BİZ AYRILAMAYIZ 15. BÖLÜM
Bak ben geleli bir hafta oldu ama nelerle karşılaştım ."
"Çok iyisin Zeynep;bak imkanların da var. Baban çok mu zengin?"
"Evet demek zor geliyor ama... Birazcık zengin."
Ali Zeynep e baktı:
"Ama sen çok alçak gönüllüsün; hiç kibirin de yok."
"Ben insanları çok seviyorum; fakiri de zengini de herkes bir.Neyse saat üçe geliyor; hadi gel karnımızı doyuralım.Acıkmadın mı sen?"
Ali "Evet acıktım; nereye gidelim ?"
"İyi bir yerde yemek yiyelim;güzel bir otelde de yatalım.Artık yarına kaldık.
Hastane ye uğrayalım mı?"
"Bence gerek yok bu insanlar zaten sana minnettar; bir daha gidersek üzülüp kendilerini eksikli gibi hissedecekler."
"Anladım seni" diyerek bir lokantanın önüne arabayı park etti."
İçeri girdiklerinde sıcacık, mis gibi yemek kokuları geliyordu.Güzel bir masaya oturdular. Siparişi almak için garson gelince:
Ali "Ne yemek istersin?"diye baktı.
Zeynep" Sen ne yiyeceksin?"
" Kebap isteyeceğim."
"Ben pek sevmem başka birşey yiyeceğim."
Yemeklerini beklerken; Zeynep etrafına bakındı.(Fena yer değildi.Değişik dekorları vardı.Kebaplar gözönünde pişiyordu.Uzunca seyretti..Çoook gerilere giti birden.Ankara da böyle yerlere Metin le giderler;ocağın başına geçip kendileri pişirirlerdi.Bu en büyük zevkleriydi.) okadar dalmıştı ki...Ali nin ne dediğini anlamamış;farkında olmadan "Anlamadım Metin"dedi.
Ali okadar şaşırmıştı ki " İyi misin sen?"
"Evet; ne oldu?"
" Hiççç...Ozaman mesele yok."
Soran gözlerle Aliye baktı" Bir şey mi oldu?"
"Hayır...hayır; biraz daldın da ."
"Özür dilerim Ali; kusura bakma."
Yemekleri gelince konu kapandı.Ali nin yemeği değişik görünüyordu..
" Tadına bakabilir miyim?"
"Niye olmasın tabiki"
Zeynep bir lokma aldı" Ooo... güzelmiş; hadi sende benim yemeğimden al şimdi.
Bak çok güzel."
Ali " Hiç gerek yok" dedi ise Zeynep ısrar edince bir lokma aldı."Çok güzelmiş"
"Afiyet olsun."
"Yeter ki gönlün olsun" diyerek yemeğe devam etti.
Ali düşünceliydi (Sahi kimdi bu Metin? Zeyneb in bütün varlığını kaplamış; aklı fikti ondaydı.Vee neden kaçıyordu o zaman ?Ama bu çare değildi ki...Çünkü onunla yaşıyor ; onunla konuşuyordu.Hatta...hatta kendisine Metin diyecek kadar.)
Zeynep Ali nin durgunluğunu farkederek " Hayırdır daldın?"
"Yok... karnımı doyuruyorum. Acıkmışım." Yine bir sessizlik oldu.Yemekleri bitmiş;
üzerine çayları gelmişti. Derken vakit bir hayli geçmişti.
"Kalkalım mı? Önce yatacak yer bulalım ne dersin?"
"Akşamki oteli beğenmedin mi?"
"Bilmem? Hiç fark etmedim; sanırım iyiydi."
"Ben anlamam. Öyle lükste gözüm yok. Bir şilte, bir yorgan yeter bana; ama sen farklısın."
"Beni böyle yargılama. Bilirsin; nerelerde yattım. Hatta senin evinde ayakta bile uyudum."
Ali gülerek "Sahi o gece küçücük minderde üçünüz nasıl uyudunuz?"
"Yatmadık ki... oturarak uyuduk"İkisi de gülmeye başladı.
