Tercih..
Elinde katlı halde bulunan haritada ki yol çizgilerinin;Katlanmadan ve aracın torpido gözünde,araç bilgisinin bulunduğu kitapçık ile birlikte saklı hazine benzeri orada durmuş olmasından dolayı belirsizleşmeye başlamış olmasının vermiş olduğu sıkıntıyı da gözardı ederek haritaya gözünün nuru gibi bakıvermek...Ya da çok bilmişliğin büyüsü içerisinde tavır takınarak "Her yol Paris’e çıkar." şeklinde ki tezin doğruluğunu bünyede hazmetmiş vaziyette gideceğin yolun tercihini yapabilmek..
Issız bir adaya düştüğünde yanına alacağın 3 şey ne olur ? Sorusundan yola çıkarak,çıkılan yolun hayat yolu olduğunu unutup;Yaşanılan hayatın içerisinde gözlerini kapatacağın an içerisinde etrafında bulunmasını istediğin 3 kişinin kim olmasını istersin ? Sorusuna cevap bulmak için,kısa ömürlü kurmaya çalışılan arkadaşlıklardan,dostluklardan çıkar gözetmek..Ya da ıssız ada sorularından sıkılıp;Yaşam alanından kaç kilometre uzaklıkta olduğu belli olmayan arkadaş ve dost diye nitelendirdiğin insanların,senin içinden çıkamaz olduğun sorularına yanıt olması için,sana ulaşabilecekleri zamanın hesabını yapabilmenin keyfini çıkartmak..Senin yaşam alanından mesafesini bilmediğin uzaklardan çare aramanın çaresizliğini yaşamak.Bütün bunların üstüne sorulara malzeme olanlar arasında tercihini yapabilmek..
Kendini, dünyanın merkezi değil de dünyanın tek uyanığı zannedip;Masal kahramanlarından en çok beğenmiş olduğun karakter olan Pinokyo’yu,Pamuk Prenses’in 8. cücesi olacak halde üstelik oyuna değil de kamuoyuna lanse ettirmeye çalışmak..Ya da masal dünyasının sıkıcı olan ortamını göz ardı ederek;Efsanelerin yerleşim birimi olup olmadığının önemini kayıt dışı bırakarak,içinde her türlü heyecanın en üst seviyede yaşanmış olduğu,dilden dile dolanmayı yeterli bulmayıp,kulak organınında devreye sokulduğu efsaneyi yaratıp,pazarlamasını da yaptıktan sonra bulunmuş olduğun kenarın açısını önemsemeden durabilmenin tercihini yapabilmek...
Seçeneklerin bol olduğu ve her seçeneğe de deniz misali koyabileceğin malzemelerin varlığı içinde,yaşamış olduğun hayatın tadını çıkarabilmek..
Tercihini yapabilmek..
Bir o kadar sakin..
Bir o kadar namuslu..
Bir o kadar söz söyletmeyen..
Bir o kadar da kendinden sözde emin,fakat başkalarınca bir o kadar endişeli..
Yoksa mı ?
Pamuk ipliğine bağlı olan hayatı,halatlarla bağlı olduğuna inanıp yaşamak..
Bir o kadar yalan....Bir o kadar dolan..
Başka da bir şey değil...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.