- 659 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Dar zamanlarına atarsın hayatın içine doğru kendini…
Gece olur, ışıklar söner, dar bakışlar dolaşır odaları…
Açık renk duvarlarında, tavandan sarkan ışığı yakmak istersin, bir ara duraklarsın, elin gitmez ışığı yakan anahtara doğru, biraz daha karanlıkta dolandırmak istersin gözlerini kısarsın…
Dar zamanlarına atarsın hayatın içine doğru kendini…
Bir düşünce pervanesi döner gözlerinin önünden, rüyalarından korkarcasına açık tutarsın göz kapaklarını, yalnızlığın bütün gizemini içine saklarsın
ve
korkuların kol gezdiği gece yalnızlıkları odana doluşur, öksürmek bile istemezsin ve karanlık kuşları gibi geceyi görmeye uğraşırsın…
Her baş bir yastık içindir…
Oysa,
huzuru aradığın an, başını yastığa gömdüğün andır, diyerek kasarsın kendini…
Ne ileriye bakmaya, ne de geriye dönüp anılara gömülmeye cesaretim yoktu…
Geceleri uçar yalnızlık kuşları dersin ki, baş edemediğin sevdanın hazin kollarında usulca bulursun kendini…
Usulca nefes almaya çalışırsın, ürkmezsin, bakışlarını ve kendini zavallılaştırarak bütün hıncını yine sevdadan çıkartırcasına hıçkırmak istersin…
Her günün uzun boyu gecenin uzamış karanlığına atar yalnızlık çerçevelerindeki bedenleri…
Belki kimsesizliğine haykırmak istersin, belki de sana diklenen sevgine acınası cümleler söylemek istersin ki onu da acıtmak istemeden…
Karanlıkların kol gezdiği sessizlikte, özlemlerini kovalarsın hışırtısız dönüşlerindeki beden ağırlığını yatağının bir ucundan diğer ucuna atarken…
Kendi ağırlığın kendinde nefrete döner…
Beden ağırlığının baş gösterdiği zamanlar yalnızlıklaştığın zamanlardır…
Peşine takıldığın cümleleri kovalayan diğer cümlelerin hızı bastırır, geçer gider birbiri peşi sıra…
Ben yoksullaştım bu hayatın duygusal ağırlığı karşısında dediğinde ise pişmanlıkların seni tekrarı olmayan yaşanmışlıklarının arayışına koşturur…
Gelip geçen zamanların ve de yılların ardında kalan bedeninin acısını da yine bedenine yüklediğinde
bir kez daha, bir kezine daha vurulursun, bağışlanmaz hatalarınla…
Senden kalan unutamadıklarımdır dediğin gözlere özlem duyarak haykırdığın bu cümle alır götürür
seni çölün yalnızlık duygusuna savurur atar…
Ben kimdim, sen kimdin, hayatımızı masum düşüncelere bağlamış iki canlı yürek, hayatın bütün çivilerini karşılıklı sökeceğiz dediğimiz, birbirine koltuk olduğumuz iki can…
Ne bedeller ödenmişti bu beraberlikle yaşayabilmek için…
Mustafa Yılmaz
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.