Alo Orda Mısın (Son)
Eve geldiğinde bütün ışıklar sönüktü. Geç kaldığı için anne ve babası Nazan’ı beklememiş çoktan yatmışlardı. Nazan sessizce odasına geçti yatağına oturdu. Yarın sabah evden onları son kez görmeden ayrılacaktı. Bu hiç hesapta yoktu. Bunu düşündüğünde hüngür hüngür ağlamaya başladı
Bir süre sonra yatağından kalktı, sınav için kimliğini sınav belgesini kalemlerini silgisini hazırlayarak yatağına yattı. Murat’ı düşündüğünde bütün sıkıntısını unutarak birlikte geçirecekleri güzel günlerin hayaline daldı. Buruk bir sevinç ve hüzün birbirine karıştı. Düşünceleri dağınık bir halde uykuya daldı.
Sabah erkenden Murat’ın telefonuyla uyandı. Murat kapıda onu bekliyordu. Hemen kalkıp aceleyle giyind, çantasını aldı. Odasının kapısından tam çıkarken oyuncak ayısını gördü ve geri dönerek pandasını alıp ağlayarak evden çıktı. Evine son bir kez bakıp arabaya bindi.
Murat Nazan’ın bu kadar üzüleceğini tahmin edememişti. Onun dikkatini dağıtmak için,”sınava bütün kızlar süslenmiş olarak gelirken sen böyle kıpkırmızı gözlerle sınava girmeyi düşünmüyorsun değil mi?” diyerek ona mendil uzattı.
Nazan yüzünü sildikten sonra kendini toplayarak, “tamam ağlamayacağım” dedi. Murat onu öperek, “benim aşkıma ağlamak değil gülmek yakışıyor.” diyerek ona moral verdi. Okula geldiklerinde Nazan kendini çok daha iyi hissediyordu.
Murat, “şimdi nasılsın” diye sordu. Nazan Murat’ın telaşlandığını görünce, “merak etme gerçekten iyiyim, telaşlanacak birşey yok” diyerek her şeyin yolunda olduğunu söyledi.
Birlikte arabadan indiler. Murat Nazan’a iyi şanslar dileyerek uğurladı. Nazan büyük bir kalabalıkla okula girerek gözden kayboldu.
Murat uzunca bir süre kapıda bekledi. Beklerken düşüncelere daldı. Birkaç saat sonra aşkı okuldan çıkacak ve o dakikadan itibaren bir daha hiç ayrılmayacaklardı. Yeni doğan günü yatağında Nazan’la karşılayacak olmanın mutluluğu şimdiden bütün bedenini sarmıştı. Nazan’ın hayali bile çok güzeldi. Tüm bunları düşünürken vaktin nasıl geçtiğini anlamadı
Nazan sınavdan çıktıktan sonra koşarak Murat’ın yanına gelerek boynuna sarıldı. “Aşkım sınavım harika geçti. O kadar mutluyum ki” diyerek sevinç çığlıkları atıyordu. Murat’ın konuşmasına izin vermeden sınav sorularından verdiği cevaplardan bahsediyordu. Murat onun bu heyecanını görünce çok mutlu oldu. Onun sözünü kesmeden sevincine ortak oldu.
Sonrasında Nazan’ın yanağına kocaman bir öpücük kondurarak, “bunu kutlamalıyız aşkım hadi bin arabaya” dediğinde Nazan durgunlaştı, cevap vermeden arabaya bindi. Murat o an Nazan’ın fikir değiştirmiş olabileceğini düşünüp çok korktu.
Ellerini avuçlarının içine alarak, “aşkım benimle yaşamaya hazır değilsen söyleyebilirsin. İstemediğin birşey için seni asla zorlamam” deyince Nazan Murat’ın gözlerine bakarak, “hazırım sadece ailemden bu şekilde ayrılmak beni çok üzüyor” diye karşılık verdi. Murat, “aşkım göreceksin hepsi geride kalacak, ailelerimiz bizi affedecek” diyerek onu rahatlatmaya çalıştı.
Nazan gülümseyince Murat, “benim çalışkan aşkım kutlama yaptıktan sonra artık evimize gitmek için hazır olacak mı?” diye son kez onayını almak istedi. “Evet aşkım hazırım” cevabını alınca dünyalar onun oldu. Artık eğlenmeyi hak etmişlerdi. Doğruca bara gittiler
Bara geldiklerinden arkadaşlarının barda olduğunu gördüler. Sınavı iyi geçen bütün arkadaşları kutlamak için ortak mekanları olan bu barı seçmişti. Herkes çok mutluydu. Birlikte içiyor şarkılar söylüyor dans ediyorlardı.
