Hain Asilden Çok mu?
Batı; Doğu ülkeleri üzerinde istediği gibi zulmünü tamamlayıcı ve onların iradesine ipotek koymada başarı sağlayıcı müttefikleri yetiştiren diyarlar bütünlüğü..
Doğu; Batı ülkelerinin Haçlı oyunları başta olmak üzere her türlü dalaverelerine her devirde açık kapı bırakan birliksizler kıt’ası..
Bu itibarla işte bu Batı; ne zaman ihtiyaç hâsıl oldu ise, Doğu ülkelerine kendi gelmese de, ajan ehliyetli yetiştirilmiş elemanlarını gönderir ve işinin gereğini yapar.
Lawrence; bu Batı’nın son devirlerdeki en taze ajanlarından birisiydi. Sonradan kendisine Ürdün Krallığı verilen, ama krallığına rağmen ömrünün sonlarını Osmanlı ihanetinin verdiği ızdırablarla geçiren Şerif Hüseyin’in damarına öylesine bir giriş yapmıştı ki, bu hâl, bugünün perişan Ortadoğu’sunun esaret bekasını ilelebet kazanmasına vesile olmuştu.
Halâ ecdat Osmanlı’ya ihanetlerinin bedelini genç nesillerinin ödemekte olduğu ve sadece adı Emin Beldeler’den olan bu eminsiz, emniyetsiz per-perişan ülkeler, tam bir asırdır bir ibret olarak karşımıza çıkmaktan kurtulamadılar.
Bu malûm gidişattan örneklere dönecek ve daha da emsaller arayacak olursanız, hızlı hızlı Ömer Muhtar’ın Libya’sını, Yaser Arafat’ın Filistin’ini, Saddam’an Irak’ını hatırlayınız.
Aynı oyunlara düşen eminsiz emin beldeler, bunlar ile sınırlı değil.. Var oğlu var..
Ama şimdi bunların aralarına katılmaya yol tepen bir ülke daha var ki, işte bu ülke; şerefli bir milletin hıyanete düşmez nesillerinin “Hasta Adam! Mirasına çullanalım!” dedikleri Çanakkale, Dumlupınar,Sakarya, İnönü, Antep, Maraş, Kars, Adana ızdırablarını neredeyse bir nesli kaybederek yaşamış..
Sonra İzmir ve İstanbul gibi, dik durup düşman vurduğu yerlere başkaldıran isyancıları yüreklendiren bu benim ülkem;
İsyan 1’i, isyan 2’ye.. ardından üç, beş,onuncularını, yirmi yedi-yirmi sekize telâffuz ettire ettire, milliliğine durmuş 30-40 bin insanın kanını içenlerin zulüm kapısına varıp medet aramaya başlamış..
Bir iki havai lâf tank geçiren kuvvetler, 28. isyanı ayan beyan bir Kürdistan haritası çizerek bağıranların ağzını kapatmamış..
İsyan ile techiz edilen yüreksizliğe içte verilen cesaret; işini bitirdiği için son yıllarda dışta başını kuma gömmüş gibi görünen Lawrence enkazı Claudia Roth artıklarının gelmediği yerde, 29. İsyan bayrağını çekmiş,
Meclis çoğunluğu ile bu millete mükellef olanlar Meclis çatısı altına yerleşen ve kendilerine o bayrağı taşı emri verilenlerin de sık sık katıldığı Kürdistan(!) cephelerindeki ifade cengi ile irkilememiş.
Haaa.. bunlar senin uyanışına etki etmediyse al sana Demokratik Açılım! diyerek Açılım’ın kanatları altında, halâ Polis’ini şehit etmeyi sürdürmüş..
Her neyse.. Sürdürmüş de.. Böyle bir ruh hâli içindeki ülkemde, çağın icabı, memleket adına çok mühim işleri deruhte etmekle vazifeli İçişleri Bakanı Atalay’a; kendisinden Kürdistan isteyenlerin söz ve davranışlarına kulak asmaksızın, bu isyankârlığın yaktığı yüreklerin kapısını çalmak ve iknaya çabalamak düşmüş.
Düşmüş de olmuş?
