TESETTÜR VE TEESSÜR
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla,
Yüce yaradan buyurdu ki; "Ey Ademoğulları! size çirkin yerlerinizi örtecek bir giysi, bir de giyip süsleneceğiniz bir giysi indirdik. Takva örtüsü ise daha hayırlıdır" (el-A’raf, 7/26).
Çirkin yerlerimizi örtecek giyisiler indirmişti Rahman , sakının diyordu örtünün diyordu ve işte, Allah’ın ilk sözünden çıkma ile Adem ve havva’nın mahrem yerleri ortaya çıkıyordu Allah’ın emir ve yasaklarına uymamanın sonucunda Rahman onları yaptıklarından dolayı mahremiyetlerini ortaya çıkarıyordu . İşte tesettür o ilk Allah’ın razı olmadığı eylemden sonra teessüre dönüşüveriyordu Adem yalvarıyordu Rabbisine onun öğrettiği kelimelerle
Şimdilerde ise tesettür ile teessür karışımı islam dairesinde olduğumuzu ne kadar iddiaa etsekte, ne kadarda teessüre kapılsakta, ne kadar zulme isyan etsekte ,işte o ilk Allah’ın rızası dışında yapılan eylem gibi dahada fazlasını , daha da dehşetlerini işleyerek kimilerinin tabiri ile yaptıklarımızı bir metre karelik bezin altına saklama ihtiyacı duyuyoruz . Ne garip o kadar günah içinde diplere derinlere en derinlere batmamıza rağmen yine o birilerinin dediği gibi onun altında o yasak meyvaları yemeye devam ediyoruz.
Düşünce girdabına dalan tüm müslümanlar o girdapta o bir metre karelik bez parçasına dolanıp duruyorlar,ve her günaha batışta ve her köşeye sıkışışta ve her yasak meyvayı yiyişinde sarılacağı tek şey oluyor tesettür.Meydanlarda esfeli safilinvari sloganlar ile Allah’ın ahkamı yerlerde sürüklenirken kimilerinin buna karşı Abdullah ibni Mesud gibi onların meydanlarında onların putlarının önünde onların düzenine onların zalimliklerine karşı "Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz" ayetini okuyuşunu hangimiz yapabiliyoruz.Ne garip değil mi seçim zamanları meydanlarda mangalda kül bırakmayan şahsiyetler istediklerin aldıktan sonra o mangalın sıcaklığında pısıp kalan kediler gibi oluverirler yada tesettüre o Allah’ın emrine pislik ellerin uzanmasına rızık korkusundan can korkusundan sesini çıkaramayan bizler,yeri geldimi her ortamda Allah’ın kutsal mesajını tebliğ ettiğimizi yeri geldiğinde de o emirlere uyduğumuzu yasaklardan sakındığımızı iddia eden bizler zora gelince üç maymun misali görmedim duymadım söylemedim deriz vonlar kördürler sağırdırlar dilsizdirler ayetini daha idrak edecek ne kapasiteye ne cesarete ne kudrete sahip değilizdir.
Tesettürü Teessürle karşılamak müslümana yakışan bir tavır mı? sorusunu kendimize sorarak tesettürü cesaretimizin üzerine değilde Allah’ın emrine göre hareket ederek teessürümüzüde günah çukurundan çıkmak için hayatımıza şiar etmemiz gerek .
Son söz tesettürü teessür ederek karşılayacağımıza teessürümüze tesettürler bulmaya çalışacağımıza o ilahi emirde geçen işittik itaat ettik ruhuyla yaşamayı Rahman olan Allah nasip etsin
Dua ile......
Hattab(Y.K.)
YORUMLAR
Amin.
Bütün "ümmet-i muhammede" ve daim kelâm ile.
Ahmet Erhan tarafından 7/31/2007 11:34:10 PM zamanında düzenlenmiştir.