BABAMA MEKTUPLAR -3-HAYAT İLE YÜZŞEŞMEK
Şimdi Adanada babaannemlerdeyiz ablamla beraber..Belki yeni bir hayat umudu ile gelmiştik buraya sonuçta babaannem ,amcalarım ,halalarım hepsi burada
bir nevi aslında onlardan baba kokusu almak iyi gelir diye düşünmüştüm..
.Bir sabah babaannem beni hemen evin az ilerisinde köşedeki markete gönderdi ekmek almam için oralara yabancıydım..Tandık yüzler yoktu ailem hariç.. Sokakta hiç tanımadığım bir kadın birden yolumu kesti heyecanlı titrek bir ses ile sen sen kızım sen mehmet in kızımısın dedi şaşırmış kalmıştım evet babacığım senin ismin Mehmet idi nüfus kağıdımda öyle yazıyordu ama ben kadının karıştırdığını düşündüm.Evet teyzem babamın ismi mehmet ama siz karıştırıyorsunuz galiba Benim burada tanıyanım yok dedim..Adile hanımın torunumusun dedi evet dedim..Sen beni gercekten tanıdın heralde teyzecim ama nasıl olur nerden diye sorunca Yavrum kızım dedi sen babanın kopyasısın bu kadar benzerlik boş değildir diye sordum dedi..Babacığım..o an öyle sevinmiştim ki sana benzemek duygusu bende seni görmüş olmaları,seni anımsamaları bana çok çok büyük mutluluk verdi..
Babaannemlerde bir hafta kaldık babacığım..Bir takım sorunlar yüzünden dedem bizleri evden kovdu..Bunu hak edecek birşey yapmamıştık babacım inan yapmadık .Ablam karşı komşunun oğlu ile görüşmeye başlamış.gençlik bu hangimiz o yaşlarda sevmedik ki değilmi sen bile babacım sen bile sevdiğin kızın ismini vermişsin bana..İşte dedem bunu duyunca bizim hemen evi terk etmemizi söyledi...Cep delik çıktık yola iki kız kardeş..Gidecek yer yoktu babaannemin kız kardeşinin evine gittik babacım yani emine nenemlere burada göz yaşlarımı tutamayacağım babacığım kusura bakma Emine nenem yani senin 20 li yaşlara gelene kadar öz ana bildiğin ninem babacığım.Seni babaannem kız kardeşine evlatlık vermiş ya babacığım kader bu ya biz de o kapıya gittik..Emine ninem bizi öz babaannemden daha çok severdi..sende bu evde yoksulluk ama huzur içinde yetişmişsin babacığım..Öz ana babandan ,öz kardeşlerinden yıllarca haberin bile olmadan bu evde yaşamıştın...Artık bizde ablamla Birlikte senin evinde yaşamaya başlamıştık canım babacığım inan ki bu evde senin kokunu daha yakından hissediyordum..canım babacığım canım canım hasretim yarım kalan kalbimin yarısı babacığım..
Bir kaç günlük bir misafirliğimiz oldu burada bir akşam üzeri öz babaannem dedem ve amcam birden kapıda belirdiler..Hani emine ninem babaannemin kız kardeşi onun eşi de
Öz dedemin kız kardeşi ya ...Dedem ona benim evden attıklarımı sen nasıl eve alırsın sana bir daha selam vermem onları o evden atmazsan demiş..............................Ve babacım
O akşam saat sekizi bikaç dakika gece bizim cebimize 2 lira para koyarak bizi sokağa attılar..Bu para ile bilet alın ve malatyaya dönün dediler..
Biz orada gariptik çok bir yer bilmememize rağmen otogarı bulabildik fakat malataya o akşam otobüs yoktu..çaresiz kalmıştık o çaresizlik içinde başı boş bir şekilde
Adananın caddelerinde yürümeye başladık ayaklarımız bizi Atatürk parkına kadar götürmüştü.Elimizde valizler yorgunluktan bitmiştik adeta..Orada bir banka oturduk ..
Hava çoktan karanlıklara bürünmüştü..O gece babacığım o gece bizim hayatımızdaki felaketlerin başlangıç noktası olmuştu adeta..
Devam edecek...