Molla Mustafa’nın dağa kaldırdığı ve tecavüz ede ede asaletini tamamladığı bir öğretmen hanımından bu yana, tecavüz ve katliamlarını büyüttüğü bir silsile, nihayet gelip Irak’ın başına taht kurmadı mı? Sonra iki ihanet uçlarını bir noktada toplayıp güç kazanmadı mı? Bu güç işi PKK’ya hamiliğe kadar götürmedi mi?.
Ve iktidar mührü her zaman yine Lawrence’in atalarında değil mi?..
Şimdi; yine aynı minvalde aynı endişe ve gayenin isbatına yetecek bir isyan bayrağını çekiş var.
Hep aynı gayeyi konuşan Aynalı Emine de işte bu aynı gaye ile yeniden konuşuyor; “Diyarbakır Kürdistan.. Apo birinci öncelikli muhatab.. Bizi oyuna getiremezler..”
Halbuki asıl oyuna getirilmeye çalışılan taraf TC’nin ta kendisi..
Demokratik (Kürt) Açılımı bir safsata. Bu asil milletin etnik gurupları arasına sokulacak ve milli birliği ziyana uğratacak bir fitne inadının 29. isyan hâli..
Bu noktada TC’nin Başbakanı Recep Tayip Erdoğan’ın ille de bu işi oldurmaya inat edişi anlaşılır gibi değil..
Bu inad vallahi de billahi de 29. isyandan çok umutlu olan ve Kürdistan haritasını çizmeye aşkı bulunanların işinden başka bir şeye yaramaz. Zira onlar, Türk Milleti’nden gibi bir davranış yerine hep kana, gözyaşına, can almaya durdular ve bu milletin nice insanlarını vurdukça vurdular..
Eeee, daha ne? Hattâ sular bir ara durulmuşken ta Kandil’deki canilerin ruhunu canlandırmaya cesaret verme zaafı niye?
Sayın Başbakan; Bu milletin şehidlerinin tereddüdüne kulak ver. Sayın Başbakan CHP Genel Başkanı Baykal’ı dinle.. Kürsü derslerini bırak ve Milliyetçiliği’nden asla kuşku duyulmayan MHP adına konuşan Genel Başkanı Bahçeli’yi göz ardı etme..
Şayet bütün bunlara rağmen halâ, yine de Kürt Açılımı diyecekseniz ve bu ikna turlarınıza devam edecekseniz, o kadar şehide rağmen Karayılan’ın şart koştuğu “Türk Milleti PKK’dan özür dilesin” sözünü bu meselenin neresine oturtacaksınız? Kürdistan lâfzını nasıl önleyeceksiniz? Gördünüz işte, sizin iyi niyetinizin mecrası nereden nereye uzandı.. Bu niyet ne ki, 30-40 bin şehide yine bu Canavar, asla sizden memnun da kalmaz, okşamaya da durmaz. Zûl dişini yine döşe batırır..
Kendisini Kürt ayrımcılığıyla tarife kalkışıp etnik ayrılığı gaye edinenlerin bugün tesir edemedikleri Laz, Çerkez, Abaza, Alevi, Arnavut gibi TC vatandaşlarımız da yarın sabır taşlarını kırar ve bu kan kokan imtiyazdan müessir olurlarsa kime ne demeye hakkınız olacak?.. Aman ha Başbakan’ım, aman ha.. Bu idrak ve irade cıkkkk; ŞIKKK! Değil.
Hiç kimse kendisinde bu milletin menfaatlerinin üstünde bir iradeyi hak olarak göremez, görmemeli.. Bu irade; ekseriyet falan değil, bütün bir milli itiraza rağmen inada durmuş bir irade. Değilse ve ne menem şeyse açıkla şu Kürt Açılımı’nı.. Nedir, nasıldır? Neye? Niye? Nerde? Kime benziyor?
Bilelim Beyim!
YORUMLAR
Bu yorumu yazanı kınıyorum.En azından kışkırtıcılık yapma be rezil adam.Bu ülkeyi siz biz diye zaten bu sulu beyinler böldü.Yazıklar olsun.CHP.liden ne afarkın kaldı be adam???????????????????
Zeytin gibi için karaymış,dahada ötesi beyninde karamıyış meğer.
batu_41 tarafından 10/16/2009 6:18:12 PM zamanında düzenlenmiştir.