- 1651 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
GÜLCE NEDİR? NE DEĞİLDİR?
Mustafa CEYLAN
***********************
1-GÜLCE, neredeyse bir asra yaklaşan edebî akım hasretimizi vuslata dönüştürendir.
2-Türk Şiir tarihinin mükemmel mazisinden hız ve ilham alarak, bugünü dünle yoğurup geleceğe koşan bir akımdır.
3-Ana dilimiz Türkçe ile mısralarını nakış nakış dokuyan şairlerin gönül ve yürek birlikteliğini oluşturduğu, BEN demeyen BİZ diyenlerin çağdaş edebi hareketinin adıdır.
4-Aruz, Hece, Serbest vezinlerin üçü de bizimdir; bu bizim olan vezinleri, diğer kural ve ilkelerini yıkmadan, bozmadan, karşı çıkmadan; gerektiğinde bayram sabahında biraraya gelen aile bireyleri gibi, Gülce şiir bünyesinde toplayan, yeniden yeni edebiyat anlayışıdır.
5-Millî olmadan, evrensel olunamayacağını; içinde yaşadığı milletin-toplumun yürek dili olmadan dünya şiir platformuna çıkıp, öteki coğrafyadaki şiirlerle kucaklaşılamayacağını varsayan şiirsel bir bakıştır.
6-GÜLCE, denenmemişi deneyen, söylenmemişi söyleyen; ancak, bozmayan, güzel ve kaliteyi ileriye taşıyan, kalıcı şiir yolunda iz bırakmaya çalışan şairlerin edebî topluluğudur.
7-Okuyan, araştıran, tefekkür eden, düşünen, düşleyen, inanan, seven, gönül veren, saygı duyan; doğum yeri neresi olursa olsun, aynı dili konuşan, aynı vatana sevdalı, aynı bayrak altında yaşamanın huzurunu duyan, ülkenin bağımsızlığını savunan, Anadolu insanının yürek dili olan kalemlerin gülce mısralarından oluşan, şiirle başlayıp en kısa zamanda diğer edebi türlerde de fikrini örneklerle sunacak büyük ve cesaretli anlayıştır.
8-Vezin, kafiye, ölçü ve kurallar; asırların süzgecinden süzülerek günümüze kadar gelmiştir. Ancak, bütün bunlar sadece birer ’araçtırlar’. Esas olan, yüzyıllara yenilmeyecek kalıcı şiirdir. Araçlar kalıcı şiirimizin gövdeleridir.Araçlar, amacımız olamaz! Önerdiğimiz ve bundan sonra da önereceğimiz araçlar, kimilerini şaşırtabilir. Bunu gayet iyi anlamaktayız. Edebiyat şehrinin çöplüğü kendisine edebî akım adını vermiş nice çalışmalarla doludur. Bugün bize karşı çıkanlar, şunu iyi bilmeliler ki, bizi ve anlayışımızı, önerdiklerimizi, eserlerimizi içinde yaşadığımız Türk Halkı kabul etmez ise, biz de o çöplükte yer alacağız. O sebeple, dostlarımızın telaşa kapılmalarına gerek yoktur.Zaman ve edebiyat tarihi, şaşmaz ölçüsünü bir kere de Gülce’miz için kullanacaktır.
9-Fakat; GÜLCE öncülerinin bilgi birikimi, yenilikçi anlayışı, hata yapılır ise özür dileyebilme ve vazgeçebilme erdemleri ile yüzyılların altın zincir halkası, GÜLCE’ yi kendisine halkın uğurlu elleriyle kattığında, bizi anlamayanların, GÜLCE nazım türlerini deneyeceklerini de bilmekteyiz.
10-Şiirde birincilik münhaldir. Kelimeler, milletin ortak hafızasının ürünüdürler. Şiir ya da nesir, kelimelerden zamana yenilmez gökdelenler dikme sanatıdır. Şair, o sanatın çilesini çeken gönül emekçisidir.