"Görüyorsun yerine göre bende bir şilte bir yorgan diyorum; ama imkanım oldu mu da iyi bir yatak ta yatmayı severim.Bu gece duş alıp;iyi bir yatakta yatmak ,dinlenmek istiyorum."
" Nasıl istersen. Ben yanındayım."
"Arabayla dolaşalım mı?"
Şehirde tura çıktılar. Işıklar yanmaya başlamıştı.Burası çok şirin bir yerdi.Büyük mağazalar göze çarpıyordu..Daha sonra beş yıldızlı otelin önünde arabayı park edip içeri girdiler.Lobisi çok güzel koltuklar,sehpalarla harika bir dekorasyon yapılmıştı.
Tek kişilik oda bulamayınca; Zeynep "Süit oda var mı? diye sordu.
"Evet var efendim."
"Tutalım mı?" diye Ali ye baktı.
Ali şaşırmıştı " Ben anlamam" demeye kalmadı; Zeynep anahtarı almıştı bile...
(Buranın bir gecelik ücreti bile kim bilir nekadardır diye düşünürken...)" Haydi çıkıyoruz" diyordu Zeynep.
Asansöre binerken Ali nin ayakları geri geri gidiyordu.Çok güzel holde birçok oda vardı.Komi birinde durup kapıyı açtı.
" Buyurun."
küçük bir salon ve iki odası ; birinde jakuzi diğerinde duş vardı.Yatakları geniş ve rahattı.Pencereden dışarı bakınca şehir ayaklarının altındaydı.
Zeynep komiye para verip teşekkür ederken mağazası olup olmadığını sordu.
"Evet var ve açık efendim." diye yanıt verdi.
Ali ye bakıp" Nasıl buldun?"
"Benim için çok fazla."
"Aldırma rahatına bak. Sen burada;bende diğerinde yatarım.Odalar çok şık döşenmişti.
"Benim için fark etmez ."
Zeynep gülümsedi "Ben aşağıya inip biraz alış veriş yapacağım. Senin bir şeye ihtiyacın var mı?"
Ali hala şokları yaşıyor ( Bu kızın masrafına can dayanmazdı doğrusu.)
Şaka yollu "Hala paran bitmedi mi?"
"Henüz bankaya gitmedim ki" deyince...
"Beni çok şaşırtıyorsun. İnan sana ayak uyduramam."
Zeynep gülümsemekle yetindi.
"Hadi gidelim."
Aşağıya indiklerinde Zeynep kendine çamaşırlar aldı.Ali ise sadecebakıyor fiyatları görünce bırakıyordu.Çok üzüldü (Doktor maaşı az değil ama ; belki başka harcaları var diye düşündü.Bu kez kendi de fazla şeyler almaktan vazgeçti)
Ali ye de "Yanımızda birşey getirmedik ;bari çamaşır al ; duş yaparsın" diye uyardı.
"Tamam onları aldım" diye baktı.
Yukarı çıkınca...
Zeynep "Duş mu; jakuzimi?" diye sordu.
Ali "Duşu tercih ederim."
Zeynep jakuziye uzanıp uzunca suda kaldı. Vücudu dinlenmişti. Sonra giyinip salona geldi.Ali oturmuş; televizyon izliyordu.
"Uyudun sandım."
"Yok su iyi geldi. Uzunca kaldım. Saat kaç?"
"Sekize geliyor."
"Ne yapalım? Aşağıda canlı müzik var gidelim mi?"
"Olur inelim" diyerek Ali kalktı.
Bir masaya oturdular.Yörenin sanatçıları eserlerini söylüyordu.Arada oynayanlar oluyordu. Bazen gülerek; bazen de türkülere eşlik ederek geçti zaman.
Ali "Kalkalım mı ?dediğinde Zeynep dalmış gene ona "Metin"diye hitap etmişti.Hiç farkında değildi.Sanki ..sanki...rüyada gibiydi.Odaya çıktıklarında dudaklarında hala bir müzik;"Biz ayrılamayız" deyip duruyordu.
Ali yüzüne bakınca;
"Ne oldu?" dedi Zeynep. "Niye baktın?"
