- 1331 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
TÜRKÇEDE TÜRKÇE OLMAYAN EKLER
Türkçede her kelimenin sonuna ( -sal ) veya ( -sel ) eklerinden birini eklemek, adeta "moda"
oldu. Dilde "moda" olur mu, olmaz mı, bu ayrı bir mevzu.
Bu "moda" öylesine yaygın hale geldi ki, neredeyse: "Masa örtüsü" yerine, "masasal örtü"
denilecek. Şair Yavuz Bülent Bakiler’e göre bu ekler, Latin Grameri’nden alınmıştır.
Bu ne saçma bir "moda".
Türkçe olmayan bir ekle, Türkçe olan bir kelimeyi güya sadeleştirmek.
Böylesine sahipsizlik, böylesine bir saçmalık başka bir dilde olamaz.
Bir an için, bu eklerin Türkçe olduklarını kabul edelim.
Meselâ, "portakal" kelimesine bu eklerden birinin getirildiğini kabul edelim. Bu
kelime "portakalsal" halini alıyor. "Potakalsal" kelimesi denildiği zaman da, insanın hayalinde
"portakal değil de "portakal"a çok bezeyen bir cisim canlanıyor.
Şimdi "fiziki" kelimesine, "fiziksel";
"Kimyevi" kelimesine, "kimyasal";
"Renk" kelimesine, "renksel";
"Mide" kelimesine, "midesel".. diyenler var.
Ben, kat’i olarak bu ekleri kullanmıyorum.
Denilebilir ki:" ’Renk’ ayrı bir kelime, ’renksel’ ise daha ayrı bir kelime".
Biz de diyoruz ki:O zaman, "renksel" değil de, "renk bakımından" deyiniz.
Bu ifade birazcık uzun oluyor amma hiç olmazsaTürkçe olmayan bir ek kullanmamış oluyoruz.
Haksızsam, "haksızsın" deyiniz.
YORUMLAR
SEL-SAL EKLERİ BAZI KELİMELERLE ÖZLEŞMİŞ. ONLAR ÖYLE KABUL EDİLEBİLİR BELKİ FAKAT *DİNSEL VB. OLMAZ TABİKİ. TÜRKÇEDEKİ YANLIŞLIKLAR UZUN BİR KONU BENCE. BELKİ SEL- SAL-DAN DAHA ÖNNCE EK OLARAK DEĞİL DE TAMAMIYLA YABANCI BİRÇOK KELİME TÜRKÇEYE GİRDİ. ÖRNEĞİN BİLGİSAYAR TERİMLERİ. DEDİĞİM GİBİ ÇOK FARKLI AÇILARDAN İNCELEMEK GEREKİR BU KONUYU. AMA GÜZELDİ. TEBRİKLER.
Aslında ne dedime katkı;
Dini, imani gerekçelerle veya ilmi, fenni dayatmalarla sözcükleri olduğu gibi, yani geldiği dildeki gibi kullanmak saçmalıktır. Yapım ve çekim ekleri niye var?
Bunun halk nezninde genel kabul görmüşlüğünün ölçütlerini de evvelki yazımda söylemiştim...
Hadi karşılık bulmaya itirazınızı anlıyorum da, bunu Türkçe çekim veya yapım ekleri ile kullanmaya ön yargınızı anlayamıyorum. Bunu dedim...
Ben zaten elimden gelse, neçe Doğu, Batı farketmiyor; değişmekte direnen yabancı köken sözcük var; yerine karşılık bularak atardım da; dil bu bunca kolay değil, bu nedenle bırakın isteyen istediği gibi kullansın... Olanak, olasılık, ulus, yanıt vb. sözcüklerine de çok kızmışlardı, ama halk tuttu, bakın kullanılıyor !
Öyleyse, yani dilde yaşıyorsa, halk tutmuşsa, yapım ve çekim ekleri ile etimolojik olarak olmasada, semantik olarak Türkçe'ye uyuyorsa, eğer her hangi bir sözcük, kalsın...
Dini de desin, dinsel de; ama portakalsal ve portakali demesin komik oluyor !
Ben bunu dedim; şaka yollu da bunları yazdım, aşağılamadım... Bunu, yanlış anlayandan özür de dilerim.
Ama böyle düşünüyorum.
Saygılarımla...
Göktürkmen tarafından 11/12/2009 10:35:22 PM zamanında düzenlenmiştir.