11-Dil, kültür ve edebiyatımız; başta batı ve arap kültür emperyalizminin amansız saldırısı altındadır. Ülkemiz, ekonomide, siyasette, ticarette, kültür ve sanatta zora sokulmak istenmekte, dış mihraklarla içerdeki gaflet erbablarınca bağımsızlığına saldırılmaktadır. Çevremizde ateşten bir çember vardır. Dağlarımız bölücü ve kalleş bir örgüt tarafından işgal altındadır. Ülkemizin her köy ve kasabasına gün geçmiyor ki Mehmetcik tabutu gelmesin. Anadolu coğrafyası sancılar içindedir. Bu coğrafyada yaşayanların % 85’i kentlerin varoşlarına yerleşmiştir. Anadolu bir uçtan bir uca göç etmektedir. Toplumun % 65’i 30 yaşın altındadır. Madenlerimiz, fabrikalarımız, iletişimden limanlarımıza kadar özelleştirme ile yabancı tekellerin yönetimindedir. Basın ve medya belirli güç ve odakların idaresindedir.Yüce dinimiz tüccarların kazanç kapısı ve siyaset aracı haline dönüştürülmeye çalışılmaktadır. Doğrular eğri, eğriler doğru gösterilmektedir. Bütün bunlardan daha büyük olaylar mı bekliyoruz ki, edebî bir akım doğmasın? İşte esas çıkış gerekçemiz de budur.
12-GÜLCE AKIMININ ÖNCÜLERİNDEN BAZILARI:
-Mustafa CEYLAN
-Ekrem YALBUZ
-Osman ÖCAL
-Harun YİĞİT
-Refika DOĞAN
-Ozan SENTEZİ(Gültekin TOGA)
-Yusuf BOZAN
-Şemsettin DERVİŞOĞLU
-İhsan ERTEM
-Ümran TOKMAK
-Ayşenur Ökten İZGİN
-Serap HOCA
-Gülten ERTÜRK
-Mehmet NACAR
-Şükran GÜNAY
-İbrahim SAĞIR
-Rahime KAYA
-Mehmet ÖZDEMİR
-Ali ALTINLI
-Asuman Soydan ATASAYAR
-Abdulah RAMAZAN
-Mevlüde DEMİR
-Ali OSKAN
-Gülşen ŞENDERİN
13-GÜLCE AKIMI, diğer akımlarla temel meselelerde bir olduğu ve ayrıştığı- ayrı düşündüğü konuları teker teker ortaya koymuştur. Yeni-Türkçe bir ARUZ ortaya koyabilmek için başta İbrahim ALAATTİN GÖVSA(rahmetli)nin bıraktığı noktadan ARUZ çalışmalarını ele alarak, SEVMEK fiili temelinde yeni-daha kolay ve Türkçe ARUZ’u önermiştir. Bununla birlikte, 19 adet değişik NAZIM TÜRLERİ de önermiş ve önerilen bu NAZIM TÜRLERİ’ ne uygun, bugün sayıları 100’ü geçen GÜLCE ŞAİRLERİ ile birbirinden güzel örnek eserler yayınlamışlardır.
14-GÜLCE AKIMI, (Çanakkale)konulu BULUŞMA tarzı bir şiir yarışması açmış, 5. Antalya Şairler Buluşması’nda ilk matbu yayınını gerçekleştirmiş, nazım türlerini GÜLLÜK DERGİSİ eki olarak kamu oyuna sunmuştur. İlk kitap da öncülerinden şair Osman ÖCAL tarafından TUĞRA adıyla, geçtiğimiz ay(Ağustos-2009)yayınlanmıştır.
15-GÜLCE AKIMI’nın antoloji.com sitesinde GRUP’lar arasında ATÖLYE görevi yapan bir çalışması, yenisiir.net adlı bir sitesi de bulunmaktadır.
Saygılarımızla.