TETE ve KAYALARIN ARDINA BIRAKTIKLARI.
Ben onlara demiştim evlat,
Şeytanın yanında çok konuşmayın, içinde merak uyanır.
Şimdi işin yoksa gel de çöz bakalım bütün zincirleri tek tek...!
.
.
Beyaz adamlar, senin kollarını nasıl zincirlere vurursa, Büyük Ruh’ da sesleri zincirlere vurur.
Ağzından çıkan sesi hem sen duyarsın, hem Şeytan...Hem de Büyük Ruh.
Günü gelince Şeytanın parmağında oyuncak olur o sesler.Çünkü Şeytan, tek tek toplar o sesleri hediye eder Büyük Ruh’a.
Bütün sesler, Şeytanın birer oyuncağı, Büyük Ruh’un da zincirli esirleridir artık.
.
.
Ne dersin evlat.
Kaç bakalım şimdi sessiz bir yer bulur da, kaçabilirsen.Kaçabilmen için ağzından çıkan sözlerini de alıp gitmen gerekir.
Ve unutma ki o ses senin, sizin sesiniz evlat...Büyük Ruh da bunu biliyor, Şeytan da,zincirler de.Sen nereye gidersen git yüreğinde onlarla beraber seninle gelecekler.
Suss, dikkât et.
Ne Şeytana oyuncak ol, ne de zincirlere esir.!
Ağzından çıkan sesi önce sen duy.
Bırak en son Şeytan duysun, bak Büyük Ruh hep takibimizde.
Zincirler mi ?
O zaman onlardan size ne.
.
öyküsatıcısı 2011 Davidoff
(TETE: Kızılderili dilinde dede.)
YORUMLAR
çöldeki kelebek
acı
her yaşta..
Öykü satıcısının en byük sermayesi sanırım düşlerindeki uçurtmanın ipini sıkı sıkı tutmasından kaynaklanıyor...
sevgimle...
Davidoff
Suss, dikkât et.
Ne Şeytana oyuncak ol, ne de zincirlere esir.!
Ağzından çıkan sesi önce sen duy.
Bırak en son Şeytan duysun, bak Büyük Ruh hep takibimizde.
Taşı sıksan suyunu çıkarırsın derlerya sende bakışlarını nereye çevirsen bir hikaye çıkarıyorsun. çok başarılı buluyorum hem üslup açısından hem konu açısından tebrikler hikayeci .öykülerin hiç bitmesin daima sevgiyle
Farklı çizginizi koruyarak değişik baışlar uzatmamı sağladınız yine. İşte bu yüzden koşarak geliyorum bu sayfaya. Yüreğime yüzlerce soru işareti yerleşeceğini bile bile...bin bir hevesle..
Tebriklerim çokça...
Belki yazar farklı bir şeyden bahsediyor ama şahsen aklıma gelen Ramazan vakti şeytanın bağlanışları oluyor..
Büyük ruh mistik bir kent gibi, değişik bir açılım, sevilmemiş bir gaddar, biçare gibi şeytanı kullanıyormuş gibi...
Mesele de burada başlıyor...Betimlemenin son iki satırı:
'Zincirler mi ? O zaman onlardan size ne.'
Ve ondan önce gerçek rengini iyice belli ediyor yazarın kalemiyle:
'Ve unutma ki o ses senin, sizin sesiniz evlat...Büyük Ruh da bunu biliyor, Şeytan da, zincirler de.Sen nereye gidersen git yüreğinde onlarla beraber seninle gelecekler.'
Bize uzak kalıyor -s'le başlayan kelimelerin manası. Kutsal Ruh bir hamakat; ama sihirli gibi..
Son olarak bağlaçlar toz toprak içinde bir hayat dersi. Zincirlerin sorgulaması önemsiz, aslında heveslerin yürek içinde hezeyanı yıkıcı...
Kimya-yı Saadet'in ilk sayfalarını tekrarlamış gibi oldu zihnim..
Güzeldi..Hürmetler..
Davidoff
Beyefendi, eğer öykünün konusunu okuduysanız, kimseye şeytanı övmüyor.Tam tersine şeytan burada yine kötü rolde.
Elhamdüllah hepimiz Müslümanız ve burada kaçıncı kez bu şekilde ithamlarla eleştiriler yapıyorsunuz.Bu yakışıyor mu size, daha saygılı olun lütfen.
HakkınSesi
Ben burada sesli düşünüyorum ve yazarı alınıyor..Aslında güzel yazı için ilhamlarımı alırken, biraz karaladım.
Hatalıyım, çünkü yazarın rengi iyice belliyor kısmı kötü bir şey diyormuşum gibi yukarıda kalmış...
Kimya-yı Saadet'in ilk sayfalarını tekralayabilmişsem yazınızda, bence şeytanı övmüşsünüz gibi bir mana da çıkmıyor..Dahası, hamakat kısmı da yazar için değil; dedenin anlatmaya çalıştığı zincirin halkası için geçerli..
Yanlış anlaşılmaya yer verdiğim için özür dilerim..
Davidoff
Suss, dikkât et.
Ne Şeytana oyuncak ol, ne de zincirlere esir.!
Ağzından çıkan sesi önce sen duy.
Bırak en son Şeytan duysun, bak Büyük Ruh hep takibimizde.
ve lütfen bir daha bana doğru SESLİ DÜŞÜNMEYİN "
Davidoff
İnsanlar bazen konuşmadan bile anlaşır derdi TETE.
:)
Aynur Engindeniz
Evet haklısın o zaman "tıp"
Harikasın.
Davidoff
Bu Bayram bi rüzgarlı çayıra giderdik, sallana, sallana :(
Davidoff
günlerdenbirgün, amahangigünbelliolmaz:)
bizdebigün tetelerin maskını takıp, rüzgarlı çayıra gidip şiir yazarız.
___OLURBİTER___
Kalimera.
Şaşırtmayı seviyorsun Dovidaff.
Ağzından çıkanı kulağın duysun derdi eskiler. evet. Ağzımızdan çıkanı önce kulağımız duymalı ki, ölçülü konuşup şeytanın oyuncağı olmayalım.
Tebrikler..........sevgimle