ÖYLESİNE YAŞAMAK...
Hayata bir şekilde adım atıyoruz başımıza geleceklerden, karşımıza çıkacaklardan habersiz, belkide büyük bir umutla… Yaşıyoruz, zaman zaman mutlu da oluyoruz hani ama çoğu zaman bakakalıyoruz… Kendimizden, ailemizden, kişiliğimizden, dinimizin gereğinden ödünler vererek yaşıyoruz. Kuralları, doğruları belli kalıba sokup olmasını istediğimiz tarzda uyguluyoruz.
Samimiyetimizi ortaya koyuyoruz ama insanlar bu samimiyeti değişik versiyonlara uyarlıyor ve bu uyarlamalardan sonra artık insanlara göre şekil alıveriyoruz,kendi özgünlüğümüzü muhafaza edemeden. Çoğu zaman başkası az da olsa mutlu olsun diye kendi doğrularımızı bir tarafa bırakıveriyoruz… işte bu bir tarafa bırakılan doğrular acı veriyor, bedel ödetiyor, ailenle ve sevdiklerinle aranı açıyor, yaşamı öylesine yaşanır kılıyor, ben böyle değildim dedirtiyor… Keşke diye başlayan cümlelere hapsolmak var ya ne çaresizce, bedbaht bir durum. Hayatını başkalarına göre şekillendirdiğin için kendi hayatından, kendi değerlerinden mahrum kalıyorsun… Ve netice mutsuzluk, umutsuzluk, hüzün, vicdan azabı…
Hayatıma yeniden şekil vermek istesem insanlara bu kadar değer biçmez ve en önemlisi her ne olursa olsun kendi doğrularımdan taviz vermezdim. O kadar yorgunum ki artık istediğim; hayatımı sil baştan yaşamak, arzuladığım huzuru sevgiyi tatmak, Allah korkusunu her hücremde hissetmek ve hissettirenlerle beraber olmak…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.