Nazan’la Murat birbirlerine tanışma hikayelerini anlatıyor kahkahalar atıyor, bu günlere nasıl geldiklerini konuşuyorlardı. Olanları düşününce kendilerine inanamadılar. İlk karşılaştıkları anı hatırladılar. Nasıl da heyecanlanmışlardı. Yaşanan herşey masal gibiydi.
Geç saatlere kadar eğlendiler. Murat, “hadi aşkım artık evimize gidelim dedi ve arkadaşlarına iyi geceler dileyerek kalktılar. Nazan, “arabayı kullanabilecek misin?” diye sorduğunda Murat, “hayır aşkım taksiyle döneceğiz” cevabını verdi.
Nazan arabadan oyuncak ayısını aldı ve taksiye binerek evlerine geldiler.
İkisi de çok mutluydu. Öyle ki ne Nazan ne de Murat ailelerin tepkisini düşünmek bile istemiyorlardı. Hatta Murat, Nazan’a sınav sonrası telefonunu kapattırıp, “aradan bir süre geçsin biz onları arayacağız” diyerek Nazan’ı ikna etmişti.
Kapıya geldiklerinde Murat Nazan’ı kucağına aldı eve öyle girdiler. Vakit gece yarısını çoktan geçmişti. İkisi de çok heyecanlıydı nasıl davranacaklarını bilemiyorlardı. Bir süre koltukta oturdular sonrasında Murat, “yatalım mı aşkım?” diye sordu. Nazan rüyada gibiydi hiç itiraz etmedi. Birlikte odalarına gittiler.
Güzel bir gecenin sabahında Nazan uyanıp kendini Murat’la aynı yatakta çıplak halde yatarken görünce önce çok utandı. Murat hemen yanıbaşında uyuyordu. Bu bir rüya değildi. Her ikisi de hayallerine kavuşmuşlardı.
Usulca eğilip Murat’ın dudaklarına bir öpücük kondurdu. Murat gözünü açıp karşısında Nazan’ı görünce, “benim güzel karım uyanmış mı” diyerek karısına sımsıkı sarılarak öptü.
“Güzel bir kahvaltıya ne dersin?” diye sordu.
Bu yaşananlar gelecekte yaşanacak olan güzel günlerin başlangıcıydı.
YORUMLAR
Biz, çok mutlu olduuuk.Ya aileleri ! Onlar çok mutsuuuuuuz...! Şu an benim gözümde yaş var bana inanacağınızı bilerek itiraf ediyorum...Lütfen telefonla veya bir şekilde onları da haberdar edin.Etmiyecekseniz bana adreslerini verin.
İlk defa yazıma Hanımefendi diye başlamadım galiba.Düzeltmiyeceğim de...Bu, son derece etkilenmiş olmam ve hemen yoruma geçmek isteğimden kaynaklandı.Biraz da ailelere haber vemediniz diye size çabucak kızabilmek içindi. :((((((((((((
Güzel bir yazı dizisi okudum.Tebrik ediyor saygılar sunuyorum efendim. :))
Esma KAHRAMAN
Okuyan yorumlayan yüreğine, gözyaşı döken gözlerine sağlık. Bu yorumdan sonra duygulanmadım dersem yalan olur.
Seriyi devam ettirseydim gençlerin bu kadar yanlıştan sonra 3 sene sonra boşanabilme gayretlerini yazardım... Sonra gençler, aileleri ve bizler hep birlikte oturup ağlardık. Herşey çok aceleye getirildi, her ikisinin de çok özel aileleri vardı ama kıymetini bilemediler.
:) Teşekkür ediyorum. Sevgiler.
sen yazdın die inandım yoksa inanmazdım valla) ööle habersiz kendi başına olsaydııı())))) kalemin dediği olur))
Esma KAHRAMAN
Esma KAHRAMAN
Güzel bir sondu
Ama keske aileler de ögreseydi nasil karsilayacaklardi o zaman da sanirim bu hikayenin hic sonu gelmezdi.
Yeni yazilarinda görüsmek üzere.
Yüregine saglik
Sevgilerimle