"Onu çok mu seviyorsun?"
" Kimi çok mu seviyorum?"
"Sen biliyorsun."
"Neyi biliyorum?"
"Seni böyle dalgın; seni böyle üzgün yapan her kimse ise..."
"Hayır...hayır öyle biri yok."
"Var" dedi Ali" var Metin. Onu bu kadar çok mu seviyorsun?"
Zeynep in yüzü birden değişti" Hayır öyle biri yok."
Ali yüzüne bakıp
"Ben hislerimde yanılmam; bilmiyorum ama ona aşıksın.
Ve nedense kaçmaya çalışıyorsun. Sebep ne bilmem ama onu çok sevdiğini anladım. Hala onunla yaşıyorsun, kendine işkence ediyorsun neden,niye? Alev gibi yanıyorsun aşkından."
Zeyneb in gözlerinden yaşlar akıyordu." Yeter!" diye bağırdı." Yeter! Lütfen yeter; sus!" diye koltuğa oturdu . Konuşacak hali yoktu.
Ali sessizce yanına oturdu.
"Özür dilerim; amacım seni üzmek değildi. Sadece onu çok seviyorsun demek istedim.Seni böyle görmek benide üzüyor nedeni bu."
Zeynep bir müddet konuşmadı.Sonra başını kaldırıp yaşlı gözleri ,solgun yüzü ile
" Beni affet Ali; seni üzmek için bir sebep yarattımsa özür dilerim.Kendimden sözetmeyi çok isterdim;acım çok yeni biraz küllensin.Buralarda kalırsam söz sana anlatırım.
"Ne demek kalırsam?"
"Biliyorsun ben gezginciyim."
"Sanmıyorum; senin gezginci olduğuna inanmıyorum. Öyle çaresizsin ki... Bastığın yeri görmüyorsun.Zeynep neolur anlat bana;bir arkadaş ,bir kardeş; ne bileyim...
ağabeyin gibi konuşalım."
"Yok... Ali gücüm yok. Şimdi değil ; belki ilerde. Yalnız... Metin i çok seviyordum."
Hala seviyorsun
"Bilmiyorum..."
"Sevmek öyle kolay unutulmaz. Sen aşıksın kızım" dedi Ali gülerek.
Sonra çenesinden tutarak "Bak anlatmak istemeyebilirsin; seni anlarım. Yalnız üzülme olur mu ? Bir derdin, bir sıkıntın olunca paylaş benimle."
Zeynep güldü" Tamam ağabeyim kendimi hazır bulduğumda sana anlatırım ."
"İyi bir şey daha... Bana Metin deme emi."
Zeynep şaşkın" Sahi sana Metin mi dedim?"
"Evet...Hem de iki kere."
İkisi de gülmeye başladılar.
Zeynep ona bakarak:
"Biliyor musun tanışalı kaç gün oldu ama; ne kadar yakın olduk birbirimize değil mi?"
"Evet buna bende şaşırdım. İlk defa bu kadar çabuk bir insana alıştım. Kız kardeşlerimle bile bu kadar yakın olmamıştım. Galiba seninle görünmez bağlarla bağlandık. İnan hiç aklım almadı benim."
"Ali ;benim hiç ağabeyim olmadı; sen ağabeyim olur musun?"
Ali " Sana yakın olmak için sanırım başka çarem yok. Evet yeter ki sen iste."
Zeynep gülümsedi "Sağ ol abim sağol" derin bir iç çekti. "Artık yatsak; saat epey geç oldu.İyi geceler sana"diye odasına girdi.
" İyi geceler" diyerek koltuğa uzanırken Zeynep in ardından baktı.
"Çok güzel ve gizemli bir kız; sevdiği olmasaydı... Ama var işte; bana ağabeylik düşüyor" diyerek odasına girdi.
Yatak çok muhteşemdi kuş tüyü yorgana sarılıp yattı" Bu yatakta üşümez insan".
AYŞE KARAN
DEVAM EDECEK...
YORUMLAR
AYSE 09
kardeşim
uzaklara saygı selamlar
AYSE 09
canım sağ olasın
sevgi saygımla