Türkçe’de her kelimenin sonuna ( -sal ) veya ( -sel ) eklerinden birini eklemek, adeta "moda"
oldu. Dilde "moda" olur mu, olmaz mı, bu ayrı bir mevzu.
Bu "moda" öylesine yaygın hale geldi ki, neredeyse: "Masa örtüsü" yerine, "masasal örtü"
denilecek. Şair Yavuz Bülent Bakiler’e göre bu ekler, Latin Grameri’nden alınmıştır.
Bu ne saçma bir "moda".
Türkçe olmayan bir ekle, Türkçe olan bir kelimeyi güya sadeleştirmek.
Böylesine sahipsizlik, böylesine bir saçmalık başka bir dilde olamaz.
Bir an için, bu eklerin Türkçe olduklarını kabul edelim.
Mesela, "portakal" kelimesine bu eklerden birinin getirildiğini kabul edelim. Bu kelime
"portakalsal" halini alıyor. "Potakalsal" kelimesi denildiği zaman da, insanın hayalinde "portakal"
değil de "portakal"a çok bezeyen bir cisim canlanıyor.
Şimdi "fiziki" kelimesine, "fiziksel";
"Kimyevi" kelimesine, "kimyasal";
"Renk" kelimesine, "renksel";
"Mide" kelimesine, "midesel".. diyenler var.
Ben, kat’i olarak bu ekleri kullanmıyorum.
Denilebilir ki:" ’Renk’ ayrı bir kelime, ’renksel’ ise daha ayrı bir kelime".
Biz de diyoruz ki:O zaman, "renksel" değil de, "renk bakımından" deyiniz.
Bu ifade birazcık uzun oluyor amma hiç olmazsaTürkçe olmayan bir ek kullanmamış oluyoruz.
Haksızsam, "haksızsın" deyiniz.
« Önceki Yazı Sonraki Yazı »
yazın
temas ettiğin 'şiirsel' gibi durmuş.
Kıymetli Kardeşim Göktürkmen,
Türkçe'de "ya da" tek başına kullanılamaz. Önce "ya" demek
icabeder. Misal:
"Ya ayran içiniz, ya da su içiniz" gibi.
Aksi halde, "veya" denilebilir.
"İlgi çekici" olduğumu belirtmişsiniz. Bu ifadeyi menfi
manada kullanmış olsanız bile, teşekkür ederim.
"Saçmalık", "zırva".. gibi kelimeleri cevabımda kullanamam.
Bakiler Bey beğenmediğiniz bir Şair olsa da, Türkçe'mize
ve Türk Şiirine hakimiyeti fevkaledir. Yavuz Bey'den daha
bilgili bir Türkçe'ci tanımıyorum.
Selamlar.
'
Ne diyeceğiz, "portakalsal" yerine; portakali mi?
Fiziksel diyince, fiziğe benzer mi çağrıştırıyor sizde gerçekten, ya da kimyasal deyince de kimyaya benzer ?!
Çok ilginçsiniz: Kimyevi, fiziki, dini, mali neyse işte bunları anlarım, aidiyet eki gibi anlarım. Kimyasal deyince, kimyevi demek olduğunu da anlarım tabi... Portakaliyi de porataksalı da anlamam birini siz saçmalamışsınız, diğerini de ben zırvaladım. Saçmalama özgürlüğü varsa, bunun karşısındaki zırvalama hürriyeti de vardır !
Portakali, portakalsal konuşmayalım isterseniz... Dil içinde tutmuş olmak, Türkçeleşmenin yapım ve çekim ekleri ile başkalaşma evresi geçirmek kaydıyla her söz Türkçedir.
Siz buna dinsel diyene, dini diyerek Arabi aynı anlamdan kurtulmamışlığı ve yabancı sözcüklere Türkçe karşılık aramamaya doğmatik dayatmalar yapıyorsunuz...
Otoritenizde hakikaten büyük otorite vallahi; Yavuz Bülent Bakiler...
Hakikaten beyefendi dil uzmanıdır. Az buçuk şair ya !
Fikir beyan etme kısmına bir şey demiyorum yanlış anlamayın. Dilbilmci olmadan dil/dinsel dayatma yapmasına anlam veremiyorum.
Bu kadar... Esenlikler...
Göktürkmen tarafından 11/12/2009 8:52:04 PM zamanında düzenlenmiştir.