; bir araya gelinmişti.
Politeistik yapı, olası çatışmalarına rağmen, aslında bir hoşgörücü olmanın olgunlaşma tutumunu panteonlar aracılığı ile ortaya çıkartmıştı. Bu bağlamda hoşgörüsüz olanlar monoteist dinlerdi. Monocu tanrılar ikili çelişkilerini bağrında taşıyacakla hiçbir zaman tek tanrı bile olamayan, bir mono birlikler birliğiyle, tanrı oluşacaktı.
Söylemler değişecek, artık her bir ulus yerine, uluslar konfederatif liginin (imparatorlukların) tanrısı olacaktı. İlah ve ilaheler, bölge ve yer tanrısı olmaktan çıkacak, dünyaların (memleketlerin) Dünya üzerinde var olan her bir ulusların (âlemlerin) rabbi olacaktı.
Amon-Ra (Amon ayrı bir tanrı, Ra ayrı bir devlet ve devletler tanrısı oluş) kabili, Yehova’cı tekildi birleşme anlayışlı oluşmalar; fakirin, dulun işine yaramazdı. Üstelik Amon kurban ve adak da istiyordu. Fakir, kurban ve adağı sağlayamazdı. Dulların, yetimlerin, çaresizlerin, öksüzlerin ve ezilenlerin de bir merhamet eden tanrısı olmalıydı. Bir birleri arasında; birbirini gözeten; adak ve kurban istemeyen bir tanrı (Aton) olmalıydı. Bu belirmenin hemen akabinde Atondu ikili yapıda tek Tanrı anlayışı filizlendi.
Bu kabil gelişmeleri, Amon-Ra ve Aton ruhunu; Irki temelde millet olmalı bir yapının tanrısı olacakla Yehova’cılık tek tanrısını; tarihi sürecin içine sokacaktı. Yehova (monoteist anlayışlar) insanlığın kesikli ve sürekli düşünmeye dek olgunlaşmasının görece bir simge belirtisidir. Bu simge oryantalizm bu kabil tarihi oluşmalara değin seyredişler gerçek olacakla ve yeni doğumlar verecekle, karşımıza çıkacaktı.
Tekli Tanrı’ca yapının dualitesi toplumsal siyasetin de bir eylem alanı olup çıkmıştı. Amon-Ra gibi, zengin ve soylu sınıfın yetisine uygun olurla, biçimci, kurban, adak, sadaka, zekât isteyen bir İlahtı bir hal yapısına da bürünüyordu. Ya da Aton ve Museviliğin Yehovası, Hıristiyanlık, Babailik, Hürremilik, İslam gibi sentezler, bu iki (ezen-ezilen) sınıfsal yapıyı tek yapıda birleştiriyordu. Gücünü duyuran, daha etkindi.
Araçlı üretim, kendi içindeki basit iş dağılımı ve iş birliği yüzünden; üretim ilişkilerinin girişmeli birliği içinde tutuşla da, insanları komünal birlikçi davrandırıyordu. Bir alet, önceleri başlı başına bir araç iken; şimdiki ittifakı süreçle sonraki yapılar içinde giderekten başka bir aracın manifaktürel parçası (makine) olmuştu. İnsan kullanımı aletler de, insan grupları gibi evrim geçiriyorlardı.
Aletler gruplanıp birbirine göre sekanstık (birbirine göre çalışan ve birbirini izleyen sıralı düzenlilikle) çalışarak basit makinaları oluşturuyorlardı. Araçların zamanla karmaşıklaşması ve araçların daha bir hüner gerektirmesi, önce iş bölüşücünü ve alana dek meslek hünerli birey oluşları belirledi.
Bireysel emeğin sahiplenilişi; bireysel emeğin depolanmayla artı değerli biriktirişi ve bireysel emeğe sahip çıkmanın bu emek ürünlerinden yoksun olanlar, üzerindeki boyun eğdirici muktedirlikleri ortaya konmuştu. Adeta; ah emek gücü, sen nelere kadirsin, denişle; süreç olayları yarılmağa başlanmıştı.
Kişisel egemeni mal ve ürün sahipliği önce komün içi ortak beslekti yapı ilişkisine göre olmayışı ile yavaş yavaş ortak beslenmenin kaynaklarını kuruttu. Böylece komün içinde; yepyeni ve sorunsal oluşla üretemeyen bir halk sal yaşam şeklini belli belirsizce ortaya koydu.
Sonraki gelişmiş ve karmaşıkça girişmeğe başlamış toplumsal yaşamla birlikte halk; yeni toplumsal yapı içinde; hem eski yaşam tipine bağlı aktarım sal olan ortaklaşacı özlemlerine dek olan kültürel inançlarıyla ve hem de emek dışı yaşamları olurlumla; ayrı totemi etnik yapıların temas eden, yan yana gelişleriyle girişti. Sonradan da, halksa yapı; bu girişmelerin iç içe çatışan gelişmesi ile birlikte, yürüdü.
Sürecek
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.