Ankara Gecesi 3 Sezon 5 Bölüm (Sezon Finali)
Hasan rüyasında taksi şoförünü gördü. Adam yapma ağabey diyordu ben sadece yanlış yola girmişim istemeden oldu Hasan gülümsediğini hissetti sana bana yanlış yapma dedim değil mi
Ve bıçağı yavaşça boğazında ince bir çizik açacak ama öldürmeyecek kadar derisine sürüdü şoför çırpınıyordu altında ilk bıçaktan sonra hayvan gibi böğürüp üstüne atılmak istedi Hasanın ama o ise sakince bu sefer bıçağı göğsüne sapladı adamın. Adam göğsünde bıçakla geri çekildi sonra adamın yere yığılmasını izledi.Hasan bıçağını sonra çekti saplandığı yerden adamın atar damarından akan kana baktı elbisesi kanlanmasın ve eline bulaşmasın diye kenara çekildi beden çırpınırken izledi adamı sonra sessizce boğaza ilerledi boğazını derinden tekrar kesit artık kan şiddetini yitirmiş olduğundan sadece adamın titremesi kesildi ve orda öldü hata yaptın dedi adamın açık gözlerine bakarak. Ölüm ne güzeldi hele onun ellerinde gelen sırıttı ama dedi içinden kadınlar ölürken onların içindeki yaşayacak olacak canlarında ölmesi beni daha çok zevklendiriyor nede olsa onlar hassa ve narin görüntülerinin altında dayanıklı ve acı onları mutlu ediyor seks gibi ve sarı dişleri ile sırttı…O anda susadığını hissederek uyandı . İçini çekti zavallılar dedi zavallı yaratıklar ne kadar çabuk ölüyorlar ve sırıtıp gidip su alıp yattı yarın güzel olacaktı artık bu ülkeden çıkıp gidecekti ve kanatlarını açıp daha güzel avları arayacaktı. Ama önce bir telefon etmeli idi . saate baktı saat daha tahmininden erkendi gün yoğun geçince demek erkenden uyuya kalmıştı Telefonun karsısında çok tanıdık bir ses agabey nerdesin dedi yer söyleyemem ama senden bir ricam olacak dinliyor musun evet dedi genç ses sana bir kaset göndereceğim kasedi bilgisayardan göndereceğim bir internet kafeye git ve onu kaydet sana orda denilenleri aynen yap sana güveniyorum seni gene arayacağım ve telefonu kapattı.
Parkshop a girdi berkant saat 21:00 dı o kadar hızlı kullanmıştı ki arabayı herhalde tüm radarlara girmişti güldü nasıl olsa polis aracı dedi ceza derdi yok Beyhan olsa idi o daha da hızlı gelirdi bundan emindi arabayı durdurdu tanfer hemen uyandı ancak hakan yorgunluk stres ve yaşadığı karışıklıklardan dolayı hala uyukluyordu .berkant arabadan indi tanfer de hakanın kapısını açıp omzuna dokunup uyandırmaya çalışıyordu ki Hakan sıçradı ve tabancasını tanfer in anlına dayadı tanfer irkildi “amirim ya benim ben tanfer bi dur aman deyim” dedi berkant da korkmuştu “La oğlum ne diye seli uyandırmıyorsunuz bok yoluna gidecektiniz” dedi hakan “berkant tanfer adam olmayacaksın sen “ dedi tanfer de “sen bi sussan ya” dedi Hakan “korktun mu la” diye alay etti “hadi git bir su iç” hepsi gülüştüler.
10 dakika sonra birer çay içiyorlar ve yarın yapacakları işte izleyecekleri yolu konuşuyorlardı gelen habere göre adam Bakırköy de olduğundan yarın sabah ilk uçakla gideceği açıktı ancak adam vizeleri yaptırıp çıkış harcını ödedikten sonra uçağa binişinde yakalamak istiyorlardı orası hem sakın hem de daha az riskli idi bekleme salonunda kapı açılmadan 1 dakika önce yakalarlarsa adam ayılmazdı. Berkant “amirim ya” dedi “bu adam nasıl bu kadar kendini geliştirmiş” Hakan “berkant “ dedi “adam çalışmış hem de sanırım sadece beni düşünerek çalışmış” hepsinin az önceki neşesi kaçtı” çok masum cana kıydı ya” dedi “sapık herif” tanfer hakan duraksadı aklına fulya geldi berkant sanki hissetmiş gibi “fulya ya da uğramadın komiserim oysa kız seni çok bekledi” dedi “hastaneye gittiğimiz de hep seni soruyordu.” Hakan yüzünü ekşitti vicdanı rahat etmedi beyza ile yaptığı iş büyük hata idi beyza ondan 10 yaş küçüktü, ekibinde idi ve fulya ah o evet fulya hakana yanı kendisine yani bu karanlık kötü baş komisere aşık tı ama o hep anlamazlıktan gelmişti dönünce ona nişan yüzüğü takmaya karar verdi. “Kapat bu konuyu hadi gidelim daha en az 3 saat yolumuz var akşamdan hava alanına yerleşmemiz lazım” dedi .yüksek sesle berkant a
“Tanfer sen kullan diye de “ekledi araba hızlıca İzmit e oradan da İstanbul a doğru karanlıkta ilerledi.